He loved me traducir turco
1,030 traducción paralela
Finally, at the end, he loved me.
En sonunda beni sevdi.
I married Fabian because I loved him, and I thought he loved me.
Fabian'la evlendim çünkü onu seviyordum, ve beni sevdiğini düşünüyordum.
Before he taxied away, Roger told me he loved me.
Kalkış yapmadan önce Roger bana beni sevdiğini söyledi.
But if he loved me, why would he let me think he's a coward?
Ama beni sevseydi, korkak olduğunu düşünmeme izin vermezdi?
He said he loved me and that he was the captain of a ship.
Beni sevdiğini ve bir geminin kaptanı olduğunu söyledi.
- He said he loved me.
- Beni sevdiğini söyledi.
You want to know if he loved me?
- Beni seviyor muydu?
But his words were the first words he ever used to tell me that he loved me.
Ama o sözler, şimdiye kadar beni sevdiğini söylediği ilk sözlerdi.
But he loved me all the same.
Ama bir o kadar da seviyordu.
He loved me and Gianni protected us
Beni seviyordu. Gianni de bizi korurdu.
He called to tell me he loved me.
Hayır, beni sevdiğini söylemek için.
I loved him and he loved me.
Ben onu sevdim, o da beni sevdi.
He pitied me, he loved me and he took me away.
Bana acıdı, beni sevdi... ve alıp uzaklara götürdü.
I thought he loved me.
Beni sevdiğini düşünmüştüm.
He loved me! Often, he would say to me :
Beni çok severdi.
- He loved me, I think.
- O beni sevdi, sanırım.
He loved me and wanted to marry me.
Beni sevdi, benimle evlenmek istedi.
He came straight to me and told me, and I felt how much he loved me and forgave him.
Doğruca bana gelip her şeyi anlattı ben de onun beni ne kadar sevdiğini fark ettim ve onu affettim.
He loved me too.
O da bana.
He loved me.
Beni sevmişti.
He loved me... when I was a little girl.
Beni sevmişti... Ben küçücük bir kız iken.
Sometimes I think he loved it more than he loved me.
Sanırım, bazan beni sevdiğinden çok onu seviyordu.
Yet if he said he loved me
Eğer beni sevdiğini söyleseydi...
- He loved me.
- Beni seviyordu.
How would I know that he loved me?
Beni sevdiğini nasıl bilebilirdim ki?
I loved him, and he loved me.
Onu seviyordum, o da beni seviyordu.
He loved me very much but he was not very observant.
Beni çok severdi ama pek gözlemci degildi.
Oh, my dear, it was 40 years ago when he loved me.
Oh, canım, o beni seveli 40 yıl oldu.
Thought he loved me.
Beni sevdiğini sanmıştım.
He believed you when you said you never loved me.
Bana hiç âşık olmadığını söylediğinde sana inandı.
He spent his entire leave telling me how much he loved his wife.
Bütün izninde karısını ne kadar sevdiğini anlatıp durdu.
He was a bit younger than me but I loved'im.
Benden gençti ama onu seviyordum.
He told me that he loved her and wanted to marry her.
Kızımı sevdiğini söyledi, onunla evlenmek istediğini.
He liked me, so I loved him.
Benden hoşlandı, ben de onu sevdim.
He loved me.
Beni seviyordu.
- and I thought that he also loved me.
- ve onun da beni sevdiğini sanmıştım.
He told me of that statue you loved which resembles me.
Üçünüzün de sevdiği o heykelden söz etti bana, o heykele benziyormuşum.
He told me so much about you as a boy, how you loved to hunt.
Bana çocukluğun hakkında çok şey anlattı,.. ... ve avcılığı ne kadar sevdiğini.
Yes, he has always loved me.
Evet, beni hep sevmişti.
He asked me if I loved him.
Bana onu sevip sevmediğimi sordu.
Maybe he would have loved me better still.
Belki beni ondan daha çok sevdi.
He should have loved me.
Beni sevse ne iyi olurdu.
If someone like you were to come along and carry me off and he really loved me, I think I'd go with him.
Eğer karşıma sizin gibi biri çıkıp beni alıp götürseydi ve beni gerçekten sevseydi sanırım onunla giderdim.
At other times, I confess, I feel affection for him like a daughter - if only he had loved me like a father
Diğer zamanlarda, itiraf etmeliyim ki, onu kızı gibi sevdim - keşke beni sadece baba gibi sevseydi.
No, he never, oh never loved me.
Hayır, hiç sevmedi beni.
I mean, he really loved me.
Yani gerçekten seviyordu.
Girl told me that he loved that car.
Kız onun o arabayı sevdiğini bana anlattı.
That old lover... He loved yogurt, and wanted me to say "I love you..."
Yoğurdu severdi ve ona "Seni seviyorum" dememi isterdi.
I loved Bishop Doloso because he saved me that day, and he flung open the doors of truth.
Piskopos Doloso'yu severdim, zira o gün hayatımı kurtardı ve gerçeklerin kapısını araladı.
I'm not complaining on that score, but... He never loved me.
O yönden pek şikayetçi değilim, ama beni asla sevmedi.
Apparently, he has loved me aver since I was a little girl
Anlaşılan, küçüklüğümden beri bana aşıkmış...
he loved it 69
he loved her 42
he loved you 93
he loved you so much 17
loved me 18
mexico 335
metro 61
merci 624
menu 31
melanie 499
he loved her 42
he loved you 93
he loved you so much 17
loved me 18
mexico 335
metro 61
merci 624
menu 31
melanie 499