You hear anything traducir turco
1,947 traducción paralela
- Did you hear anything?
- Anlamıyorum.
Did you hear anything?
İki kere çalan bir korna duydum.
Do you hear anything?
Bir şey duydun mu?
Can you hear anything?
- Bir şey duyabiliyor musun? - Hayır.
On the flip side, if any of you hear anything about them, there's a very nice bottle of wine in it for you.
Öte yandan, onların ne yaptığını öğrenirseniz, size çok güzel bir şişe şarap alacağım.
Imra, can you hear anything?
Imra, bir şey duyuyor musun?
- Call if you hear anything else.
Başka bir şey duyarsan beni ara.
You hear anything about that?
Sen bir şey duydun mu?
Do you hear anything I say to you!
Sana söylediklerimi, duyuyor musun!
Didn't you hear anything last night?
Dün gece bir şey duymadın mı?
Do you hear anything?
Bir şey duyuyor musun?
Uh, you'll call if you hear anything?
Aa, birşey duyarsan arayabilir misin?
Well, Claudia, if you hear anything, if you see anything, you come speak to one of us, all right?
Claudia, eğer bir şey duyarsan, eğer bir şey görürsen, bizlerden biriyle konuş, tamam mı?
- Didn't you hear anything last night?
- Dün gece hiç bir şey duymadın mı?
You hear anything, give us a holler.
Bir şey duyarsanız bizi arayın.
Just, you know, call if you hear anything, okay?
Herhangi bir gelişme olursa haber ver, tamam mı?
If you hear anything about fencing, or any other talk, give us a call, all right?
Çalıntı mallardan ya da... başka şeylerden bahseden varsa bize söyleyin.
Morgan and Prentiss, when we land, I want you to head straight to Detroit. See if you hear anything in the whisper stream.
Morgan ve Prentiss, indiğimiz zaman direk Detroit'e gidin.
Right. Artie, do you hear anything? A freeway, machinery...
Bir otoban, veya makine sesleri gibi şeyler duyuyor musun, Artie?
Did you hear anything I said?
Söylediklerimi duydun mu?
What? - Do you hear anything?
- Sesi duyuyor musun?
Well, if you hear anything, mate, just let Karl know...
Yani, eğer bir şey duyarsan dostum, Karl'a haber ver...
Hey, did you hear anything?
Bir haber aldınız mı?
Let me know if you hear anything about the merger.
Birleşmeyle ilgili bir şey duyarsan bana haber ver.
How is it that you didn't hear anything when your office shares a wall with his?
Nasıl bir şey duymazsınız? Odalarınız yan yana.
I--i will call you If I hear anything.
Bir şey duyarsam seni ararım.
I'll call you as soon as I hear anything.
Bir şey duyar duymaz seni ararım.
All right, call any of her friends that you can think of, And I'll let you know if I hear anything.
Aklınıza gelen tüm arkadaşlarını arayın.
- I'll let you know if I hear anything.
- Peki, bir şey öğrenirsen haber ver. - Sağ ol.
Well, did you hear anything?
Bir şeyler duydunuz mu?
I can't hear anything you're saying.
Söylediklerini duyamıyorum.
Hang on, Melissa. I couldn't hear anything after "You son of a bitch."
Bekle Melissa, "Orospu Çocuğu" ndan sonra hiçbir şey duyamadım.
If I hear anything, I'll let you know.
Eğer bir şey duyarsam sana bildiririm.
Now you'll be able to hear us and we can hear anything you say...
Şimdi bizi duyabilirsin ve biz de senin her söylediğinizi duyabiliriz...
I'll call you as soon as I hear anything. Okay.
Bir şey duyar duymaz seni ararım.
Anything you got to say, Bobby can hear.
Söyleyeceğin her şeyi Bobby duyabilir.
- And I'll call you if I hear anything.
- Bilgi alırsam sizi ararım.
I need to ask you something and I know what you're gonna say, so I don't want you to say anything, at least not until you hear me out.
senden bir şey istemem lazım, ve ne söyleyeceğini biliyorum, bu yüzden, en azından beni dinlemeden bir şey söylemeni istemiyorum.
Do not say anything, You hear me?
Hiçbir şey söyleme, Beni duydun mu?
But you didn't hear or see anything.
Ama ne bir şey duydun, ne de gördün.
- So you didn't hear anything unusual?
Yani bir şey duymadın.
i hear you, i hear you, but with the rounds you took, you're not running after anything.
Seni anlıyorum, seni anlıyorum, ama aldığın o darbeden sonra, hiçbir yere gidemezsin...
You hear anything on the first two calls you picked up?
- Açtığın ilk iki seferde bir şey duydun mu?
Can't hear anything with you splashing the pot.
- Bahsi arttırdığını duydum.
Okay, well, i will call you if i hear anything.
Eğer bir şey duyarsam, sizi ararım.
You seriously didn't hear anything strange last night?
Dün akşam garip bir şey duymadığına emin misin?
'cause you don't believe in anything you can't see or hear.
Çünkü görmediğin ve duymadığın şeylere inanmıyorsun.
I won't do anything till i hear from you.
Sen haber verene kadar bir şey yapmayacağım.
We'll call you from the hospital as soon as we hear anything.
Bir şey öğrenir öğrenmez seni hastaneden ararız.
You wanna hear more of anything?
Daha çok duymak istediğin bir şey var mı?
Did you hear anything about it?
Bunun hakkında bir şeyler duydunuz mu?
you heard me 949
you heard it 84
you heard wrong 40
you heard the man 286
you heard right 51
you heard me right 19
you heard her 244
you heard 289
you heard him 499
you heard of him 22
you heard it 84
you heard wrong 40
you heard the man 286
you heard right 51
you heard me right 19
you heard her 244
you heard 289
you heard him 499
you heard of him 22