Feel them traducir turco
2,875 traducción paralela
MY WINGS, I CAN'T FEEL THEM.
Kanatlarım, onları hissedemiyorum.
You just have to live, you just have to feel them.
Yaşaman gerekir, onları hissetmen gerekir.
You have to get right up close, and you have to be able to feel them and touch them.
İyice yaklaşmalısınız, ve onları hissetmeli ve dokunabilmelisiniz.
Sometimes you can feel them give up.
Bazen her şeyden vazgeçtiklerini hissedebiliyorsun.
I can't feel them.
Onları hissetmiyorum.
And she let some ofthe guys feel them.
Ve oğlanların dokunmasına izin veriyor.
Feel them. They're so fucking amazing.
Dokun onlara, inanıImaz güzeller.
Never again will you feel them tighten around your neck, robbing you of breath and life.
Onların bir daha boynunuzu sıkışını nefesinizi ve hayatınızı zorla alışını hissetmeyeceksiniz.
I feel them.
Hissediyorum.
You choose to feel each of them.
Hepsini hissetmeyi sen seçiyorsun.
So every moment of pain you feel right now, is for them.
Yani şu an hissettiğin acının her bir saniyesi onlar için.
Just know that I will not sell them unless I feel good about the deal.
Fakat meblağı az bulursam satmam haberin olsun.
These pigs kill our people all over the world and you feel for them?
BU domuzlar insanlarımızı dünyanın dört bir yanında öldürüyor, sen onlar için üzülüyorsun.
I just feel like meeting them.
Onlarla bugün karşılaşacak gibiyim.
Let's make them feel the fury of war.
Hadi onlara savaşın gerçek yüzünü gösterelim!
Dr Kurland says, when I feel overwhelmed, I should think of them.
Dr. Kurland kendimi kaybedince onları düşünmemi istiyor.
How does it feel, knowing you were the one who led them to their deaths?
Onları ölümlerine götüren kişi olduğunu bilmek nasıl bir his?
I would have to go and unhook them, and I don't feel like doing that.
Gitmek zorunda kalırdım ve onları ayırırdım, ayrıca bunu yapmak istemiyorum.
Every clue seems to lead to a blank... I feel like the answers are staring me in the face... but I can't see them.
Her ipucu bir çıkmaza sürükleniyor. Sanki cevaplar suratımın içine bakıyormuş gibi hissediyorum ama onları göremiyorum.
- Put them on. -.'Feel your maker.'
Üstünü giy.
Don't you feel like meeting them?
Onları görme isteğin yok mu?
You see, Max, graduating students often feel pressure, which causes them to behave irrationally.
Görüyorsun Max, mezun olacak öğrenciler mantıksız davranacak şekilde sık sık baskı hissederler.
I need to know how you read these... I guess you call them sentences... close the book, and feel anything other than offended and sad?
Bu cümle demeye bin şahit gereken şeyleri nasıl okuduğunu kitabı kapattığında gücenmiş ya da kederlenmiş olmaktan başka bir şeyi nasıl hissettiğini bilmem gerek.
Make them feel stressed and insecure.
Onları gerip güvensiz hissettirebileceğin. Anladın mı?
♪ We'll dance till our hearts feel light ♪ ♪ We've got to go all the way I ♪ And make them all want to play. ♪
â ™ ª Kalbimiz ışığı hissedene kadar dans edeceğiz â ™ ª â ™ ªGideceğimiz tüm yolu gideceğiz â ™ ªve istediklerinin tümünü çalacağız. â ™ ª
If you're gonna go out there, you gotta give them something they can feel.
Oraya çıkacaksan, hissedebilecekleri bir şey vermelisin, değil mi?
♪ So I played the part I feel they want of me ♪ ♪ and I pull the shades ♪ ♪ so I won't see them seeing'me ♪
â ™ ª Bu yüzden benden istedikleri rolü oynadım. â ™ ª â ™ ª Ve gölgelere büründüm. â ™ ª â ™ ª Böylece bana bakışlarını görmeyeceğim. â ™ ª â ™ ª Bu deli şehirde zor zamanlar yaşıyorum. â ™ ª
Pray to God... thank him every morning... to give them another day to live in this world, feel its wonders.
Allah'a yakarın... Her sabah... şükrederim... bu dünyada yaşamak için bir gün daha verdiği için... ki onun büyüklüğünü hissediyorum.
Just tell them how you feel
Onlara sadece neler hissettiğini söyle.
Like, that's... I feel like we should go in there and just tell them that they need to take that down.
Sanki oraya gidip, tabelayı indirmeleri gerektiğini onlara söylemeliymişiz gibi hissediyorum.
That's why people like him, he makes them feel good about themselves.
Bu yüzden insanlar O'nu severler. O'nlara kendilerini iyi hissettirecek şeyler söyler.
Look, I know how you feel about them, but not everything from the Upper East Side is automatically bad.
Bak, onlar hakkında nasıl hissettiğini biliyorum ama Yukarı Doğu Yakasındaki her şey otomatik olarak kötü değildir.
I feel bad if I smoke three cigarettes in a row. But if I smoke them all at the same time, I feel better.
Art arda üç tane sigara içtiğimde kendimi kötü hissediyorum ama üçünü aynı anda içtiğimde daha iyi hissediyorum.
When I wasn't allowed to see them, I didn't feel guilty about not reaching out.
Onlarla görüşmem yasaktı, o yüzden onları aramadığım için suçluluk duymuyordum.
I feel as if I'm helping people as I'm punching them in the face.
Birisini yumruklarken ona yardım ediyor gibi hissediyorum.
There are numerous procedures outlined here, but please, don't feel limited to them.
Burada hali hazırda listelenmiş pek çok işlem bulunmakta, ama lütfen kendinizi sadece bunlarla sınırlandırmayın.
- I assume he's your ex-boyfriend- - feel about them?
Eski sevgilin resimlerini nasıl buldu?
You know, and you don't wave it in people's faces and make them feel stupid about it.
İnsanlarla dalga geçip Onları aptal durumuna düşürmüyorsun.
You know, I think it makes them feel better about their dark souls to have someone like you around.
Bilirsin, sanırım karanlık ruhları Etrafta sen gibi bir varken Huzur buluyordu.
I feel like they have more love around them than I do.
... onların hayatında benimkinden daha çok sevgi var gibi hissediyorum.
- Well I wanna give them another chance but every time I do they make me feel like a fool.
Onlara bir şans daha vermek istiyorum. Ama her şans verdiğimde kendimi aptal gibi hissettiriyorlar.
You must never feel ashamed of them.
Onlardan asla utanmamalısınız.
They usually make me feel better. - I shouldn't mix them with booze.
Beni genelde daha iyi hissettiriyorlar.
And we're supposed to turn the other cheek and be the bigger man by telling ourselves that those dreams and how hard we work make us better than them, but it gets pretty damn hard to feel that way when they always get to win.
Bir de öbür yanağı çevirip, hayallerimizin ve bu kadar çok çaba göstermemizin bizleri daha iyi biri yaptığına inanarak, büyüklük mü göstermemiz gerekiyor? Devamlı onlar kazanınca böyle hissetmek zor oluyor biraz.
No, worse. I want them to feel my pain because frankly that's all I have left to give.
Hayır, daha da kötüsü, benim duyduğum acıyı hissetmelerini istiyorum çünkü açıkçası başka hiçbir şeyim kalmadı.
But you'll never get over this unless you go to your parents now and tell them honestly how you feel.
Ama bunun üstesinden hiç gelemeyeceksin şimdi ailene gidip dürüstçe nasıl hissettiğini söyleyene kadar.
You're presenting a complete unreality and making them feel like it's real, whereas, before, it was captured in reality -
Tamamen gerçek olmayan bir şey sunuyorsunuz ve onların gerçek gibi hissetmesini sağlıyorsunuz, önceden gerçek görüntülerden alınmış olsa da -
Tell them how you feel, Steve.
Onlara nasıl hissettiğini söyle Steve.
Over and over again, he wants them to feel what it's like.
Tekrar tekrar yaptı, nasıl hissettirdiğini göstermek istedi.
Look, I feel sorry for her and everything, but there's only two people to blame for this mess and, well, neither of them are here anymore, so...
Dinle, her şey için özür dilerim. Ama bu karmaşa için suçlanabilecek sadece iki kişi var ve, ikisi de artık burada olmadıklarına göre, yani...
I just wanted to hold this to make other people feel comfortable'cause I don't want them to think...
İnsanlar rahat hissetsin diye tutacağım elimde. - Başka şey düşünmelerini istemiyorum.
theme 39
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme song playing 16
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme song playing 16
feel me 74
feel it 211
feel good 55
feel better now 34
feel better 293
feel that 109
feel my heart 20
feel free 115
feel anything 16
feel like 17
feel it 211
feel good 55
feel better now 34
feel better 293
feel that 109
feel my heart 20
feel free 115
feel anything 16
feel like 17