We got it all traducir turco
1,373 traducción paralela
This play on the inside, this play on the outside... we got it all covered.
Bu içerinin oyunu, bu dışarının oyunu hepsini hallettik.
We got it all worked out.
Her şeyi ayarladık.
Topeka West may have 3 titles under it's belt, but I know we have a real shot at the championship, and this year we got it all.
Topeka West'in üç kupası olabilir ama şampiyonluk şansımız var, biliyorum. Bu yıl hepsi elimizde :
I guess it had been going on for so long that we all just got used to it, but I know- -
Herhalde uzun sûredir böyle olduğu için hepimiz alıştık. Ama biliyorum- -
But we've got the rest of Grandpa's money, that's plenty to buy the Dragonfly Inn, and we'll just scrimp on everything until it's all up and running and successful.
Ama dedemin verdiği paradan artanlar var. Dragonfly'ı almaya.. ... yeterde artar.
We all feel like you got the raw end of this and we want to make it right by you.
Bizde senin gibi üzgünüz ve senin için doğru olan şeyi yapacağız.
What about it? Well, we've got all the help we need.
- Alabileceğimiz bütün yardım elimizde.
All that proves is that we got it on.
Bu, onu giydiğimizi kanıtlar.
It's a place we all just got our groove on.
Yaşamımızı sürdürebildiğimiz yer orası.
You do what I ask, Davy Crockett, and you'll get it all - names, dates, everything we've got.
Ne istersem yapacaksın, Davy Crockett, ve hepsini alacaksın isimler, tarihler, elde edebildiğimiz her şey.
It's all we've got, sir.
Bütün bildiklerimiz bu kadar, efendim.
We got this new ASAC, thinks it's all about loyalty and ass-kiss.
Yeni kurallarımız var, her şey sadık kalmakla ve birazda kıç yalamakla ilgili.
You know I would've been down here sooner, it's just... with Terrell being sick and all... But, Dee, I got everything we need paid for.
En kısa zamanda tekrar gelirim, biliyorsun Terrell hasta biraz fakat Dee, ödemeler için gerekli param var.
Put profiles in all the big dating services, hoping to draw the guy out... maybe get a print on a glass, run it against what we've got.
Adamı düşürmeyi umarak, belki bardaktan parmak izi alabilir ve elimizdekiyle... karşılaştırabiliriz diye bütün büyük çöpçatanlık sitelerine üye olduk.
All right, people, you heard it, we got a lawyer here. Every second counts.
Evet, millet duydunuz, bir avukatımız var her saniye bizim için önemli.
- We got your money, all of it.
- Paran bizde, hepsi.
I've got all the papers here and I'm sure we can sort it out.
Tüm belgeler burada, eminim durumu çözebiliriz.
We really got it all out.
Her şeyi açıkça söyledik.
All right, we've got it.
Pekala, onu bulduk.
- We got it now. lt's all right.
Şimdi oluyor. Tamamdır.
Like it or not, we are all you got.
Beğensen de, beğenmesen de, elindeki tek şey biziz.
We`ve got it all to ourselves.
Hepsi de bize ait.
- We gotta play with it. - Play, but just keep it to an hour. That's all the time we got, Bobby.
İstediğin kadar çal ama, sadece bir saat Bu kadar kaldı Bobby.
We got it, we got it, all right?
Anladık, anladık, tamam mı?
"Kiddo, we've got it all, you've got nothing."
"Oğlum, her şeyimiz var, ama sen bir hiçsin." diyorlardı.
But it's all we've got And like Aristotle said, "Don't worry, be happy." Three months later, after a rigid selection process,
Ama elimizde sadece bu vardı. Aristo'nun da dediği gibi... "Takma kafanı, mutlu ol." 3 ay sonra, yeni bir seçim ile mağaza müdürü ben olmuştum.
that atheism is an achievement of some sort, or it's something which one can get good at and one can do it badly or achieve it badly. I wonder if you could explain to me, first of all, why it is you feel that atheism is something which you have to practice, and practice makes perfect, and we've got it wrong.
Şimdi, öncelikle neden ateizmin alıştırma yapılması gereken bir şey olduğunu ve alıştırmanın onu mükemmelleştireceğini ve bizim bunu yanlış anladığımızı düşünüyorsun açıklayabilir misin?
It's almost as if the methods we've got for answering questions dictate what questions we allow to be asked, and I thing that there's a very troubling question which niggles on the edge of all the other questions.
Soruları cevaplamak için sahip olduğumuz yöntemler neredeyse hangi soruların sorulabileceğine izin vereceğimizi belirlemiş gibidir. Ve bence, diğer soruların üzerinde ayrıntılara takılıp kalan çok sıkıntılı bir soru var.
- Yeah! - We've got it all under control.
- Duruma hakimiz burada.
- You've seen it, I've seen it, we've all seen it time after time and it doesn't even include what got them into this whole mess in the first place.
- Bunu gördük, ben ve Görüldüğü, hepimiz zaman sonra zaman gördüm ve hatta yok - Oh, lütfen. Ilk etapta bu bütün karmaşa içine ne var içerir.
- It's all we've got.
- Lt biz var hepsi bu.
- You got it! - All right! - Mel, can we get to why you asked Larry to come here?
- Mel, Larry buraya neden geldi öğrenebilir miyiz?
We did an M.R.I. on all the babies, and, unfortunately, we didn't find anything, so we're starting them on the strongest antibiotics that we've got, and we're hoping that that will take care of it.
Tüm bebeklerin MR'ını çektik ama ne yazık ki bir şey bulamadık. Bu yüzden elimizdeki en güçlü antibiyotikleri vereceğiz ve işe yaramasını umacağız.
It's gone, and I'll never be able to replace it. I got it at that street fair when we were all together.
ve asla yerine yenisini alamam, onu biz hep birlikteyken bir sokak fuarından almıştım.
It was all the midnight runs we were doing. She got suspicious.
Gece yarıları dışarı çıkmamdan şüphelenmiş.
It's all we've got.
Başka bir şey yok.
He got a ninja star stuck in his eye, and we were taking him to the vet when you fucked it all up!
Gözüne ninja yıldızı saplandı, ve siz her şeyi mahvetmeden evvel onu veterinere götürüyorduk!
We all have the power to change if we search inside our hearts And we start to heal the wounds of all our yesterdays And you know it might be hard, but all you've got to do is start,
Eğer kalbimizin derinliklerine bakarsak, hepimizde değişim gücü var ve geçmiş yılların yaralarını iyileştirmeye başlayabiliriz ve biliyoruz ki bu zor olabilir, fakat tek yapman gereken başlamak, böylece şeyani tacizciliği bırakabilirsin.
We've got it all on tape.
Onu kasete aldık.
Take this. It's not 100 %, but it's all we've got.
Al bunu. % 100 değil ama elimizdeki sadece bu.
It's all we've got.
Elimizdeki tek şey bu.
All right guys, we got a ton of box to unpack, posters to hang, so let's hit it.
Pekala çocuklar, bi ton açılacak kutumuz var, asılacak posterimiz, Yani hadi vurmaya başlayalım.
They said they bought the beers, but we've got it all on tape.
Para ödediklerini söylediler ama hepsi kayıtlarda var.
This here is the world we got, people. And it's about time all of us had the good sense... to at least admit that much.
Yaşadığımız dünya böyle bir yer, ve artık hepimiz, en azından bunu kabul etmeliyiz.
Look, we got the science that says she fired a gun when it all went down.
Elimizdeki bilgilere göre, tüm bu olaylar olurken, silah kullandığını biliyoruz.
All right, that night, after we got into it...
O gece, kavgamızdan hemen sonraki gece.
We're bobbing along in our barrel some of us tip right over the edge but there's one thing really mystifying, it's got me laughing, and it's got me crying all my life it would be death-defying
Bölüm 4 - "Pembe Flamingolar" Uyarı : Altyazı, argo ve küfür içermektedir.
We're bobbing along in our barrel some of us tip right over the edge but there's one thing really mystifying, it's got me laughing, and it's got me crying all my life it would be death-defying
Bölüm 3 - "Kurmalı Penguen" Uyarı : Altyazı, argo ve küfür içermektedir.
It's time we all got some beauty sleep.
Güzellik uykusu vakti.
We've got it all worked out. Haven't we Danny?
Halledeceğiz, değil mi Danny?
- We've got it all.
- Herşeyi aldık.
we got this 371
we got' em 96
we got it 766
we got your back 50
we got you 282
we got a problem 417
we got him 659
we got married 70
we got a deal 77
we got something 131
we got' em 96
we got it 766
we got your back 50
we got you 282
we got a problem 417
we got him 659
we got married 70
we got a deal 77
we got something 131
we got to move 144
we got 536
we got to go 657
we gotta 87
we gotta go now 71
we gotta go 1022
we got a situation 38
we gotta stick together 17
we got them 73
we got a big problem 23
we got 536
we got to go 657
we gotta 87
we gotta go now 71
we gotta go 1022
we got a situation 38
we gotta stick together 17
we got them 73
we got a big problem 23