English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ O ] / Olmasın

Olmasın translate Russian

35,267 parallel translation
İyi tarım arazileri bulmaya geldiğini düşünmüştüm halklarımızın bir arada yaşamasının ve herkesin faydasına olmasının bir yolunu bulmak istediğini sanmıştım.
Я считал, что ты прибыл в поисках плодородных земель, что хотел найти возможность жить вместе на взаимовыгодных условиях.
Herkesin faydasına olmasının bir yolunu bulmak istediğini sanmıştım.
Я думал, ты хотел найти способ, чтобы наши народы могли выгодно взаимодействовать.
Ne yaparsan yap, bize ihanet eden o korumanın yok olmasını sağla.
Избавься от предавшего нас охранника.
Bir politikacı olan babamın hayatının onun yüzünden alt üst olmasından korkuyordu.
что из-за нее пострадает карьера отца.
Birinin sonunun daha Raniya gibi olmasını istemiyorum.
как Ранья.
Şu bahsettiğin tavuk restoranındaki iş aslında tavuk çiftliğinde bir iş olmasın?
это вообще ферма? На ферме работать буду?
Onların neden olmasın?
Почему у них его быть не должно?
Ve dışarı çıktığımda, onun ulaşabileceğim bir yerde olmasını istiyorum.
И когда я выйду отсюда, я хочу, чтобы он был в зоне досягаемости.
Tam peşimden gel ama çok da yakın olmasın.
но не слишком.
Numaranızı vermek istemediğinizden olmasın?
Или номер не хотите давать?
Jela denen olmasın?
Точно не Джела нужен?
Arka sokaklardan herhangi bir hayali olmayan bir çocuğun GED'e girmesini, bir hayali olmasını üniversiteye kaydedilmesini sağlayan yüzü olmayan hayırseverin kim olduğunu sanıyorsun?
позволил учиться в университете. этот невидимый покровитель?
- Böyle bir endişeniz olmasın.
- За это не волнуйтесь.
Neden olmasın?
Почему?
Tamam mı? Hepinizin Bieber'a yardımcı olmasını istiyorum. Neden plajımızda bir ceset olduğunu çözebilmesi için.
Надо работать вместе и помочь этому Биберу выяснить, откуда взялось тело на пляже, и как Лидс провозит в залив наркотики.
- Neden olmasın?
- Почему нет?
Eğer aynı günü tekrar tekrar yaşayacaksam o günün değerli bir gün olmasını isterim.
Если мне предстояло проживать один и тот же день снова и снова... Я хотела бы, чтобы он был стоящим.
Bezin olsun olmasın ama "doğmuş kral" zırvasının kimseye faydası yok.
Каждый сам за себя. Эти бредни про "истинного короля" вредят всем.
Baştan alalım çünkü dilinin olması gerekenden üç kat daha büyük olmasını istiyorum.
Давайте еще раз сначала, я хочу, чтобы ваш язык был в три раза больше
Tüm bu acının bir amacı olmasını istedim.
Не хочу, чтобы эта боль пропала даром.
Diğeri de olmasın.
А другой нет.
- Endişen olmasın Kaptan.
Вас понял, капитан.
Koca bir akbaba arkadaşımızı Gargamel'e götürdüğü için olmasın.
Это как-то связано с огромным ястребом, несущим Смурфетту в логово Гаргамеля?
Övünmek gibi olmasın ama bu konuda iyiyimdir.
Не хочу хвастаться, но я не грущу по этому поводу.
Biz onu "neden olmasın" olarak değiştirelim.
- Так и запишем, "возможно".
Burada olmasını isteyeceğimiz en son insanlar polisler.
Полиция нам здесь совершенно ни к чему.
Ayrı olmasını istiyor.
Ей нравится, когда они лежат раздельно.
Evet, bunun olmasını sağlayacağım.
Да, я об этом позабочусь.
Arkadaşlarının bir adım önde olmasını sağlamak için bilgileri geciktirdiğini düşünüyor.
Он считает, что ты даёшь устаревшую информацию, чтобы твои друзья могли уйти от нас.
Neden olmasın?
Почему не могут?
Babanızın büyülenmiş olması sizin suçunuz değil.
Вы не виноваты в том, что его околдовали.
Yani tanrılar olmasa bile onların olması yine de bir gereklilik.
Так что даже если богов не существует, они все равно нам необходимы.
Birini ailen olması için zorlayamazsın.
Нельзя кого-то заставить стать членом семьи.
Denizde böylesi azılı dalgaların olması teknedeki birinin hatası gibi görünüyor.
что на судне лишний.
Von Erickson'ın notlarına göre İskandinav ilahlarından biri değilsen ya da kan bağın yoksa... Peki bu kristalin içimde olması, beni ölümsüzleştirdi mi? Hayır.
Так что, кристалл во мне делает меня бессмертной.
"X", doktor adının olması gerektiği yerdir.
"З" стоит там, где должно быть имя доктора.
Aynı icatların ve bilimsel atılımların dünya üzerinde aynı anda yaşanıyor olması gibi.
Как, например, по всему миру одновременно люди изобретают что-то или совершают научные открытия.
Daha tesirli olması için o sevimli oppanın yakınına gidiyorum!
Пойду рассмотрю его поближе.
Birdenbire evin nemlenmesi ya da ansızın aşırı parlak olması gibi...
вдруг стало влажно? Или солнце слишком ярко засветило?
Fırtınanın bir tek Sungbukdong'da kopmuş olması...
В Сонгбук-дон вдруг дождь... пошел.
Elbette. Hayatımın bu şekilde olması geçmişte büyük bir günah işlemem yüzünden mi?
А скажите... что теперь за это наказана?
Antropolojiyi etkileyici bulmamın nedenlerinden biri de olguların sürekli evriliyor olması.
Одна из причин, по которой антропология столь привлекательна – эволюция самих фактов.
Tabii lisan bu eski iletişim biçiminin yerini aldıysa, bariz olan çıkarım lisanın daha gelişmiş bir iletişim biçimi olmasıdır. Bu mantıkla, aynı bizler gibi.
Но если язык вытеснил более древнее общение, очевидным выводом будет то, что язык должен быть превосходной логичной тюрьмой, где мы заключены.
El yazılarının aynı olması gerekmez mi?
что почерки будут разные?
Bir şansımızın olması için bunlardan bazılarının desteğine ihtiyacımız var.
Чтобы у нас был шанс победить, нужно, чтобы хоть кто-то из них нас поддержал.
Belki kanını kaynatan şey çevrende hoyrat insanlar olmasıdır.
Может именно эти безбашенные люди и поддерживают в тебе жизнь.
Ağzınla tutmak için dudaklarını birbirine yaklaştır. Serçe parmağının girecek kadar olması kafîdir.
Теперь сожми губы в трубочку, размером чтоб мизинец прошел.
O kadar çok altının arasında birkaç değersiz bozukluk olması o kadar da önemli değil.
Не жалко нескольких дешевых медяков, когда меня ожидает золотая жила.
Bu heyecan verici yeni iş fırsatında, en eski arkadaşının yanında olması onun için çok anlamlı olacak.
Для негo будет много знaчить учacтие егo caмогo cтaрoгo другa в этoм интереcнoм нoвом деловoм прoекте.
Tamam, Campbell kavganın kapalı olması gerektiğini düşünüyor.
Итак, Кэмпбелл считает, что драку нужно отменить.
Faaliyetlerin sonuçlarının olması nedeniyle, Ve buradaki herkes bunu unutmuş görünüyor.
Потому что каждое действие имеет последствия, и все вокруг здесь, кажется, об этом забывают.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]