Give me a break traducir turco
2,364 traducción paralela
Give me a break.
Uzatma artık.
You gotta give me a break.
Bu kadar üzerime gelme.
Oh, God. Give me a break.
Hadi oradan.
Come on, give me a break.
Hadi ama, rahat ol.
- Give me a break.
- Bana biraz zaman ver
"Do not disturb," give me a break.
"Rahatsız etmeyin," bana bir izin verin.
I think there's a place- - mcenroe, give me a break.I'm on it.
- Sanırım bir yer... - Mcenroe, müsaade et.
Give me a break.
Hadi canım.
Give me a break. I just got shot.
Beni rahat bırak.
Give me a break, Sparky.
Hadi oradan Sparky.
- Oh, give me a break.
- Oh, müsade edin.
- Give me a break.
- Şuna bir ara ver.
Will you give me a break?
Bırakın artık bunları tamam mı?
- Give me a break.
- Bir susun ya!
Give me a break.
Güleyim bari.
She.. - Give me a break.
Onu kendi haline bırak.
Give me a break.
Beni sıkma.
Navid, you want to give me a break?
Navid, beni biraz rahat bırakacak mısın?
Give me a break, naomi.
Beni biraz rahat bırak, Naomi.
- Give me a break, honey.
- Beni biraz rahat bırak, tatlım.
Give me a break, Turtle.
Beni rahat bırak, Turtle.
Give me a break.
Yok artık ya.
Give me a break.
Yapmayın.
Give me a break. There's one logical explanation. She took the boat and went to get drew.
bıraksana bitane mantıklı açıklaması var botu aldı ve karşıya geçti.
Give me a break.
Ne beyefendi ama!
Give me a break.
Yeter artık!
Give me a break Perhaps, subconsciously you dislike women
Belki de bilinçaltında, kadınlardan hoşlanmıyorsun.
Give me a break, I got way worse than that.
Bir git işine. Bende çok daha büyükleri var.
Give me a break.
Uğraşma benimle.
Give me a break, Gentlemen!
Lütfen, beyler, tamam mı?
Oh, give me a break. That can't be the best line you can come up with.
Yok daha neler onunla diyalog kurmak için başka bir şey gelmedi mi aklına?
Give me a break, asshole.
Beni rahat bırak, götherif.
Give me a break.
Dalga geçme.
- Oh, give me a break, Ben.
- Yapma ama Ben.
Tony, give me a break.
Tony, bana yapma bunu.
- Give me a break.
- Bir nefes aldırsan.
Give me a break. I'm working my ass off.
Herifin biri az kalsın beni kesiyordu.
Early in the morning. You can't give me a break.
Sabahın köründe bana çıkardığın işe bak.
Oh, hell, Ron. Give me a break.
Bırak bu lafları, Ron!
- Oh, give me a break, Drillbit.
- Oh, bana biraz müsaade et, Drillbit.
Give me a break.
Bana biraz şans tanı.
Give me a break. Only lames thank.
Git başımdan, sadece oğlanlar teşekkür eder.
Give me a break.
Bana şans ver.
- Give me a break. Come on.
Çok üzerime gelme.
Give me a break!
- Bunu bilmiyor musun?
Give me a break!
Değil mi, Barney?
I know, but give me a shot anyway. I wanna break my bad streak.
Biliyorum ama bırak şansımı kırayım.
Bullshit, you do not. Give me a fucking break.
Saçmalık, sevişmezsiniz.
Give me a fucking break.
- Biraz rahat bırakın beni.
Why don't you give me a break?
Neden bana bir şans vermiyorsun?
Give me a break.
- Biraz rahat bırak beni
give me strength 86
give me a hug 258
give me a kiss 294
give me some sugar 34
give me a sign 41
give me 926
give me your hand 884
give me that 1626
give me the money 165
give me a fucking break 45
give me a hug 258
give me a kiss 294
give me some sugar 34
give me a sign 41
give me 926
give me your hand 884
give me that 1626
give me the money 165
give me a fucking break 45