English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ K ] / Kendine bir bak

Kendine bir bak traducir inglés

2,016 traducción paralela
Kendine bir bak, iyi gidiyorsun!
Look at you, you're doing great!
- Kendine bir bak.
- Look at you.
Kendine bir bak!
Look at you!
Kendine bir bak.
LOOK AT YOU.
- Kendine bir bak, Bud!
Look at you, bud!
Saçmalık, kendine bir bak.
bullshit! Look at you.
Kendine bir bak.
I mean, look at you.
Kendine bir bak önce.
Get hold of yourself.
Aman tanrım.Kendine bir bak.
Oh God. Look at yourself.
# Otur, kendine bir bak
# Sit down, take a look at yourself
Sen önce kendine bir bak!
Look who is talking,
Kendine bir bak... düzeltilemeyen saçlar, kötü kıyafetler, cehennem kadar çirkin.
Look at yourself... unkempt hair, lousy clothes, ugly as hell.
İnanmıyorum, kendine bir bak.
I don't believe it. Look at you.
Kendine bir bak.
I mean, look at you!
Ve kendine bir bak, seni mızmız ve suratsız şey.
And you. Look at you. You little bellyacher.
Kendine bir bak... Harikasın.
Look at yuo, you look... good!
Kendine bir bak berbat durumdasın.
- No, no. Look at you, you're bummed.
"Sen şampiyon değilsin, Kendine bir bak, kaybediyorsun."
" You're not the champ. Look at you, you losing.
- Kendine bir bak!
- Look at yourself!
Tatlım, kendine bir bak.
And, honey, look at you.
Kendine bir bak!
Oh, look at you!
Bunlar stres rüyaları. Hepsi bu. - Demek istediğim ; kendine bir bak.
A in an hour!
Herkes biliyor bunu ve kendine bir bak!
Everybody knows it. And look at you!
Kendine bir bak.
- Crap on a cracker!
Kendine bir bak.
Look at yourself.
Kendine bir bak, zavallı.
Look at you, pitiful.
Kendine bir bak...
Look at ya.
Kendine bir bak, dostum.
Look at yourself, man.
Ah! Kendine bir bak.
Oh, look at you!
Kendine bir bak.
Well, look at you...
Kendine bir bak, büyümüşsün ve alışılmadık biçimde seksisin.
Look at you. All grown up and unconventionally sexy.
Ve şimdi kendine bir bak.
And now look at you. You look great.
- Kendine bir bak.
- Oh, look at you.
- Piçin tekisin, kendine bir bak.
You're a prick, man, look at you.
Kendine bir bak, Teğmen Birinci Sınıf.
Look at you, Lieutenant First Class.
Kendine bir bak, Joshua!
Look at you, Joshua!
Kendine bir bak, C-3Penis Yüz.
Look at you, C-3Penis Face.
Kendine bir bak.
Look at you.
Bir de kendine bak.
Now look at you.
Kendine bir bak.
look at you--your stethoscope around your neck, charting...
Bir bakıma kendi kendine bağlandı.
- In a way, the dedication itself.
Kendi kendine yaptığı sessizlik işaretine bir bak.
Check out her self-hushing emblem.
Aynada kendine bakıp ; "Bugün önemli bir şey yaptım" diyebiliyorsun.
- You can look yourself in the mirror and think " I did something worth while today.
Ama kendine bir bak.
But look at you.
Görüşüne bakılırsa, röntgenci kendine bir pencere açmış.
Now, looks like the peeper jimmied the window open.
En iyisi kendine bir kız seçip eğlenmene bak.
Well, why don't you find yourself a girl, and have some fun?
Bak, buradaki kendine has değişimler, aslında bir suça meyil olduğunu gösteriyor.
You know, that specific mutation right there has actually been linked to violent behavior.
O'nunda kendine göre bir bakış açısı var.
I guess it just kind of puts things in perspective.
Rusun tekinin aletini yalayıp kendine bir terfi çıkarmaya bakıyor olurdun.
I assume you'd try to suck a promotion out of some Russian guy's cock.
Şimdi, kendine bir bak.
Now look at you.
Cidden, nedimelerden biriyle yattı diye evleneceğin adamı silip atacaksan kendine koca bulmak için başka bir ülkeye bak derim.
Seriously, if you ruled out marrying anyone that your bridesmaids have slept with you're gonna have to go abroad to get a husband.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]