Through the window traducir turco
1,680 traducción paralela
But I have to jump through the window.
Pencereden kaçmak zorundayım.
He reached through the window.
İçeriye camdan uzandı.
If a regular-sized person tried to intimidate you, you'd threaten to kick him through the window, but because in his case it's an actual physical possibility...
- Gördün mü? Normal ebatlı biri gözünü korkutmaya çalışsaydı, onu pencereden tekmelemekle tehdit ederdin. Ama onun durumunda fiziksel açıdan ciddi bir olasılık olduğu için -
All right, nice and slow, I want your hands through the window opening the door from the outside and step out of the car.
Yavaş yavaş, ellerinizi camdan çıkarıp kapıyı dışarıdan açın ve araçtan çıkın.
After he pushed me out, I had to climb in through the window.
Babam bugün nerdeyse boğulduğunu söyledi. Evet. Şimdi iyi misin?
Did they come through the window?
Camdan mı girmişler?
Imagine if I followed him home to his tiny little house, and as he goes up to bed, I put my face up against the window, like Godzilla, freaking him out or whatever, or reaching in through the window like King Kong trying to...
Onu küçücük evine kadar takip ettiğimi düşün. O yatağına yatarken ben de penceresine suratımı yapıştırırım. Godzilla gibi.
- that brought in the sent of dung - "Someone pooped." Through the window.
Gübre kokusunu getiren... ılık bir meltem.
And if you ever try anything like this again... you'll be leaving through the window, no matter who you're dating.
Ve bir daha böyle bir şeyi denersen, kiminle çıkarsan çık kendini camdan çıkarken bulursun.
A pigeon flew into my bedroom right through the window.
Bir gün yatak odama bir güvercin girdi.
Back on Colonial One I grew so tired of looking at the stars through the window.
Koloni'ye bir pencereden bakarken yıldızların arasında öylesine yorgun görünüyordu ki.
You put a brick through the window.
Camdan içeri tuğla attın.
No, freddy krueger just came through the window.
Hayır, Freddy Krueger az önce pencereden girdi.
Everyone's wondering why you climbed in through the window.
Herkes neden pencereden tırmandığını merak ediyor, Mark.
You can't just jack it up through the window?
Yukarıdaki pencereden sokamaz mısınız?
If I boost you up through the window, will you climb in and open the door for me?
Eğer seni cama doğru kaldırırsam, içeri tırmanıp, bana kapıyı açar mısın?
We go along with the prank, but then, when no one's around, we double back, pull the hose through the window before it does any damage.
Şaka planına uyalım, ama sonra millet gidince hemen geri döner, onlar suyu açmadan hortumu çıkartırız.
- Petrol bomb, through the window.
- Pencereden petrol bombası fırlattılar.
? Through the window flows in ?
# Dışarıda oynayan çocukların sesleriyle # pencere açılıverdi.
OK, the big guy I put through the window.
Tamam, şu pencereden fırlattığımı büyük adam.
I saw that guy slug you through the window.
Pencereden, adamın sana yumruk attığını gördüm. - Bana saldırdı. 911'i ara.
You come this far every day and you look at her through the window.
Her gün buraya kadar gelip ona pencereden bakıyorsunuz.
They're coming from that restaurant, so you look through the window.
Sesler lokantadan geliyordu, camdan baktın.
That woman - -she reached through the window, grabbed me by the arm, and tried to drag me along the road.
Pencereden uzandı ve beni kolumdan yakaladı ve yol boyunca sürüklemeye çalıştı. Kolunun morarmış olması gerekir.
Through the window, quick.
Pencereden içeri, çabuk.
I bet it was pulled off of whoever came through the window.
Pencereden girene ait olmalı.
So You Came In Through The Window.
Ve sen de camdan girdin.
i responded, i knocked and didn't get any answers, so I looked through the window, and this is what I saw.
Çağrıya ben yanıt verdim, kapıyı çaldım... ve yanıt alamadım. Ben de camdan baktım, ve işte bunu gördüm.
Mr. Gelachter, please, just look through the window and see if you can see the man you picked out from the photo.
Bay Gelachter lütfen şu odaya bakın ve hafızanızı yoklamaya başlayın.
Then for good measure, hurls him through the window.
Ve bunun üstüne, bir de tutup camdan mı fırlatmış?
# A little light shining through the window #
# Pencereden süzülen küçük bir ışık #
AL GHAZl : See that man, through the window?
Şunu görüyor musun?
Every once in a blue moon, a college kid or drifter will sneak in through the window for a good night's sleep.
Kırk yılda bir, bir öğrenci veya bir serseri iyi bir uyku çekebilmek için pencereden gizlice içeri sızar.
Where does he watch the show, through Dixons'window?
Diziyi nerede izlemiş?
Someone threw a brick through the front window of the store and he went down there to get the glass replaced.
Biri dükkanın camına tuğla fırlatmış o da yeni cam taktırmaya gitti.
Kids, there's nothing more wonderful than New York City in the winter... except the view of New York City in the winter through your apartment window.
Çocuklar, kışın New York'tan daha harika bir şey yoktur evinizin penceresinden New York'un kış manzarası dışında.
You saw my face through the observation window.
Yüzümü gözetleme penceresinden görmüştün.
She looked out of her window to see this man throwing a brick through the victim's window around midnight.
Kadın camdan baktığında bu adamı kurbanın penceresine yaklaşık gece yarısı tuğla atarken görmüş.
If i can't even get through this class, Then my whole career is out the window.
Bu dersi geçemezsem kariyerime veda edebilirim.
Where's the guy who used to crawl through my bedroom window?
Pencereden odama süzülen çocuk nerede?
You used the diamond-studded saw to cut a hole through the window.
Gazetede okuduk.
Clark, Tell Patrick The Drive-Through Window Is Closed.
Clark, Patrick'e söyle dükkanı kapattık.
She flew out the window after takeoff and went right through the propeller.
Kalkıştan sonra camdan uçup doğruca pervaneye girdi.
He slipped through the bars and out the bathroom window.
Demirlerin arasından geçti ve tuvalet penceresinden kaçtı.
That's how you seal a tube into the exhaust of a running car. Shove the other end through a car window, and that's how you pump carbon monoxide into a car.
Öbür ucunu camdan sokarsan, içerisi karbon monoksit dolar.
An unidentified male entered, most likely through an open window on the fire escape, murdered the babysitter and took Jason with him.
Kimliği saptanamayan bir erkek... büyük ihtimalle yangın kaçışındaki açık bir camdan içeri girip, bakıcıyı öldürmüş ve Jason'ı da beraberinde götürmüştü.
Ran through the water tower, jumped through a plate-glass window.
Water Tower'da çıplak koşmuş, dökme camdan geçmiş ve koşmaya devam etmiş.
The door was locked, so I broke through a window.
Kapı kilitliydi, pencereden kaçtım.
It Seems He Or She Came In Through The Bathroom Window, Went Straight Into The Bedroom And Waited There To Seize Carmelita.
Öyle görünüyor ki, adam veya kadın banyo penceresinden girmiş doğruca yatak odasına girip Carmelita'yı yakalamak için orada beklemiş.
I saw the A.V.H.Men through my office window- - a car and at least three people on foot.
Ofisimin penceresinden A.V.H.nin adamını gördüm- - bir araba ve dışında da en az 3 adam.
She came in through the bathroom window.
Banyonun camından girdi.