I'm saying nothing traducir turco
209 traducción paralela
I was saying there's nothing you need to do to her.
Herşey yolunda, size herhangi bir zorluk çıkarmayacağım Bunu daha önce düşünmemen ne yazık
And when I awakened, there were all my relatives speaking in low tones... and saying nothing but the kindest things about me.
Sonra uyandığımdaysa, tüm akrabalarım kısık sesle konuşuyordu ve hakkımda söylenebilecek en güzel sözleri sarf ediyorlardı.
What are you saying? Nothing is over. I'm here.
Yanındayım artık.
I'm not saying I didn't argue the point... but if you insist on being stubborn there's nothing I can do.
Bu çok kötü. Karara itiraz etmediğimi düşünme ama inatçı olmakta ısrarlıysan yapacak bir şeyim yok.
I know I never made nothing of my life, but that's not saying I couldn't help him.
Hayatım boyunca adam gibi şeyler yapmadığımı biliyorum fakat bu ona yardım etmeyeceğim anlamına gelmez.
I'm saying nothing dirty happens in this city without Lagana's okay.
Bu şehirde Lagana'nın onayı olmadan hiçbir pis iş dönmez diyorum.
I'm sure you'll make it. As I was saying, Peterson, you have nothing to worry about.
Söylediğim gibi, endişeleneceğiniz hiç bir şey yok.
I don't know nothing, I ain't seen nothing, and I'm not saying nothing.
Hiçbir şey bilmiyorum, hiçbir şey görmedim, hiçbir şey söylemeyeceğim.
As I was saying, I says to him, "If you think I'm going to cart goods which I know nothing about, you've got another thing coming."
Dediğim gibi, ona dedim ki : "Ne olduğunu bilmediğim malları... ... taşıyacağımı sanıyorsan, sana bir sürprizim var."
Anyway, I'm not saying I know nothing.
Yine de bir şey bildiğimi söylemiyorum.
I understand what you're saying, sir but I'm just an anma, nothing more!
Ne dediğinizi anladım, efendim ama ben "Anma" dan başka birşey değilim...
I'm saying nothing.
Çünkü, hiçbir şey söylemiyorum.
That has nothing to do with what I'm saying.
Benim söylediklerimle bunların hiçbir alakası yok.
SO YOUR FATHER'S MARRYING A YOUNGER WOMAN. THERE'S NOTHING WRONG WITH THAT. I'M NOT SAYING THERE'S ANYTHING WRONG WITH IT.
Baban genç kadınla evleniyor olabilir, ne var ki bunda?
I'm just saying women don't know nothing.
Ben sadece kadınlar hiçbir şey bilmiyor diyorum.
you saying I'm nothing?
- Hayır, ben sadece...
I am not authorized saying to him more nothing, M. Poirot.
Fazlasını söylemeye yetkili değilim, Bay Poirot.
Otherwise I'm not saying nothing.
Yoksa hiçbir şey söylemeyeceğim.
I'm not saying nothing. I's just saying what I'd do.
Ben bir şey söylemiyorum, sadece ben olsam böyle yapardım diyorum.
- No, I'm not saying nothing, just...
- Hayır, ben bir şey demiyorum, sadece...
- Nothing That's what I'm saying
- Hiçbir şey.
There's nothing neurotic about what I'm saying.
Söylediğim şeyin nörotiklikle ilgisi yok.
I wasn't saying nothing.
Ben konuşmadım ki.
I already told you. I wasn't saying nothing.
Dedim ya, ben konuşmadım.
I'm saying the truth. Last night, nothing happened.
Söylediğim gerçek, dün gece hiçbir şey yaşanmadı.
- I'm saying nothing.
- Hiçbir şey söylemiyorum.
I'm saying nothing.
Hiçbir şey demiyorum.
I'm no good at talking and saying nothing.
Hiçbirşey söylemeden konuşmayı beceremem.
I'm saying nothing to be ashamed of.
Utanılacak hiçbir şey söylemiyorum.
I spoke at a community meeting last night trying to draw the killer out with half-truths... saying he wanted nothing.
Dün bir halk toplantısında katili yarı doğrularla tasvir etmeye çalıştım... hiçbir şey istemediğini söyledim.
I ain't saying nothing until my attorney gets here.
Avukatım gelene kadar tek kelime konuşmuyorum.
I'll stop people saying I'm a racist. It's great, nothing can go wrong.
Kibar davranacağım ve insanlar ırkçı olduğumu düşünmeyecek.
As long as I keep track of what I'm saying, nothing is going to blow up on anyone.
Felaket habercisi gibisin. Ama bence hiçbir şey bu geceyi berbat edemez.
What I'm saying is whether or not you attend this distinguished university will have little or nothing to do with the person you turn out to be or whether you find fulfilment in your life.
Bu seçkin üniversiteye girip girmemenin, nasıl biri olacağınla ya da hayatından zevk alacağınla ilgisi olmayacak ya da çok az olacak.
I'm saying I don't know what it is, and nothing you've said indicates you do.
Diyorum ki, bu nedir bilmiyoruz, ve konu seni alakadar etmez.
Are you saying I'm nothing?
Ben bir hiç miyim burada?
Right. Anyway, I've got the phone in my hand, and I'm saying nothing.
Her neyse, elimde telefon vardı ve ben hiçbir şey söylemiyordum.
So nothing. I'm just saying.
Yani, yok bir şey.
- I'm not saying nothing.
Bir şey söylemek istemiyorum Tony.
I'm not saying we do nothing... but let's go about this like civilized people.
Hiçbir şey yapmayalım demiyorum... ama medeni insanlar gibi davranmalıyız.
- All I'm saying is Daddy works really hard... and nothing here is cheap.
- Kes şunu, Laurie. - Söylediğim, babacım çok fazla çalışıyor. Ve buradaki hiçbir şey ucuz değil.
There's nothing sexual about what I'm saying.
Söylediklerim hiç de seksi değil.
( Chuckles ) I'm saying nothing.
Hiçbir şey demiyorum.
No. I'm saying they had nothing to do with last night's murders.
Hayır. Dün geceki cinayetle hiçbir ilgileri olmadığını söylüyorum.
I'm just saying, size has nothing to do with it.
Tek söylemeye çalıştığım büyüklüğün hiçbir önemi yok.
Look, she always said that I was wasting my time with him, and there's nothing she loves more than saying "I told you so." She's so obnoxious She even has a little told-you-so dance It's the one thing I asked you not to do!
Şimdi "kastıralım" a gülebilirsiniz ama mesele "dinomit" olunca ya da "waffle'ıma dokanma" ya da "hey, hey, hey" olunca o zaman gülebilirsiniz.
I'm just scared what I'm telling them by saying nothing.
Hiçbir şey söylemeyerek anlattıklarım beni korkutuyor anlıyor musun?
What are you saying? I was saying nothing.
- Sadece farkında mısın diyordum?
You could hear a guy saying, "I'm hit!" And you couldn't do nothing.
Birinin "Vuruldum!" dediğini duyup hiçbir şey yapamıyordunuz.
I'm saying there's nothing I want more than for this to happen, but...
Diyorum ki ; bunun olmasından daha fazla istediğim başka hiçbir şey yok, ama...
I'm saying nothing about a girl you're sleeping with.
Yattığın bir kız hakkında tek kelime etmem.
i'm saying 521
i'm saying no 19
i'm saying it now 23
i'm saying it 35
i'm saying that 38
nothing 25771
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
i'm saying no 19
i'm saying it now 23
i'm saying it 35
i'm saying that 38
nothing 25771
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
nothing more 611
nothing at all 597
nothing happened 754
nothing yet 509
nothing changes 92
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing so far 85
nothing happens 85
nothing fancy 88
nothing at all 597
nothing happened 754
nothing yet 509
nothing changes 92
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing so far 85
nothing happens 85
nothing fancy 88