English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Kelime

Kelime translate Russian

8,529 parallel translation
Tek kelime etmeyen sadece ben vardım.
Я был единственным, кто не сказал ни слова.
- Tek kelime bile...
— Ни единого слова...
Bana tecavüz ettin... Sonra da onurumu koruduğu için babamı öldürdün. Bu konularda tek kelime dahi etmeyeceğim.
Ты меня изнасиловал, а затем убил моего отца, вступившегося за мою честь, но я никогда и слова против семьи не скажу, несмотря на это.
Öyle bir kelime mi var?
Так это называется?
Duymayı umduğum kelime.
- Да. Это слово, которое я хочу услышать.
Linus'tan birkaç kelime kaptım.
Да просто подхватила пару слов от Лайнуса.
Burada kimseye kelime başına para ödemiyoruz.
Никому здесь не платят за слово.
Biliyorum bu kelime insanda güven yaratmıyor.
Ладно, слушай, Я знаю, что из слов не исходит доверие.
- Maryland'da yaşayan hiç kimse bu dediğinden tek kelime bile anlamaz.
Никто здесь в Мэриленде не понимает ни слова из того что ты говоришь
Şimdi, hatırlatayım, tek kelime bile edemezsin.
Только помни, никому ни слова.
İki kelime :
Два слова...
Bu beş kelime İngilizcedeki acınası en kötü kelimeler.
Эти пять слов - самые жалкие слова в английском языке.
Altı kelime.
Шесть слов.
Evet bana açıklamana gerek olmayan bir kelime daha "gir ve çık."
Вот уж что мне не надо объяснять — так это "обслуживание".
İngilizce veya Almancada. Kelime oyunu.
По-английски или по-немецки.
Birkaç kelime etmek ister misin?
Не хотите сказать несколько слов?
Mickey, sakın tek kelime bile etme!
Микки, больше ни слова.
Bu konu hakkında tek bir kelime daha duymak istemiyorum!
Я больше ничего не хочу слушать об этом!
Tek bir kelime daha duymak istemiyorum!
Я больше ни слова слышать не хочу. Ясно?
Sabahtan beri tek kelime çıkmadı ağzından.
Что что? Ты и двух слов мне за всё утро не сказал.
Olanlardan sonra tek kelime etmedin.
Ты и слова не сказал, с тех пор...
Katya'nın defterini bulup bulmadıkları hakkında tek kelime yok.
И всё ещё ни слова о том, нашли они блокнот Кати или нет.
"Ayırmak" ne kadar garip bir kelime.
Раздели... Двоякий смысл.
Fikrini değiştirmek için kullanılan süslü bir kelime.
Это такое словечко, означающее "изменить своё мнение".
Ama bir kelime oyunu da var. "Linda'nın değiller" de olabilir.
Но это игра слов, которая так же значит they aren't Linda's. ( они не принадлежат Линде ).
Artık tek kelime bile edemeyecek.
Теперь она не говорит ни слова.
Onlar sadece kelime.
Это лишь слова.
Aşk için birden fazla kelime olmalı.
Любовь - больше, чем просто слово.
Tek kelime.
Это просто слово.
Haftada ortalama 3 kelime falan söylüyor.
В среднем, три слова в неделю.
Kahretsin kadın, senin kelime dağarcığında "dinle" yok mu?
Женщина, есть в твоём словаре слово "слушать"?
"Tutku" biraz güçlü bir kelime olabilir.
"Хочу" — это, наверное, громко сказано.
Tek bir kelime bile.
Ни слова
Hayır, tek kelime etme.
Нет, не говори.
O kelime neydi?
Как же сказать?
Merak etmeyin, Dr. B.'ye tek kelime etmem.
Не волнуйтесь. Доктору Би не проболтаюсь.
Bir kelime söyle, gidelim buradan.
Только скажи, и мы уедем отсюда.
- Bir kelime daha etsene yiyorsa.
- Скажи хоть одну глупость...
- Tek bir kelime yok.
Ни словечка.
Tek kelime etmeyeceksin ve ben de seni öldürmeyeceğim.
Ты молчишь, и я тебя не убью.
Kanından çok kelime dökülene kadar ağzından, sert yöntemler kullanacağız.
Пора принять суровые меры, пока слова не польются сильней, чем кровь.
Gördüğün hakkında... -... tek kelime edersen- -
Никому не говори, о том, что видела...
Sırrına dair tek kelime etmeyeceğine söz vermiştim. Şimdi güvenceye alacaksın.
Я обещал, что он никому не разболтает твой секрет, теперь сам об этом и позаботься.
- Bir daha tek kelime etmeyeceğine.
Что он не станет болтать.
Nefret tohumlarını Longshanks yıllar önce attı. El üstünde tuttuğumuz unvanımızı ve tacımızı kalbimizden söktü boş kafalı, havai bir oğlana tek kelime Galce bilmeyen ilk Galler Prensine verdi.
Эдуард первый сеял семена ненависти долгие годы, лишив нас исконных прав и короны, вручив всё это в итоге взбалмошному сыну.
Bir kelime edemiyor.
Молчит как рыба.
FBI'a bir dakikada 100 kelime yazmak için baş altı şahsı feda ettiğimi bilsem yeniden düşünebilirdim.
Если бы я знал, что отказываюсь от шестизначной зарплаты, чтобы печатать 100 слов в минуту для ФБР, наверное, подумал бы лучше.
- Düşündüğüm kelime bu değil.
Это не самое подходящее слово.
Bir psikopat için güven güçlü bir kelime.
Доверие - это слишком для психопата.
- İşte yine o kelime.
— Снова это слово.
Tek kelime.
Одно слово.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]