No one's coming traducir turco
318 traducción paralela
I felt as a missionary must feel... when one day he finds there's no need to travel into the jungle... to find converts... because the savages are coming to him.
Ben de bir misyoner gibi din değiştirecek kişileri ormanda aramaya gerek kalmadığını çünkü o vahşilerin ayağına geleceğini düşündüm.
There's no one else coming, and you weren't invited.
Sen de davet edilmedin.
She's wrong about no one coming in here I happen to be a visitor.
Müfettiş bey, bayan buraya kimse gelmediği konusunda yanılıyor. Ben buraya misafir geldim. Beni arıyor olabilir misiniz?
It's coming, Andre, and no one can stop it.
geliyor, Andre, ve hiç kimse devrimi durduramaz.
No one really knows where the water's coming from?
Suyun nereden geldiğini kimse bilmiyor mu sahiden?
In any case, no one's coming to your rescue.
Her koşulda, sizi kurtarmaya gelen yok.
No one's coming.
Ne gelen var, ne de giden.
No one's coming down here.
- Kimsenin geldiği yok.
If you do what I tell you when I tell you, there's no reason you should lack confidence in your chances of coming out alive and in one piece.
Sana söylediğim her şeyi zamanında yaparsan o uçaktan sağ ve tek parça inme şansına sahipsin. Güvensizlik duyman için bir neden yok.
Dogs and cats know there's an earthquake coming. No one can explain.
Kedilerin ve köpeklerin depremi önceden sezmesi gibi, kimse açıklayamaz.
No one's coming to your rescue, Jefferson.
Kimse seni kurtarmaya gelmiyor Jefferson.
You realize that no one's coming back for this kid?
Bu çocuğu almaya gelmeyeceklerinin farkındasın.
No one's coming! It's an illusion!
Kimsenin geldiği yok İlluzyon bu!
No one's coming in.
Kimse gelmiyor.
No one knows he's coming to see me.
Bana geleceğini de kimse bilmiyor.
Fascism is coming back. Nobody wants to buy you. No one's promising you parole.
McNamara'yı kontrol edersek, Kennedy'yi de kontrol ederiz.
No one's coming in here.
Birini ne zaman ölü kabul edersiniz?
Just relax, I've looked around. No one is coming, let's take a rest.
sakin olun, etrafa baktım gelen kimse yok, izin ver dinlenelim
Yeah, there's no coming back from this one.
Bunun geri dönüşü yok, evet.
There's no one left to protect you and they're coming for you.
Seni koruyacak kimse yok ve senin için geliyorlar.
I guess no one " s coming.
Ben tahmin ederim kimse gelmiyor.
No one knows where or when she's coming back.
Nerede olduğu ve ne zaman döneceği bilinmiyor.
- Hello, I'm hiding but no one's coming to find me!
Anne! Ben saklaniyorum. Kimse beni bulamaz.
No, but, like, you know, it's like coming forward.
Hayır. Ama, bilirsin, bu biraz öne çıkmak gibidir.
I've been coming to this hospital every day for months and talking to him. One squeeze is "yes", no squeeze means "no".
Bir sıkma evet, hiç sıkmaysa hayır demek.
No one's coming to help us.
Yardıma gelecek kimsemiz yok.
There's no one else coming, is there?
Başka gelen yok değil mi?
Mum, no one's coming.
Kimsenin geldiği falan yok anne.
He wants to cry for help, but no one's coming.
Yardım için yalvarıyor fakat kimse gelmiyordu.
No one is to know that he's coming here with her, okay?
Hiçkimse, babamın o kadınla beraber buraya geleceğini bilmiyor, anladın mı?
No one's coming.
Kimse gelmiyor.
One thing about families if no one's sorry to see you go, then you're probably not coming back.
Aileler konusundaki en önemli şey, gittiğinize kimse üzülmüyorsa büyük ihtimalle geri dönmeyeceksiniz demektir.
Looks like no one's coming to take you home.
Anlaşılan evinden seni almaya gelen biri yok.
- No one's coming up.
- Yenileri de yok.
No-one's coming out.
Kimse çıkmadı.
Nobody's coming back to the movies, no one went today, that's why I'm here.
herkes evine bunlardan alacak mı? Kimse film seyretmeye gelmeyecek, bugün kimse gitmedi, ben bu yüzden buradayım.
No one's... no one's coming back.
Hayır, kimse geri dönmüyor
There's no one else coming. I'm not here to kill you.
Başka kimse yok, seni öldürmeye gelmedim.
And no one's coming for me.
Ve kimse benim için gelmeyecek.
No one's coming to our rescue.
Kimse bizi kurtarmaya gelmiyor.
No one was seen coming or going from this room.
Odaya giren yada çıkan olmamış.
- There's no one else coming.
- Gelecek olanların hepsi bu kadar.
No one " s coming here.
Kimse buraya gelmeyecek.
No one's around, I'm coming in!
Kimse yok, içeri geliyorum!
It's coming, and no one can stop it.
O geliyor ve kimse onu durduramaz.
There's a near miss every couple of weeks, and no one ever sees them coming?
Her hafta bir çarpışmaya ramak kalıyor... ama bunları kimse görmüyor mu?
We've posted a uniformed officer outside, so no one's coming in.
Tamam. Kapıda bir polis bekliyor. Kimse içeri giremez.
No one's coming for him, Max.
Kimse gelmiyor, Max.
No one's coming into town?
Şehre gelen yok mu?
If you are coming, don't dress up, no one will.
Eğer geleceksen şık giyinmene gerek yok.
- Make sure no one's coming.
- Bak ta kimse gelmesin.
no one's stopping you 29
no one's safe 16
no one's here 81
no one's gonna hurt you 33
no one's going to hurt you 20
no one's gonna die 16
no one's going anywhere 44
no one's home 41
no one's answering 16
no one's 28
no one's safe 16
no one's here 81
no one's gonna hurt you 33
no one's going to hurt you 20
no one's gonna die 16
no one's going anywhere 44
no one's home 41
no one's answering 16
no one's 28
no one's there 25
no one's seen him 26
coming soon 28
coming 1921
coming in hot 22
coming right up 275
coming your way 26
coming up next 59
coming up 411
coming home 36
no one's seen him 26
coming soon 28
coming 1921
coming in hot 22
coming right up 275
coming your way 26
coming up next 59
coming up 411
coming home 36
coming at you 21
coming up on 37
coming in 123
coming and going 17
coming from you 108
coming out 79
coming to you 31
coming here 75
coming through 666
coming back 51
coming up on 37
coming in 123
coming and going 17
coming from you 108
coming out 79
coming to you 31
coming here 75
coming through 666
coming back 51