Bir daha düşündüm de traducir inglés
314 traducción paralela
Bir daha düşündüm de belki de haberin yoktur.
On second thought, maybe you haven't.
Bir daha düşündüm de, cevap verme.
Oh, well, on second thought, please don't answer.
Bir daha düşündüm de sanırım o kadın biraz sıkmaya başladı.
Well, on second thoughts... I think the little woman is becoming a bit of a bore.
Bir daha düşündüm de, benim sandaletim hala çok iyi durumda.
On second thought, my sandals are still in pretty good shape.
Bir daha düşündüm de, işimizi şansa bırakmayalım.
On second thought, we can't take any chances.
Bir daha düşündüm de, açık olmadıkları daha iyi.
On second thought, it's better they don't open.
Bir daha düşündüm de, Gelin Camelot'a gitmeyelim.
On second thought, let's not go to Camelot.
Bir daha düşündüm de, burada bırak.
On second thoughts, leave it here.
Bir daha düşündüm de, belki böylesi daha iyi.
On second thought, maybe it's just as well.
Bir daha düşündüm de, neden bir süre daha ağırdan almıyoruz?
On second thoughts, why don't we play it cool?
Bir daha düşündüm de, bir süre daha bar'da kalayım.
On second thoughts, I'll stand in the bar.
Bir daha düşündüm de, Scoob, ha, ha, hadi yiyelim.
[TRUMPETS] Oh, boy. Like, on second thought, Scoob, ha, ha, let's eat out.
Bir daha düşündüm de, otobüse bineceğiz.
[SHAGGY WHIMPERING] Like, on second thought, we'll take the bus.
Bir daha düşündüm de, çıkar.
On second thoughts, take it off.
Bay B, bu Fransa yolculuğunu bir daha düşündüm de, böyle görünüp, böyle kokunca benim de başarı şansım çok olmayacak.
Mr B, I've been having second thoughts about this trip to France. Looking and smelling like this there's not much chance of me scoring, either.
Bir daha düşündüm de...
On second thoughts...
Bir daha düşündüm de, sen sür!
On second thought, you go ahead!
Bir daha düşündüm de, ben burada kalacağım.
Sure. On second thought, I'll just stay here.
Bir daha düşündüm de...
On second thought...
Bir daha düşündüm de, bunu kabul edemem.
On second thought, I can't even accept this.
Baksana dostum bir daha düşündüm de bundan sana ne?
You know, last time I checked, man, this shit over here ain't got nothin'to do with you. Why don't you go outside?
ııı..... bir daha düşündüm de, sana ne derse onu yap!
Er... On second thought, go on do what she tells you.
Bir daha düşündüm de, belki de babamı aramalıyım.
On second though, maybe I should give my dad a call.
Bir daha düşündüm de, hayır. Bulamamışım.
- On second thought, no, I don't.
Bir daha düşündüm de, ben bir bardak süt alayım...
On second thought, I'll just have a glass of milk...
Tamam, tamam, bir daha düşündüm de...
Okay, okay, on second thought...
Bir daha düşündüm de, sanırım sessizliğini alacağım.
On second thought,
Bir daha düşündüm de, 10'a kadar bitir.
On second thought, make it by 10.
Bir daha düşündüm de, çıkıyorum.
On second thought, I'm out.
Bir daha düşündüm de bunu yarın işte ona kendim verebilirim.
On second thought, uh, I can take care of this tomorrow. I'll bring it in to work.
Hey Thorsten... Üzgünüm ama bir daha düşündüm de...
Oh, Thorsten I'm sorry, but I'm having second thoughts.
Bir kez daha düşündüm de, iyi bir kız olduğuna eminim... namuslu, dürüst ve temiz ruhlu.
On second thought, I'm sure she's a fine girl... upstanding, honest, and a great soul.
Düşündüm de yeni bir bacak alıp yaralarım iyileşene dek beklese daha iyi olur.
Well, I thought I'd wait till I get my new leg and my scars fixed up.
Bir kez daha düşündüm de iniş takımlarım eskisi gibi değil. Hayır.
No.
Bir daha muhtemelen çok uzun zaman... O yüzden düşündüm de...
It will probably be a long time and I thought perhaps...
Ben de direkt sorarsam daha hızlı bir cevap alırım diye düşündüm.
So I thought I'd be able to get an answer quickly if I asked directly.
Bir kez daha düşündüm de, iddiaya varım.
On second thoughts, I'll take the bet.
Tekrar düşündüm de, bir daha buraya gelmek istemiyorum.
On second thought, I don't ever want to be here again.
Bir rüyaya çok benziyordu, MacGyver. Düşündüm de daha geçen akşam buradaydım ve o güzel elbiseyi giymiştim.
It was very much like a dream, MacGyver, to think that only the other night I was here wearing that beautiful dress,
Düşündüm de belki sana bir hikaye daha anlatabilirim..
I thought I'll tell you a little story...
Belki bende öyle olacağını düşündüm. Aslında bu kasabayı bir daha hiç görmesem de olurdu.
The mind holds onto painful memories for a reason... trying to keep us from making the same mistakes over and over.
Hayatı ve ölümü düşündüm. Yapabildiklerimizi ve yapamadıklarımızı ve belki de bir fırsatımız daha olsa yapabileceklerimizi.
Started thinking about life and death what we can do, what we can't do and maybe what we should do when we have the chance.
Aslında düşündüm de halletmenin daha iyi bir yolu olabilir.
Actually, I just had a thought. Maybe a better way to go on the whole thing.
Biliyor musun, George, Düşündüm de böyle bir durumda Nathalie'yi olduğundan daha fazla üzmenin iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
You know, George, I was thinking... with Nathalie in such a state, you know, I don't think it's a good idea to upset her any more than she already is.
Korktuğum bir şey daha var ve bu ikimizi de ilgilendiriyor. Kanda ergot alkaloidi bulunmuş bu yüzden senin kanın olabilir diye düşündüm.
But what I'm also afraid of, and this concerns both of us, is that an ergot alkaloid was found in the blood, which is why I think it may have been yours.
Bir daha düşündüm de...
Never trust them.
Bir kez daha düşündüm de, şu salyangozlardan birkaç tane alsam iyi olacak.
On second thought, you'd better give me some of those sea snails.
Düşündüm ki belki de daha rahat bir yerleşme için pazarlık yapabiliriz.
I thought perhaps I might be able to negotiate for better accommodations.
Bu benim son 18 deliğim, Junuh, düşündüm de, daha iyi bir veda yapamazdım.
This is my last 18 holes, Junuh. And I been thinkin', I couldn't have picked a better way to end it.
Belki de bir daha hiç kaşınamayacağımı düşündüm.
I thought maybe I'd never be able to scratch myself again.
Düşündüm ki belki de bir çocuğumuz olsa aramız daha değişik olurdu.
About us.
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir daha olmasın 24
bir daha olmaz 55
bir dahaki sefere 163
bir daha bak 16
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yapma 24
bir daha olmasın 24
bir daha olmaz 55
bir dahaki sefere 163
bir daha bak 16
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha söyle 118
bir daha yap 42
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmam 21
bir daha yapmayacağım 40
bir daha ki sefere 39
bir daha dene 80
bir daha düşün 29
bir daha yap 42
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmam 21
bir daha yapmayacağım 40
bir daha ki sefere 39
bir daha dene 80
bir daha düşün 29
bir daha yapalım 21
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
düşündüm de 330
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
düşündüm de 330
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225