Show no mercy traducir turco
167 traducción paralela
I'll show no mercy.
Merhamet göstermeyeceğim.
Show no mercy!
Acımak yok!
Show no mercy!
Acıma yok!
And when I defeat you, I'll show no mercy!
Seni yendiğimde, merhamet etmeyeceğim!
Show no mercy!
Merhamet göstermeyin!
If they knew... you'd given us shelter, they'll show no mercy.
Eğer bize barınak sağladığınızı öğrenirlerse, merhabet göstermeyecekler.
Don't come near us again or we'll show no mercy
Bir daha buralara uğramayın yoksa acımam.
You show no mercy, do you?
Hiç acıman yok değil mi?
No, no. Show no mercy! Bear down on me!
Bana acımadan, tüm gücünüzle.
We show no mercy, however, to those who interfere.
Buna rağmen yolumuza çıkana da, merhamet göstermeyiz.
Even if it is Kira himself, show no mercy!
Bu Kira'nın kendisi dahi olsa, merhamet gösterilmesin!
I know that I told you to show no mercy... and to attack and to pay no attention to what I say.
Sana ne söylediğimi dikkate almamanı, Sana saldırmanı ve... Sana bana acımamanı söylediğimi biliyorum.
The little devils show no mercy lf you stuff their bellies full today, tomorrow they have to start all over again
Hadi canım! Neden bahsediyorsun Franz? Ciddiyim Eva.
The little devils show no mercy.
Küçük şeytanların acıması yoktur.
Go! Show no mercy!
Hiç merhamet göstermeyin!
Show no mercy to impudence!
Sakın meydan okumaya kalkışmayın.
Show no mercy, Pierre!
Hiç acıma Pierre!
This time I show no mercy!
Bu sefer merhamet etmeyeceğim!
This should be a lesson to those who show no mercy that we're ready to give our lives for the homeland.
Ülkemiz için hayatımızı vermeye hazır olmamız merhamet göstermeyenlere bir ders olmalı.
Now, when I open the door, take him by surprise and show no mercy.
Şimdi... kapıyı açtığım zaman... onu şaşırt... ve merhamet gösterme!
Tork and Loyen are desperate. They're under extreme pressure. They'll show no mercy.
Tork ve Loyen çaresiz ve baskı altındalar, sana acımazlar.
I'll show no mercy.
- Hiç merhamet göstermeyeceğim.
If you kill us, our Captain will hunt you down and show no mercy.
Bunu onaylayacaksın. Bir savaş olacaksa, buna katılmak zorundayız.
Next time I will show no mercy, I will kill you.
Bir dahaki sefere sana acımayacağım. Seni öldüreceğim...
Show no mercy!
Merhemat göstermeyin!
Show no mercy! Slaughter!
Merhamet göstermeyeceğiz!
I want your word you will show no mercy.
Onlara hiç merhamet göstermeyeceğine dair söz vermeni istiyorum.
I swore that I would show no mercy. And I won't.
Merhamet göstermeyeceğime yemin ettim ve göstermeyeceğim.
I want your word you will show no mercy.
Onlara merhamet göstermeyeceğine dair söz vermeni istiyorum.
I swore that I would show no mercy.
Ben merhamet etmeyeceğime dair yemin ettim.
But this time, show no mercy.
Ama bu sefer merhamet gösterme.
And show no mercy.
Kimseye acımayacağız.
Show no mercy!
Merhamet etmeyin!
I am asking you to show our enemies, the same mercy, they'd show us. No more, no less.
Düşmanlarımızı göstermek için soruyorum, aynı merhameti, onlar bize gösterirler mi?
Show him no mercy!
Hey! Ona merhamet etmesenize!
Now, you're in a lot of trouble and I'm warning you... if you do a thing like this, I ain't gonna show you no mercy.
Başın ciddi belada ve seni uyarıyorum... eğer böyle bir şey yaparsan, sana hiç merhamet göstermem.
Show them no mercy!
Acmak yok!
If he won't hand them over I'll show him no mercy!
Eğer onları teslim etmezse ona acımayacağım!
I'll show thee no mercy!
Sana merhamet etmeyeceğim!
Show him no mercy.
Göster ona gününü.
No need to show any mercy.
Hiç merhamet göstermeyin!
Of course, I have no doubt that you were trying to show mercy.
Elbette ki merhamet göstermeye çalıştığına hiçbir şüphem yok.
I will show him no mercy.
Merhamet göstermeyeceğim.
This is sudden death, gentlemen. We're gonna get'em on the ground, stick in our spikes and twist and show them no mercy.
Onları yerden alacağız, sizri demirlerimizde yapıştırıp... ve büküp onlara göstereceğiz no mercy.
Show me no mercy!
Merhamet etmeyin!
Ready to show pittsburgh No mercy.
- Pittsburgh'a acıma göstermeyecekler.
Show her no mercy.
Ona merhamet gösterme.
I want your word that when the time comes, you will show them no mercy.
Zamanı gelince onlar merhamet göstermeyeceğine dair söz vermeni istiyorum.
Show them no mercy... for you shall receive none!
Onlara acımayın çünkü onlar size acımayacak!
I'll show you no mercy
Gözünün yaşına bakmam
We will show no more mercy to this two-sandaled heathen.
Biz buna merhamet gösteremeyiz seni kâfir.
no mercy 132
mercy 371
show me the money 40
show me your face 32
show me 1170
show it to me 113
show me what you got 106
show yourself 289
show us 126
show me something 32
mercy 371
show me the money 40
show me your face 32
show me 1170
show it to me 113
show me what you got 106
show yourself 289
show us 126
show me something 32
show time 64
show me your hands 307
show me how 19
show off 35
show it 54
show me what you've got 24
show me your teeth 20
show me the way 27
show your face 36
show me again 18
show me your hands 307
show me how 19
show off 35
show it 54
show me what you've got 24
show me your teeth 20
show me the way 27
show your face 36
show me again 18
show some respect 148
show her 60
show up 35
show them 92
show her in 28
show him in 75
show me your hand 21
show him 170
show us what you got 48
show me what 19
show her 60
show up 35
show them 92
show her in 28
show him in 75
show me your hand 21
show him 170
show us what you got 48
show me what 19