English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ I ] / Içeri girmeme izin ver

Içeri girmeme izin ver traducir inglés

109 traducción paralela
Griff, lütfen içeri girmeme izin ver.
Griff, let me in. Please let me in.
Anne, içeri girmeme izin ver lütfen.
Mother, please let me in.
Ben Nicola, içeri girmeme izin ver.
I'm Nicola, let me in.
Harry, içeri girmeme izin ver.
( coughing ) harry, let me in.
Marc, içeri girmeme izin ver!
Mark, let me in.
Bedava içki. - Hey içeri girmeme izin ver.
Free drinks.
Carly, içeri girmeme izin ver.
Carly, let me in. Come on.
Basit bir anlaşma, Jeryline : Sen içeri girmeme izin ver, ben seni dışarı çıkartayım.
It's a simple deal, Jeryline :
Hayır. - Lütfen içeri girmeme izin ver.
- Please, let me in.
Bak, içeri girmeme izin ver lütfen?
Look, will you let me in, please?
Cole, kapıyı açıp içeri girmeme izin ver.
Cole, open up the door and let me in!
Anne lütfen içeri girmeme izin ver dışarısı çok soğuk ve çokda acıktım.
Mama please leave me cold and I have again I have hunger.
Paul, içeri girmeme izin ver.
- Paul, let me in
Kedicik, içeri girmeme izin ver.
Pussycat, do let me in.
Reese, lütfen içeri girmeme izin ver.
Reese, please let me in.
Lütfen içeri girmeme izin ver!
Cruella De Vil! Now, please let me in!
Lütfen, içeri girmeme izin ver.
Please. Let me in.
Beş dakikalığına içeri girmeme izin ver, seninle konuşmak istiyorum.
Let me in for five minutes so we can talk.
Profesör, içeri girmeme izin ver!
Professor, let me in!
Adam, içeri girmeme izin ver.
Adam, let me in.
O zaman içeri girmeme izin ver.
Then let me come inside.
4 saat önce Sadece içeri girmeme izin ver tamam mı?
4 hours earlier just let me in, okay?
Tatlım lütfen içeri girmeme izin ver.
Honey, please, just let me in.
Şimdi gevezeliği bırak ve şu kapıyı açıp, içeri girmeme izin ver.
Now stop your babbling, open up that gate and let me in.
Lütfen içeri girmeme izin ver, Jenny.
Please let me in, Jenny.
Artık içeri girmeme izin ver!
Now let me in!
İçeri girmeme izin ver!
Let'me in, Rick!
İçeri girmeme izin ver bakalım.
Come on, let me in. Oh, come on.
İçeri girmeme izin ver!
Let me in!
İçeri girmeme izin ver.
Let me in.
- İçeri girmeme izin ver.
- Let me in.
İçeri girmeme izin ver
Let me in
Lütfen içeri girmeme izin ver.
Darling, please let me come inside...
Jesse, İçeri girmeme izin ver.
Jesse, you let me in there this minute.
İçeri girmeme izin ver. Seni domuz!
Let me in, you swine!
- İçeri girmeme izin ver!
- Let me in!
- İçeri girmeme izin ver!
- You gotta let me get in there!
İçeri girmeme izin ver.
Let me in!
İçeri girmeme izin ver, yüz yüze konuşayım.
Let me go in there, talk to him face to face.
İçeri girmeme izin ver.
Let me in
İçeri girmeme izin ver.
just let me in!
- İçeri girmeme izin ver.
- Jen, let me in.
Neden bana Bay Stand diyorsun? İçeri girmeme izin ver!
What are you liing me Mr. stand for?
İçeri yalnız girmeme izin ver.
Let me go in alone.
- İçeri girmeme izin ver.
Let me in.
- İçeri girmeme izin ver, anne.
Please let me in, Mummy.
İçeri girmeme izin ver, anne.
Please let me in, Mummy.
- Ve tamamlandı. - İçeri girmeme izin ver!
And locked.
İçeri girmeme izin ver, lütfen.
Let me in, please.
İçeri girmeme izin ver lütfen!
Let me back in, please!
- İçeri girmeme izin ver.
- Just let me in.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]