English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ V ] / Vakti

Vakti translate Russian

8,912 parallel translation
Yani protokole aykırı davranarak tek başına şahidi alıyor bunu kayıtlara dahi geçmiyor ve herkesten önce Connie'nin yerine gidecek vakti oluyor.
Он бесконтрольно забирает свидетеля, что противоречит протоколу, даже не зарегестрировав это, и у него еще есть время добраться до Генгис Соннелс раньше кого-либо другого.
Vakti geldi.
Пора.
Artık ayakta işemeyi öğrenmesinin vakti geldi.
Что ж, пусть учится ссать стоя, как мужик.
Kuzenim aramızdan ayrıldığına göre birkaç değişiklik yapma vakti geldi.
Теперь, когда мой кузен мертв, я намерена внести перемены.
- Gitme vakti geldi.
- Мне пора.
Vakti gelmişti.
Дело времени.
Belki de dünyanın bazı gerçekleri öğrenme vakti gelmiştir.
Пора всем узнать кое что про тебя.
Biraz daha fazla uğraşıp o mutlu yeri bulma vakti geldi. Düşündüğünüzden daha güçlü ve sandığınızdan daha değerlisiniz.
Представьте место, где вам спокойнее всего, ваше счастливое место, прекрасное место.
Pekâlâ beyler, metroya binme vakti. - Ne?
- Господа, топайте в метро.
Herkes sesini duyurmak için savaşadursun. Belki de bizim için, ulusal marşın değişmesi gerektiğini masaya yatırma vakti gelmiştir.
Пока люди повсюду сражаются за право быть услышанным, настало наше время признать, что наш национальный гимн должен быть изменён.
Kalkma vakti!
Пора вставать!
Sanırım artık ziyarette bulunma vakti geldi bu Tom'a.
I think it's time to pay a visit to this... [Dramatic beat] Tom.
- Yerinize dönmenizin vakti geldi.
Вам пора вернуться на ваше место.
Gitme vakti.
Пора ехать.
Gelecekteki işgücünü değerlendirmenin vakti geldi.
Время обдумать рабочую силу в будущем.
Hayır ve sahte kız araması geçen hafta olmuş, yani kaçıran kişinin bunu planlamak için vakti varmış.
Нет, добавь сюда фальшивый звонок в диспетчерскую на прошлой неделе - похититель все распланировал.
Komuta merkezine geri dönme vakti geldi.
Время вернуться в командный центр.
Öğle vakti Los Angeles Havaalanı'na inecek.
Садится в Центральном Аэропорту около полудня.
Onu, onu öğle vakti getirsem olur mu?
Почему бы, почему бы нам не подъехать к полудню? Что?
- Neyin vakti?
- Время для чего?
Bana dönüşmenin vakti.
- Чтобы ты стал мной.
Şafak vakti çıkıyoruz.
И мы отплывем на рассвете.
B planının vakti geldi.
Значит, переходим к плану Б.
- B planının vakti geldi.
Время для плана " Б.
Uyku vakti.
Пора спать.
Kutlama vakti.
Время праздновать.
Han'ın tebriğinin vakti geldi.
Время тоста хана.
Kalkma vakti ihtiyar.
Пора вставать, старичок.
İş vakti.
Пора на работу.
İnsan Katolik Kilisesi'nden de teselli bulamayacaksa belki de Martin Luther'ın doğru söylediğini itiraf etme vakti gelmiştir.
Если человек не может найти успокоения в католической церкви может, пришло время признать, что в чем-то Мартин Лютер был прав.
Sonra da çaldıklarının hepsini şafak vakti ofisine getir.
А на восходе принесите в свою контору всё, что похитили.
Vakti gelince hepiniz paralarınızı alacaksınız.
Вы все получите их снова в нужное время.
Yemek vakti.
Обед
Ayrıca internetten yemek tariflerine bakıp " Kimin vakti var bunlara ya!
А еще она любит искать в интернете рецепты и спрашивать "Есть минутка?"
Bu fareleri tarlalarından çıkarma vakti geldi.
Пора выгнать мышей из дома. Тупая шутка.
Fareleri evlerinden çıkarma vakti.
Мыши, кыш из дома. Да, я лучше всех.
Tam da vakti zaten...
Ага, если хочу поставить крест на своей карьере.
Başka birini bulmamızın vakti geldi.
Нам нужна альтернатива.
Mantıklı olamnın vakti değil şu an, tatlım.
Нет времени для рассуждений, дорогой.
Birinin yenmesinin vakti gelmişti.
Самое время!
Vakti gelince fırsatın olacak bunu yapınca da o kadar hoşuna gitmeyebilir.
Скоро у тебя будет возможность. И когда это случится, все твои мысли будут в другом русле.
İşte vakti geldi. Yakınımda dur, ben ne yaparsam onu yap.
Началось. далеко не отходи, делай как я.
"Bojangles'da Et Yeme Vakti!" Hadi bakalım.
И побыстрее. Шевелись.
- Artık eve gitme vakti geldi.
- Тебе весело? - Думаю, тебе пора домой.
- Çocukları yatırma vakti. - Hayır!
- Пора укладывать детей в постель.
Dicky'ye güvenme vakti.
Время доверять Дикки.
Ve sonra tabii Roper yokken bir de gece vakti haylazlıkları olayı var.
И, конечно, не стоит забывать о вашем ночном свидании, пока Ропер был в отъезде.
Adama ödeme yapma vakti Andrew.
Время расплачиваться, Эндрю.
Firavunların arasında şekerleme vakti.
Время подремать среди фараонов.
Eve gitme vakti Rene. Git buradan.
Отдай мне пистолет.
Para yapıp zengin olma vakti.
Пора зарабатывать.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]