Gücenmek yok traducir inglés
93 traducción paralela
- Gücenmek yok?
No grudge?
Yırtıp at, Mark, gücenmek yok.
Tear it up, Mark, no hard feelings.
Gücenmek yok.
No hard feelings.
Gücenmek yok, tamam mı?
No hard feelings.
Gücenmek yok şerif.
No offense again, Sheriff.
Gücenmek yok, Bay Capone.
No hard feelings, Mr. Capone.
Gücenmek yok Koşan Ay.
No offence, Running Moon.
Gücenmek yok, ha?
No hard feelings, huh?
Gücenmek yok?
No hard feelings?
- Gücenmek yok.
- No offense.
- Tabii. Gücenmek yok, tamam mı?
Hey, no hard feelings, O. K?
Tamam mı? Gücenmek yok.
So no hard feelings?
Şu eski Budist deyişini bilir misin, "Acı nehrinin kaynağını ara - ki bu sensin." Gücenmek yok.
You know that old Buddhist saying, "Seek the headwaters ofthe river of pain" - which is you - No offense.
Gücenmek yok.
No offense.
İyi memelerin var- - gücenmek yok- - ama onunkiler daha büyük ve daha sert.
You got nice tits- - no offense- - but hers are bigger and firmer.
Gücenmek yok tatlım, ama gerçekten insan değil onlar.
No otfense, honey, but really, they're not human.
- Hanuman... gücenmek yok.
Hanuman, no offense...
- Gücenmek yok değil mi?
- So, no hard feelings?
Ben de. Gücenmek yok, tamam mı?
But, hey, no hard feelings, right?
- Gücenmek yok, ama...
No of fence, but...
Gücenmek yok.
No exceptions.
Ama o, gücenmek yok ama, o senden daha korkutucu.
You're a good guy. But he's a... No offense, but he's scarier than you.
Gücenmek yok.
Cards on the table, no hard feelings.
Esrarkeşler gibi gözüküyorsun. Gücenmek yok.
You shooting coke or something?
- Gücenmek yok hayatım. - Elbette yok. Sonunda bizi ziyaret etmenize memnun oldum.
The last time I saw you, you were eight, running round Helstone with your brother.
Gücenmek yok, Doktor, fakat normal koşullar altında...
No offence, Doc, but under normal circumstances...
"Gücenmek yok" dedi.
He said, "No hard feelings."
Gücenmek yok, değil mi birader?
- No hard feelings, bra?
Darılmak gücenmek yok.
No harm, no foul.
Gücenmek yok, küçük oğlan, ama en büyük oğlum gibi görünüyorsun,
[laughs] No offense, little boy, but you look like my oldest son,
Gücenmek yok demiştim. Ben sadece söylüyorum, doktor olduğunuza emin misiniz?
I said "no offense." I'm just saying, sure you're a doctor?
Şey... Gücenmek yok, tamam mı?
Well... no offense, all right?
Darılmak ya da gücenmek yok.
No sorrow or regrets.
- Hayır, gücenmek yok.
- Nah, no hard feelings.
Yani, gücenmek yok ama... senden ayrıldığımdan beri hayatım on kat daha iyi oldu.
I mean, no offense, but... my life's been, like, ten times better ever since you left.
Gücenmek yok!
I meant no of fence!
- Gücenmek yok.
- No hard feelings.
Sadece kadınların meslek olarak silah taşımalarını ve tutsak almalarını anlamıyorum. Gücenmek yok.
I just don't get these chicks that want to tote guns and take prisoners fora living, no offense.
Gücenmek yok ama hatırlamak istemediği bir şeylerden kurtulmuştur belki.
No offense, but it's something she just don't wanna be reminded of, you know.
Gücenmek yok,... ama iş polis öldürmeye gelince,... çeteciler çok ortak bir zemin bulabilirler.
No offense, but when it came to killing cops, gang bangers can find some pretty common ground.
Gücenmek yok, Peder.
No offence, Father.
Gücenmek yok ama komikti.
No offense. It's just funny.
Gücenmek yok - - Ve memur Katzman ;
No offense - - an officer katzman.
Ve yönetmen hep Peep World'den bahsedip durdu. Bir de onu Nathan'la tanıştıracakmışım sanki bana lanet olası ilahi bir varlık, gücenmek yok.
All the director could talk about was Peep World and Peep World and can I introduce him to Nathan, like he's a goddamn deity or something, no offense.
Gücenmek yok, ama oylamaya ne oldu?
No offense, but whatever happened to voting?
darılmak gücenmek yok.
No hard feelings.
Gücenmek yok, Ama Pam, senin ne kadar harika olduğunun farkında değil.
No offense, but does Pam even realize how dope you are?
- Gücenmek yok, tamam mı, Ivan?
- No hard feelings, hey, Ivan?
Yani gücenmek yok.
So no hard feelings.
- Gücenmek yok.
- No grudge.
Gücenmek yok?
All right?
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65