The ex traducir turco
4,013 traducción paralela
The ex-husband returns.
Bu doğru, evet, Bunu söylediğini hatırlıyorum.
OK, there's Liberty Village, The Ex, and Lakefront Amusement Park.
Peki, Liberty Village, The Ex ve Lakefront Eğlence Parkları var.
Oh, do you mean the bus or the ex-boyfriend you're currently stalking?
Şu anda otobüsü mü yoksa eski erkek arkadaşını mı takip ediyorsun?
You think he didn't notice that the ex-wife of the IRGC chief... got slaughtered in Bethesda?
İran Devrim Muhafızları'nın amir yardımcısının eski karısının öldürüldüğünü fark etmeyeceğini mi sandın?
Does he know about the ex-bit?
Eskidiğini biliyor mu?
How did you finally get rid of the ex?
Eski sevgiliden nasıl kurtuldun?
The ex coming back into the picture, that's the cleanest.
Eski sevgili de resme girer, en temizi.
And now the CIA is specifically hunting you, from the local station chief to the ex-DCS, a man named Henry Wilcox.
Şimdi de CIA özellikle seni arıyor. Karakol amirinden eski gizli ajan Henry Wilcox'a kadar.
Every man from the local station chief to the ex-DCS, a man named Henry Wilcox.
Yerel karakol şefinden eski Gizli Sevis çalışanı Henry Wilcox'a kadar.
Well, I took my ex down to the river, and, uh, I tried to smash his head in with a rock and then drown... ( ALL LAUGH )
Eski eşimi nehire götürdüm ve kafasını bir taşla yarıp, boğmaya...
JANET : Now, during the election, uh, - ( CLEARS THROAT ) - there were reports of screaming matches with you and your ex-husband Andrew and suggestions that the smiles and shows of affection were all faked for the camera.
Seçimler sırasında, eski eşiniz Andrew'la ağız dalaşına girdiğiniz hakkında söylentiler ve kameralar önünde gülümseyip, yakınlık kurma numarası yaptığınıza dair iddialar var.
It's not there. So you swing by your ex-fiancée's Storage locker on the opposite coast.
Sonra eski nişanlının karşı kıyıdaki deposunda ararsın ama orada da yoktur.
Your honor, Mr. Ryan is conveniently leaving out the fact that the Federal Agent in question is his own ex-wife.
Sayın Yargıç, Mr. Ryan bahsettiğimiz Federal Ajan'ın eski karısı olduğu gerçeğinden bahsetmiyor.
I was at my ex-wife's house, sharing my reasonable opinions about all the money Nicole's wedding is costing.
Neden? Eski karımın evindeydim. Kızımın düğün masrafları konusundaki mantıklı fikirlerimi paylaşıyordum.
All right, anyway, one minute, I'm arguing with my ex-wife, and the next minute, I wake up in an ambulance with some guy asking me who the president is.
Neyse işte, tam eski karımla tartışırken bir de baktım ki bir ambulansta yatıyorum. Tepemde de bana "Başkan kim?" diye soran bir adam vardı.
You see, for a while, I was collecting from Nate's ex, and she was very good about paying, so long as she had the kid.
Bir süre öncesine kadar Nate'in eski eşinden tahsilatımı yapıyordum. Ödeme konusunda çok başarılıydı. Çocuğuna bir şey olacak diye çok korkuyordu.
The fabled ex is in town.
Meşhur eski sevgili şehre gelmiş bulunmakta.
- My ex-wife, and what the hell is wrong with you?
- Eski karım diyecektim ve sizin neyiniz var böyle?
- he better think again. - Ex. Just tell me you made my position clear to the judge.
Kafanın içindekiler burdan duyuluyor.
My beloved daughter, a long time has passed since my last meeting with my ex-cellmate, who's now an agent of the secret service.
Canım kızım eski hücre arkadaşımla yaptığım görüşmenin üzerinden uzun zaman geçti o artık gizli servisin bir ajanı.
The lease was originally co-signed by her ex-husband...
Kira kontratı eski eşiyle birlikte imzalanmış.
Fariba Javadi, ex-wife of the Iranian deputy security chief.
Fariba Javadi, İran Güvenlik Teşkilat'ı amir yardımcısının karısı.
Today, I'm married with three stepkids, and I'm wasted in the back of my husband's ex-wife's car.
Şimdiyse evliyim ve üç üvey çocuğum var ve kocamın eski karısının arabasında, arka koltukta kafam güzel bir şekilde oturuyorum.
Snagged it from Silas yesterday, and for the record, I am secure enough in our relationship that you having psychic dreams about your ex-boyfriend does not bother me...
Dün Silas'tan yürüttüm. Ve bilgin olsun, eski erkek arkadaşın hakkında psişik rüyalar görmen konusunu kafaya takmayacak kadar ilişkimize güveniyorum. Ama bu yine de berbat bir durum.
You said you had a line on the money... Something about an ex-girlfriend.
Eski bir kız arkadaşından para almak için sıraya girdiğini falan söylemiştin.
It's your word, an ex-journalist, against a peer of the realm.
Eski gazeteci olan senin sözüne karşılık lordlar kamarasından bir soylunun sözü.
Yeah, too late, my ex-wife got that in the divorce.
Geç kaldınız. Eski eşim boşanmada aldı onu.
The last few days, I've learned quite a bit about Auggie's ex Helen Hansen.
Bu son günlerde Auggie'nin eski kız arkadaşı Helen Hansen'le ilgili çok şey öğrendim.
the dragon lady, flaked on me again. My ex...
Eski karım, yani Ejder Kadın yine topu bana pasladı.
If that was the case, don't you think I'd find a woman with a more successful ex-husband?
Eğer öyle olsaydı sence eski eşi daha başarılı birini bulmaz mıydım?
Mom and the sister tell me Billy was running with this ex-boyfriend, ex-con, of the mom's. A guy named Daryl Singers.
Annesiyle kız kardeşi Billy'nin sabıkalı ve annenin eski erkek arkadaşı olan Daryl Singers diye bir adamla çalıştığını söylediler.
Is your ex-husband not on the deed?
Senette eski kocanın adı geçmiyor mu?
In the short, unpleasant time that I have known you, you've humiliated me on the witness stand, kicked me off an investigation. Undermined my friendship with your ex-wife, and now, suddenly, we're partners? Okay.
Seni tanıdığım şu kısa ve nahoş süre boyunca, beni tanık kürsüsünde aşağıladın, bir soruşturmadan attın eski karınla olan arkadaşlığımı baltaladın şimdi ise birdenbire ortak olduk öyle mi?
I just think that walking in with my ex-fiancé just wouldn't send the right message.
- Eski nişanlımla orada olmak doğru mesajı vermez.
Sad chicks in hipster glasses playing the same three chords and whining about their ex?
Kemik gözlük takmış, aynı notaları çalıp duran üzgün kızlar? Hem de eski sevgililerini konuşuyorlar.
Charlie, I hope you don't mind, but I told everyone how the IT girl's ex-boyfriend was messing with your house.
Charlie umarım sorun değildir ama herkese teknikerinin eski sevgilisinin evinle uğraştığını söyledim.
- Why? Because I beat up her ex-boyfriend after the frank and honest talk.
Çünkü içten ve dürüstçe konuşmadan sonra eski sevgilisini patakladım.
It seems to me... an ex-anchor who took bribes and stole his wife's report... did not report the terrorist to get an exclusive.
Bana öyle geliyor ki eski bir haber spikeri rüşvet almış karısının haberini çalmış patlamayı bildirmemiş ve teröristi özel yayına almış.
So, I went to the store, got some ex-lax, and put it in the brownie. Oh!
Bu yüzden dükkana gittim, müshil ilacı aldım ve çikolatalı kekin içine koydum.
We're, um, we're just deciding whether to... cross the entire country to find an ex-CIA spook... in the hope that he can cancel the kill contract that's on us all.
Biz, hmm, biz hakkımızdaki öldürme anlaşmasını iptal edebilmesini umduğumuz eski bir CIA ajanını bulmak için bütün ülkeyi dolaşıp dolaşmamaya karar veriyoruz.
Go all the way upcountry to find an ex-CIA spook.
Eski bir CIA ajanını bulmak için ülkenin bir ucuna git.
He's an ex-cop, so he's certainly got the training.
Adam eski polis, eğitimi var.
My ex-wives, not the bags.
Eski karılarım yani, çantalar değil.
The last couple of days, I've learned quite a bit about Auggie's ex, Helen Hanson.
Son günlerde Auggie'nin eski sevgilisi Helen Hanson'la ilgili birçok şey öğrendim.
Do you think it could be someone from the Latin desk or one of your ex-lieutenants?
Latin masasından birisi veya eski teğmenlerden biri olabilir mi sence?
So what is Henry doing meeting with his ex-wife the night before a terrorist attack he perpetrated?
Peki, Henry planladığı terorist saldırıdan bir gece önce eski eşiyle buluşup ne yapıyor?
The woman Henry was meeting with was his ex-wife Sana.
- Daha da büyüyor. Henry'nin görüştüğü kadın eski eşi Sana'ymış.
Your ex-partner, Sebastian Jones, when was the last time you saw him?
Eski ortağınız, Sebastian Jones onu en son ne zaman gördünüz?
My dad and my ex-boyfriend are in the middle of a nasty campaign fight.
Babam ve eski erkek arkadaşım çirkin bir kampanya kavgasının içindeler.
Your ex just said he's going to try to break the two of us up.
Eski sevgilin az önce bizi ayırmak istediğini söyledi.
Henry met with his ex-wife in Frankfurt the night before he blew up that chopper.
Henry helikopter patlamadan önceki gece eski karısıyla buluştu.
the exorcist 20
the explosion 32
the excitement 23
excuse me 38382
exactly 13088
experience 101
execute 80
extreme 42
excuse you 68
excuse 205
the explosion 32
the excitement 23
excuse me 38382
exactly 13088
experience 101
execute 80
extreme 42
excuse you 68
excuse 205
explosion 159
explore 23
execution 60
exile 33
express 32
exactement 34
existence 25
extra 268
executive 19
excusez 81
explore 23
execution 60
exile 33
express 32
exactement 34
existence 25
extra 268
executive 19
excusez 81