Yazık translate Russian
11,371 parallel translation
Çok yazık.
Жаль.
Tek tanıkların Çinli olması ne yazık.
Как жаль, что все свидетели - китайцы.
Çok yazık.
Мне так жаль.
Ne yazık ki, derisinde ya da... tırnaklarında DNA kalıntısı yok.
К сожалению, под ногтями и на коже нет чужеродной ДНК.
Ne yazık ki, böyle birçok davam oldu.
К сожалению, первое из многих.
Ne yazık ki hepimiz düşündük.
- Как и мы все, к сожалению.
Yazık.
Досадно.
- Yazık.
— Жаль.
Yazık.
Какая жалость.
Ölmek zorunda olman çok yazık.
Жаль, что тебе придётся умереть.
Gün batımından sonraya kalmaman çok yazık biliyor musun.
Знаешь, жаль, что ты никогда не остаешься после заката.
Tıpkı senin yapmak istediğin gibi ama yazık sana asla bu imkanı vermedim.
Ты же сам вечно жалуешься, что я тебе на это не выделяю бюджет.
Çok yazık.
- Какая жалость.
Ne yazık!
Жаль.
Senin kendi hayatın var. Ne yazık ki buradan epey uzakta.
У тебя - своя жизнь, к сожалению, далеко отсюда.
Hayır, ne yazık ki.
Нет, прости.
Benim anladığım kadarıyla gelecek vaat eden bazı deneyler yapılmış programda, ama sonra ne yazık ki kapatılmış.
Я так понимаю, по этой программе проводились перспективные опыты, но всё же её закрыли.
Ne yazık ki, evet.
К сожалению, да.
Yazık olmuş.
Жаль.
Karen, nasıl da yazık oldu sana.
О, Карен. Какой позор.
Ne yazık ki bilim ve ahlaki kesinlikler pek iyi geçinemiyor.
К сожалению, наука и нравственные ценноси плохо уживаются друг с другом
Bakın. Of be, o sinir bozucu ezikleri karşılamak için burada olmayı çok isterdim ama ne yazık ki, Boyle'la birlikte tüm hafta gizli bir gözetlemede olacağız.
Я бы с удовольствием поприветсвовал здесь этих скучных лузеров, но, к сожалению, мы с Бойлом всю неделю будем в засаде.
Ne yazık ki, videolu bir bildiri istiyorlar.
К сожалению, они требуют видеопредставление.
Ne yazık ki.
Позор.
Ne yazık ki, değil.
К сожалению, нет.
- Evet ama yazık günah yani.
- Да, но чёрт возьми.
Binamız başka bir katı kaldıramaz ve ne yazık ki Chicago'ya gizlice yıkım aracı sokamayız.
Но конструкция не выдержит еще один этаж... И, к сожалению, мы не можем разрушить башню в Чикаго.
- Ne yazık ki, söyleyecek hiç kimsem yok.
К сожалению, мне некому рассказывать.
Genç yeğenim, ne yazık ki.
Ах. С прискорбием заявляю, что это мой родственник.
Oui, oui, çok doğru ne yazık ki.
Oui, oui, c'est vrai, c'est vrai, malheuresement.
Ne yazık ki general.
Сожалею, ваше превосходительство.
- Çok yazık.
Очень жаль.
Tıpkı kardeşmişiz gibi eksiksiz, dürüstçe tartışarak istihbaratımızı paylaşacağız ve ne yazık ki peşinde koşacağımız umutlarımız ve hayallerimiz değil olasılık sanatı olacak.
У нас будет подробное и откровенное обсуждение, мы поделимся нашими данными как братья и сёстры, и мы будем преследовать, не наши надежды и мечты, увы, но искусство возможности.
- Ne yazık ki yok. Öyleyse çocuklarının Noel partilerini konuşuyor da olabililrler.
Так, получается, они могли обсуждать рождественскую вечеринку для их детей!
Şüphe ne yazık ki işimin parçası.
Подозительность, к сожалению, часть моей работы.
- Ne yazık ki müsait değil.
Боюсь, он недоступен.
- Tanrım, yazık olmuş be.
- Рад, что застал тебя.
BRETONCELLES, FRANSA Ne yazık ki, bu tür davaların çok azı güzel bir haberle sonuçlanıyor.
К сожалению, подобные дела редко остаются без вопросов.
Ne yazık ki benim düşüncelerim sizinkilerden çok farklı.
Боюсь, мой образ мыслей очень далек от вашего.
Ne yazık ki tek bildiğim bu.
Все что я умею, к моему стыду.
Tüm erkek kardeşleri de ne yazık ki... öldüğünden büyük bir servetin vârisi.
И теперь, когда ее братья, к сожалению... умерли... она стала наследницей большого состояния.
Ama çok yazık olacak daha yeni gelmişken Moskova'yı cazibenden mahrum bırakacaksın.
Но это будет такая досада... лишить Москву вашего шарма, когда вы только приехали!
- Senin gidememen çok yazık.
- Жаль, тебе нельзя.
Ve tabii ki artık yaz bittiği için sonbahar renklerinin geldiğini görmeye başlayacaksın.
Теперь, когда лето подошло к концу, начнут, разумеется, появляться осенние цвета.
Kış ve yaz gündönümlerinde hep azar.
К зиме всегда разыгрывается, а летом отпускает.
Ne kadar yazık.
Ой, какая жалость.
Nine-Nine'nın aylık suç istatistiği hakkında bir köşe yazısı var.
Там статья с криминальной статистикой за месяц в 9-9.
Ne yazık!
Как жаль.
Yine de Corky'ye çok yazık.
Чертовски жаль Корки всё-таки.
Diğer adama yazık oldu yine de.
Но вот тому парню чертовски не повезло.
Şu saçmalık dolu raporu yaz, ben de imzalayayım.
А ты иди пиши мне свой липовый отчет.
yazıklar olsun 49
yazıklar olsun sana 20
yazık sana 23
yazık oldu 58
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
yazıklar olsun sana 20
yazık sana 23
yazık oldu 58
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31