He loves you traducir turco
1,933 traducción paralela
You know he loves you more than anything.
Seni çok seviyor.
He loves you.
Seni seviyor.
He loves you too.
Seni de seviyor.
He loves you.
O seni seviyor.
- Oh, no, no, no, no, he loves you. - Oh.
Hayır hayır, seni sevdi.
- If he loves you, he will act upon his feelings whatever his family might say.
- Eğer seni seviyorsa ailesi ne derse desin duygularına göre hareket eder.
He loves you, Elinor.
Seni seviyor Elinor.
Look how much he loves you.
Bak seni ne kadar da seviyor.
Stop buying him stuff. See how much he loves you then.
Ona bir şeyler almayı bırak ne kadar sevdiğini görürsün.
He loves you, Marie.
O seni seviyor, Marie.
Dad says he loves you and he wants to come back.
Babam seni sevdiğini ve eve dönmek istediğini söylüyor.
Man, he loves you.
Adamım, herif seni seviyor.
God only loves that which is perfect, and he loves you.
Tanrı kusursuz olanı sever sadece, ve sizleri seviyor.
He loves you because you are perfect.
Kusursuz olduğunuz için sizi seviyor.
God only loves that which is perfect, and he loves you.
Tanrı kusursuz olanı sever sadece ve sizleri seviyor.
He loves you because you are perfect... Just as you are.
Kusursuz olduğunuz için Tanrı sizleri seviyor... böyle olduğunuz gibi.
I know what it's like to bounce around from parent to parent and he's pretty much lost one of his every year of his life, so... He loves you, trusts you.
Ebeveynden ebeveyne atılmanın ne demek olduğunu biliyorum ve bu yüzden hayatından bir sene kaybetti ama o seni seviyor ve sana güveniyor.
- He loves you.
- Seni seviyor.
Maybe because he loves you as much as I love Kamini.
Belki de o seni benim Kamini'yi sevdiğim gibi seviyordur.
Can't you see how much he loves you?
Seni ne kadar çok sevdiğini görmüyor musun sen?
He loves you and holds you and he comforts you and gives you ever-lasting rest.
Sizi sever, sizi kucaklar sizi rahatlatır size ebedî bir rahatlık bahşeder.
He said he loves you back.
O da seni sevdiğini söylüyor.
I just saw how much he loves you.
Seni ne kadar sevdiğini gördüm.
He loves you. He really does, honey.
O seni seviyor tatlım.
But he loves you.
Ama o senin baban ve seni seviyor.
He's a good boy. He loves you.
O iyi biri ve seni seviyor.
He loves you very much.
Seni çok seviyor.
But I'm sure wherever he is, he loves you very much.
Ama eminim ki her nerede ise sizi çok seviyordur.
He loves your rack, you syphilitic slut.
Memelerini seviyor, soğuk nevale!
He loves your rack, not you.
"Memelerini seviyor, seni değil."
And he loves you.
Ve o da seni seviyor.
He's a little green and he sure loves his herb but around you guys, when in Rome, huh?
Biraz yeşilci ve bitkisini sevdiği kesin ama sizin etrafınızda bundan kaçılır mı?
He really loves you!
Seni gerçekten seviyor!
Do you think he loves pets?
Sizce köpekleri seviyor mudur?
You know how he loves the woods.
Odunları ne kadar sevdiğini bilirsiniz.
I am sure he still loves you as much as ever.
Eminim seni eskisinden daha çok seviyor.
If james loves you the way he says he does, he'll give us what we want, and then you and your white knight can ride off into the sunset.
Eğer James seni dediği kadar seviyorsa, bize istediğimizi verir. Beyaz atlı presnsinle, günbatımına doğru uzaklaşırsınız.
You horsewhipped the woman he loves.
Sevdiği kadını kamçıladın.
Scarlett, you'd better hope Chad realy loves you because he's the only one keeping you out of that water
Scarlet! Umut edelimde Chad seni gerçekten çok seviyor olsun. Çünkü senin suyun dışında kalmanın tek yolu bu.
Do you think he really loves you?
Seni sevdiğine emin misin?
And if Edgar really loves you, he can just do without you for a little while while you save your daughter's life.
Eğer Edgar seni gerçekten seviyorsa, sen kızının hayatını kurtarırken sensiz biraz idare edebilir.
He loves you, that's why.
Seni seviyor, işte bu yüzden.
Listen, if Ian truly loves you, he will come to see that, and if he does,
Dinle, eğer Ian seni gerçekten seviyorsa,... bunu eninde sonunda fark eder.
Your brother loves you, Vanaya, and he'd do anything for ye
Kardeşin seni seviyor Vanaya, ve senin için her şeyi yapar.
Well, he's really good at drawing, and it's something that he really loves... You've seen his stuff, haven't you?
Şey, resim çizmekte çok iyi ve bu da onun sevdiği bir şey çalışmalarını gördünüz değil mi?
Okay, so what if he loves me, but what if he doesn't love pregnant me, you know?
Bu adam klinikler inşa ediyor.
Well, he loves hockey, and... it'd give us a little guy time, give you the night off.
Hokeyi seviyor. Erkek erkeğe vakit geçirmemiz için bir fırsat olur. Sende gece yalnız kalırsın.
You know he loves me.
Onun beni sevdiğini biliyorsun.
He loves you.
- Seni seviyor.
He loves you, of course!
Tabii ki, sana âşık olduğu için!
Plus, you know, you're his brother, whom he loves and adores.
Ve tabi sen onun kardeşisin. Onu seviyorsun.
he loves you very much 18
he loves you so much 17
he loves me not 34
he loves me 242
he loves it 102
he loves her 68
he loves them 16
loves you 16
you know 156049
you know what 23733
he loves you so much 17
he loves me not 34
he loves me 242
he loves it 102
he loves her 68
he loves them 16
loves you 16
you know 156049
you know what 23733
you see 13602
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you will be 199
you got this 563
young 1055
you got it 4932
youtube 39
you can do it 1412
you suck 398
your 1839
you bitch 789
you okay 9168
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
yours 1007
your own 34
your hat 64
you know that 5741
you tell 24
you're cute 195
your phone 169
your honor 7894
yourself 387
yours 1007
your own 34
your hat 64
you know that 5741
you tell 24
youn 21
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16
youth 73
you all right 5423
you don't want to talk to me 24
younger 104
you're welcome 5601
you are 6060
you got a pen 63
your full name 16
youth 73
you all right 5423
you don't want to talk to me 24