English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Derin

Derin translate Russian

6,379 parallel translation
Bunlardan kaçı derin Web i ziyaret etti?
И сколько из них наведались в Интернет-подполье?
dot.mist - - Bu derin web.
dot.mist - это уже из подполья.
Bu Trigger'ın derin web deki pazar yeri. Bu o.
Это витрина Крючка в Интернет-подполье.
Pekala, O derin web silah satış sitesine giriş yaptı.
- Итак, он залогинился на своем сайте по продаже оружия.
Derin nefes.
Глубокий вдох.
Derin nefes al.
Сделай глубокий вдох.
Ne kadar derin?
Сколько еще идти?
Derin bir kayıp seni değiştirir.
Глубокая потеря изменила тебя.
Ölüm olmasaydı birbirimize bu kadar derin bağlanır mıydık?
Были бы связаны друг с другом так глубокого?
Android bağlantı aktivitelerini kullanarak sonuncu derin uykumuzdan öncesi hakkında araştırma yaptım.
Андроид через терминал проверил активность последнего глубокого сна.
Cani çılgınlığı, Gotham üzerinde derin bir etki bıraktı.
Его жуткие выходки Готэм забудет ещё нескоро.
Bayan Kringle, sizi ilk görüşümde bu derin bağlantıyı hissetmiştim.
Мисс Крингл. С тех пор, как я вас увидел, я чувствую глубокую связь.
Çok derin sulardasınız Bay Penguen.
Вы глубоко заплыли, мистер Пингвин.
Avuçlarında da derin yaralar var.
Крупные шрамы на ладонях.
- Sanat çok derin şey ya.
- Искусство напрягает извилины.
Sadece sınavını geçmekle kalmayacaksın üzerinde yolculuk yaptığımız bu uzay gemisi dünya üzerinden bu kainata çok daha derin bir minnet duyacaksın.
Ты не только сдашь свой экзамен, но и обретёшь глубокое понимание Вселенной, сквозь которую мы несёмся на корабле под названием Земля.
Hayatın hakkındaki bu derin ayrıntıyı benimle paylaştığın için teşekkürler.
Спасибо, что поделилась этим секретом.
Derin kesilmiş.
Паршивая рана.
Desenler aynı, fakat izlerden biri diğerine göre yaklaşık 1 cm daha derin.
Следы идентичны, но у одной машины они примерно на сантиметр глубже, чем у другой.
Öyleyse ilk iz buraya geldikleri zamana ait, ikinci izse daha derin, çünkü giderken yanlarında zebralar da var.
Первый след они оставили при въезде, а второй более глубокий, потому что они уже вывозили зебр в кузове машины.
Derin düşüncelerle dolu bir sessizlik içerisinde öylece oturuyor musunuz yoksa?
Ты просто сидишь и размышляешь в тишине?
Şimdi derin nefes al o mısırı elinden bırak ve sonra...
Поэтому глубоко вдохни, поставь попкорн, и просто возьми себе...
- Derin uykudalar, değil mi?
Они в глубоком сне, верно?
- Bildiğim kadarıyla epey derin.
Очень глубоком, насколько я знаю.
Sadece derin bir nefes alın, mırıldanır gibi makineye üfleyin.
Просто сделайте глубокий вдох, и выдохните сюда.
Hayır. Sadece o derin yalnızlığınla yüzleş yeter.
Нет.Просто борись со своим глубоким, очевидным одиночеством.
Derin yalnızlığımdan diyelim.
Назовем это глубокое и очевидное одиночество.
Derin köklerden gelen, geniş dallanan büyük bir soyağacı başarılı bir hayatın anahtarıdır.
Ведь высокое древо семьи с глубокими корнями и обильными широкими ветвями — наилучший гарант успешности в жизни.
Tonlarca sahil derin su ufku dökümünden etkilenmiş durumda.
Тонны пляжей пострадали из-за взрыва платформы Deep Water Horizon.
Tamamdır, sahil yakınlarındaki derin su ufku dökümünden etkilenen deniz fenerleri.
Маяки возле пляжей, пострадавших от разлива нефти.
Bu ipucunu daha ne kadar derin vermem gerekiyor bilmiyorum.
Не знаю, сколько ещё раз придётся подсовывать вам эту идею.
Hiçbir zaman hayatı sizin kadar derin yaşamayacak.
Их жизнь никогда не будет столь полной, как ваша.
Kelly Niemann, çok daha derin bir oyun planlıyor. - 3XK dosyaları nerede?
Келли Нимен играет в очень серьезную игру.
O derin hayal kırıklığını görmek için sabırsızlanıyorum.
С нетерпением жду ее глубокого разочарования.
Bir anda Piero'ya nasıl derin bir aşk beslediğimi anladım.
Внезапно я поняла, что без памяти люблю Пьеро.
Onun işi üzerindeki etkimin derin olduğunu düşünüyordu.
Он считал, что мое влияние на его работу огромно.
Yani, eğer kendinde değilsen bu insanın hava yolu için fazlasıyla derin.
Если ты без сознания, это достаточно глубоко, чтобы блокировать дыхательные пути.
Sebebi, parmakları üzerindeki boydan boya derin kesik.
Это произошло из-за глубоких порезов пальцев.
En sert olanını bulursun, onda derin bir yarık açarsın ve geri kalanları da o yarığın içine düşer.
Ты находишь самого крепкого ты ломаешь его, И остальные выстраиваются перед тобою.
O kesikler çok derin.
Работа кукри.
Derin nefes almaya çalış.
Просто попробуй отдышаться.
Uykun çok derin.
У тебя крепкий сон.
En derin korkundan kurtulmak için ne kadar öderdin?
Сколько ты бы заплатил, за избавление от глубочайшего страха?
Yedi yaşında çok derin duygusal yaralar oluşabiliyor.
Ты можешь развить глубокие эмоциональные раны в возрасте 7 лет.
Samaritan bu adamı derin kara bir deliğe gömmeye çalışıyor.
Он хочет похоронить этого парня глубоко и надолго.
Naomi, derin bir nefes alır mısın lütfen?
Наоми, постарайтесь хорошо и глубоко вдохнуть.
Uzun ve derin bir nefes al.
Постарайтесь хорошо глубоко вдохнуть.
Derin nefes al Tom.
Седативное. Глубокий вдох, Том.
- Derin nefes al. - Alamıyorum!
- Глубокий вдох.
En derin cehenneme giden en karanlık yolu seç ama kendinden olanı koru tıpkı benim kendimden olanı koruduğum gibi.
Пройди по самой тёмной тропе в самое сердце ада но спаси свой народ как я пытался спасти свой.
- Derin bir nefes aldı!
- Она хорошо дышит!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]