English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ A ] / Ara onu

Ara onu traducir inglés

1,962 traducción paralela
- Ara onu.
- Call her.
Ara onu. Orada olmalı.
It'll be there.
Ara onu!
Call him!
Ara onu, Walter'ı ara.
Call him, call Walter.
Ara onu.
Search him.
- Hadi ara onu.
- Yes, call her.
Ara onu.
Call him.
Baki sadece ara onu, güvenini göster, tamam mı?
Look, just call it a show of faith, all right?
ara onu.
Call him.
- Ara onu o zaman.
You'd better call him.
Ara onu.
- Call him.
- Ara onu. Bize yardımda bulunacak olursa, ona ilk doğumunun sözünü ver.
Promise him your firstborn if he'll help us out.
O zaman ara onu.
Then call him.
Ara onu. Sürekli Sophie'yi arayıp duramayız.
- We can't keep calling Sophie.
- Ara onu.
- Call him.
Ara onu. Görüşmeyi depoya aldığımızı söyle.
Call him back.
- Ara onu.
- Give him a call.
Eğer Dobby gelmeden önce sönükleşirse, partim ziyan olmuştur. Ara onu?
If it peaks before Dobby gets here, I've wasted a good party.
Ara onu.
Call her.
- Hadi onu tekrar ara.
I don't. - Call her back.
- Bence iyi bir fikir değil. - Onu ara.
- I don't think it's a good.
- Onu görünce ona beni ara var.
- Have him give me a call when you see him.
Onu ara.
Call him.
Onu severdim, ara sıra.
I loved "him," period.
Ona sürpriz yap, onu ara, haydi ama!
Surprise her. Give her a call.
- Dinle beni! - Onu hemen ara.
Call him right now.
Ajan Self, onu bir daha ara. Hemen.
Get him back on the phone, Agent Self, now.
Onu tekrar ara. Onu geri ara.
It was just two minutes ago.
Onu bir kere ara, müşteriler satıştan sonra ölmüyorlar.
Call them once in a while, clients don't die after sale.
Tanrı aşkına, George. Sadece onu bul ve beni ara.
Oh, for God's sake, George, just find her and call me back.
Güzel, onu ara.
Fine, call him.
- Onu bir ara dinlemeliyiz.
- We should listen to him sometime.
Tamam, bilmiyorum, onu ara bakalım.
Okay, well, i want to know, so call him.
Bu tarafta insanlar dedikodu yapıyor ve ben de ara sıra onu kontrole geliyorum ama kendin görmedikçe asla bilemiyorsun. Evet.
Oh, yes.
Ara onu.
Go ahead, call her.
Jack'i ara. Onu almaya geldiğimi söyle.
Call for jack. tell them i'm on the way to pick him up.
Sen de onu ara sokağa çektin ve öldürdün.
- So you lured him into the alley and you killed him.
Onu ara.
I call him.
Onu ara dedim!
Call him!
Alt tarafa, bence şunu yapmak isteyebilirsin, bence ara sıra ona nasıl sesleniyorsan onu yaz.
Down here, I think what you wanna do is, I think you wanna... tell her that you'd like to call her sometime.
Biri onu boğdu ve ara sokağa attı.
And then someone sangled her and dumped her in an alley.
Ara onu.
Give him a call.
En azından onu ara, tamam mı?
Well, at least call her, okay?
Eğer onu görürsen beni hemen ara.
- Well, if you spot him, call me right away.
Onu ara ve seni almak zorunda olmadığını söyle.
So call her And tell her that she doesn't have to pick you up
Onu ara.
- Get him on the phone.
- Onu bir ara.
- Give her a call.
Senin iş yerine yakın bir yerde kalıyor bir ara uğrayıp onu görebilirsin.
She lives right by your work. ... you could stop by and see her.
Bir şey bulursan, onu ya da beni ara.
Call him or call me if that goes off.
Hayır, sadece onu ara ve yolda olduğumu söyle.
That was no. Just, heh, call him and tell him i'm on my way.
Yerel polisi ara da onu yakalasınlar.
Contact local P.D. And have them pick him up.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]