English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ T ] / Take off your dress

Take off your dress traducir turco

71 traducción paralela
Take off your dress!
Elbiseni çıkar!
First of all, that you take off your dress.
Öncelikle, elbisenizi çıkarmanızı.
Take off your dress.
Elbiseni çıkar.
And then I want to take off your dress...
Ve elbiseni çıkarmak istiyorum...
Will you take off your dress?
Elbiseni çıkarır mısın?
Take off your dress.
Elbiselerini çıkar.
Take off your dress.
Elbisenizi çıkarın.
Why don't you just take off your dress and kill me now?
Üzerini çıkar ve beni hemen öldür.
Take off your dress!
Elbiseni çıkart!
Take off your dress or the driver dies.
Elbisenizi çıkartın yoksa şoför ölür.
Take off your dress.
Giysini çıkart.
Take off your dress and get into bed.
Elbiseni çıkar ve yatağa gir.
Take off your dress.
Elbiseni çıkart.
Take off your dress.
Hadi nazlanma artik.
Take off your dress.
Soyun.
All right, meredith. Take off your dress.
Meredith, soyun bakalım.
Take off your dress so I know you're not wearing a wire.
Elbiseni çıkar ki üzerinde kablo olmadığını göreyim.
I would tell her, " Take off your dress.
Ona ben söylerdim :
Take off your dress.
Çıkart elbiselerini.
Take off your dress!
Çıkart elbiselerini!
- Now you take off your dress.
- Elbiseni çıkar. - Hayır.
Hildi, com'on take off your dress, show Dr. Schultz your back here, go on!
Hildi, haydi elbiseni çıkar da Doktor sırtını görsün.
Polly, take off your dress.
Polly, elbiseni çıkart.
Take off your dress.
Giysilerini çıkar.
- Take off your dress.
- Elbiseni çıkar. - Hayır.
Now take off your dress.
Şimdi de elbiseni çıkar.
Are you going to put on your dinner jacket, or shall I take off my new dress?
Smokinini giyecek misin yoksa yeni elbisemi çıkartayım mı?
Take your dress off!
Elbiselerini çıkar!
Lady, take off-a your dress!
Hanım, çıkar elbiseyi!
You should take your dress off.
Elbiseni çıkarmalısın.
As if it's your sun. Take that dress off.
Duyan da güneşi siz yarattınız sanır.
You just go and take your dress off and I'll cool you down.
Hadi elbiseni çıkar, ben seni serinletirim.
- I'd love to lift your dress, and you could just take it off and let me see the nice things it hides.
- Elbiseni yukarı sıyırmak istiyorum. Böylece onu çıkartıp gizlediği güzel şeyleri görmeme izin verebilirsin.
You don't even have to take your dress off.
Elbiseni çıkarmak zorunda değilsin.
Take off your dress, put on some pants, we'll see if you're a man.
Peter'la Komün üzerine yaptığımız bu filmi konuşmak istiyorum.
I can't be in a dress conversation. The moment you take your coat off and he sees what you're wearing, that's when it's all decided.
- Kararını mantonu çıkarıp elbiseni görünce verir.
Take your dress off, please.
Lütfen giysinizi çıkarır mısınız?
You should never take this dress off for your entire life.
Bu elbiseyi hayatın boyunca üstünden çıkarmamalısın.
Take your wet dress off you'll get pneumonia.
Elbiselerini çıkar, yoksa zatürree olacaksın.
Tell me you don't think about me... when you take your dress off at the end of a long, boring day or when you're in the shower with no one to soap your back or in the early morning when you're all sleepy and you roll over.
Beni düşünmediğini söyle o halde uzun yorucu günün ardından elbiseni çıkarırken veya banyoda sırtını sabunlayacak kimse olmadığında veya sabah erkenden yatakta uzanırken.
Take your dress off.
Elbiseni çıkar.
Take your dress off.
Elbiselerini çıkart.
- Why did you take your dress off?
- Neden kıyafetini çıkardın?
Why did you take off your concert dress?
Konser elbiseni neden çıkardın?
- Take your dress off. Dress.
- Elbiselerini çıkar.
If you don't take your dress off, I swear to God I will put you on the next plane to Johannesburg.
Şayet soyunmazsan Tanrı şahidim olsun seni Johannesburg'a giden ilk uçağa bindiririm.
You should just take your dress off right now.
Hemen elbiseni çıkarmalısın.
Hey, you wanna be the ring girl, you're gonna have to take off that dress and pull the panties up the crack of your ass.
Hey, ring kızı olmak ister misin? Elbiseni çıkartmak ve kilodunu popo çatalına kadar çekmek zorundasın.
It's true. Take the dress off, sweetheart. Your mother says you can't have it.
Çıkar elbiseyi hayatım, annen alamazsın diyor.
♪ I can't take my eyes off you... ♪ I'm sorry for ruining your dress.
Elbiseni berbat ettiğim için üzgünüm.
I also like that I get to tell you to... take off your beautiful dress.
Sana söylemem gereken bir şey daha var o güzel elbiseni çıkartman gerekecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]