English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I'm better

I'm better traducir turco

22,005 traducción paralela
- And I'm better with the boat.
- Botu daha iyi kullanıyorum hem.
Under normal circumstances, I'm a much better host.
Normal şartlar altında çok daha iyi bir ev sahibiyimdir.
Twitter would be better off without me! I'm quitting!
Twitter bensiz daha güzel bir yer olurdu!
I really tried to become a better person.
Gerçekten de daha iyi bir insan olmaya çalıştım.
And you better lay off her, or I'll pop you one.
Sen de onu rahat bıraksan iyi olur, yoksa sıkarım.
If I didn't know any better, I'd say that's hatred in your eyes.
Toy olsaydım gözlerindekini nefret sanırdım.
I'm trying to get my life back on track. I just think maybe it's better, for both of us, if we keep things a little more professional.
Hayatımı yola sokmaya çalışıyorum ve bence ilişkimizi profesyonel boyutta tutarsak ikimiz için de daha iyi olur.
In fact, I'm better at the opposite.
Tersini yapmakta daha iyiyim.
I think as far as disasters go, that was one of the better ones.
Sanırım diğer felâketlere göre bu iyi sayılırdı.
Is what I'd say if we needed God's help. Fortunately, we got one better.
Tanrı'nın yardımı gerekseydi böyle derdim ama daha iyisi var.
- I did not know better.
Sizi tanımıyormuşum.
I'll do you one better.
Daha iyisini yapacağım.
BoJack, for the last 20 years I've been telling people I didn't need the trappings of fame, that I was better off, happy with my little B-plus life at my little B-plus hardware store in little B-plus Olympia, Washington. B-minus children.
BoJack, son 20 yıldır insanlara şöhrete ihtiyacım olmadığını iyi durumdayım dedim, beni mutlu eden, ortalama hayatım, ortalama Olympia, Washington'daki küçük ortalama hırdavat dükkânım, ortalama altı çocuklarım dedim.
I'm better off without you.
Sensiz daha güvendeyim.
I'm sorry that I... I didn't protect you better.
Seni daha iyi koruyamadığım için de özür dilerim.
I don't want to see you at all. I was 17. I didn't know any better.
Seni asla görmek istemiyorum. 17 yaşındaydım, hiçbir şey bilmiyordum.
And I think that on the next one, we're only gonna get better.
Ve bir sonrakinde daha iyi işler çıkaracağımızı düşünüyorum.
Look, I'm not really in the mood for feeling better, but thank you for trying.
Kendimi iyi hissetme havasında değilim ama denediğin için teşekkür ederim.
Marge, nothing says "I'm sorry" better than flowers.
Marge, hiçbir şey çiçeklerden daha iyi "Özür dilerim" diyemez.
I prefer Chicago deep dish because I like Italian better than Chinese.
- Bir bakalım. Ben, Şikago usülünü severim keza İtalyan mutfağını Çin'den daha çok severim.
A lungful of leaded gas and I'm better than ever!
Kurşunlu benzine bayıldım ve hiç olmadığım kadar da iyiyim!
I'm military, too- - but these guys, guys like your son, they respond better to the velvet glove than they do the iron fist.
- Ben de askerim... ama bu adamlar oğlun gibi adamlar ; yumuşak ata, pek çifteden daha iyi tepki verirler.
Well, I guess I'd better get back on the road.
Pekala, sanırım yola koyulsam iyi olacak.
I couldn't have said it better myself.
Daha iyi anlatamazdım.
" I'm better than everyone.
Aynı, "Ben Greg. Herkesten iyiyim."
I'm scouting around back to see if there's a better plan of attack.
Daha iyi bir saldırı planı bulmak için etrafı gözleyeceğim.
I thought it would make me feel better.
Daha iyi hissedeceğimi sanmıştım.
I thought she made me a better man, but... I was wrong.
Beni daha iyi bir insan yaptığını sanmıştım ama yanlış düşünmüşüm.
I'm not sure Mariana's too thrilled about it, but it makes me feel better.
Mariana'nın bundan hoşlandığını sanmıyorum ama benim kendimi daha iyi hissetmemi sağladı.
All right, I better jet.
Ben kaçayım.
You know, I am this close to feeling sorry for you guys, so you'd better get it together and stop actin'like a bunch of... girls.
Size neredeyse acıyacağım çocuklar yani kendinize gelin de bir avuç küçük kız gibi davranmayı kesin.
Jesse, you should know better than anyone that I'm no Christian.
Jesse, benim Hristiyan olmadığımı senin herkesten iyi bilmen gerek.
I'm saying better men then Eugene Root have been cast down.
Eugene Root'tan daha iyileri oraya gitti diyorum.
I've never been better.
- Hiç bu kadar iyi olmadım.
I don't get how me sitting in a cell, getting my bio realigned, telling the nitty-gritty of my life is going to make it better.
Bir hücrenin içinde oturup biyografimi yeniden sıralamak ve hayatımın gerçek yüzünü anlatmak bunu nasıl düzeltecek anlamıyorum.
♪ I want to be a better man ♪
Daha iyi bir adam olayım istiyorum ~
♪ I want to be a better man ♪
Daha iyi bir adam olayım istiyorum ~ Ama, yani önce ben söyledim.
I've gotten better at this.
Bu işte uzmanlaştım.
I'm so much better at doing.
İcraat konusunda çok daha iyiyim.
It makes me feel better, like I'm talking to God, or... I know, it's dumb.
Bu beni rahatlatıyor, sanki Allah'la konuşuyormuş gibi oluyor, ya da biliyorum, bu aptalca.
- I can not do better.
- Daha iyi yapmayacağım.
I'm better than him.
Ondan iyiyim. - Ee?
- Yeah, so? - So what if somebody better comes along while I'm having a dorky walk in the park?
- Ben parkta mal gibi yürürken ya yanımızdan daha iyi birisi geçerse?
I know, I did, but I know better now, and I'm with Heather, and it's so great not thinking about Rebecca's insanity.
Yaptım biliyorum ama şimdi Heather'la birlikteyim ve Rebecca'nın deliliğiyle uğraşmamak harika.
I should've known better...
Seni aldattım. Rebecca'yı öptüm.
I suppose it had better be "Philip" from now on.
- Sanırım artık Philip demelisin.
- I'd better go.
- Kapatmalıyım.
I have a better one.
- Daha iyi bir planım var.
I don't know how I could be much better, but I'm open to your ideas. All right, let me hear some of your funnies.
Nasıl daha iyi yaparım bilmiyorum ama fikirlere açığım pekala, fıkralarını anlat bakalım
I hope you paddle better than you lie.
Umarım kürek çekmen yalanlarından iyidir.
I'll try to do better tomorrow, okay?
Yarın daha iyisini yapmaya çalışırım, tamam mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]