Söylemene gerek yok traducir inglés
979 traducción paralela
Söylemene gerek yok.
You shouldn't do that.
Biliyorum, söylemene gerek yok.
I know that very well myself, so stop giving me that advice.
Hepsi buysa bana gelmemi söylemene gerek yok.
If that's all, you needn't have told me to come.
Bana söylemene gerek yok.
I don't need you to tell me.
Piccadilly'ye kadar gittiğini ablana söylemene gerek yok.
You needn't tell your sister that you're going as far as Piccadilly.
- Ona her şeyi söylemene gerek yok.
- You don't have to tell him everything.
Bir şey söylemene gerek yok.
You don't have to say anything.
Sonucu söylemene gerek yok Doktor.
You needn't tell me the verdict, Doctor.
Bana söylemene gerek yok.
You don't have to tell me.
Derisinin imitasyon olduğunu söylemene gerek yok.
You don't have to tell me that it's imitation leather.
Söylemene gerek yok.
You don't need to say it.
Altı ay önce söylediklerimi bana tekrar söylemene gerek yok.
You don't have to tell me the things I told you six months ago.
Ona bir şey söylemene gerek yok, biliyor.
You don't need to tell him anything, he knows.
Geri kalanını söylemene gerek yok.
You can skip the rest of it.
Ve evlenmeyeceksin de bana daha fazla yalan söylemene gerek yok.
Maybe you don't. And you don't have to go on... lying to me no more neither.
Bir şey söylemene gerek yok.
There ain't nothing you can add to it.
- Yalan söylemene gerek yok.
- You don't have to lie.
O ölüyor, söylemene gerek yok.
He's dying. I don't need to be told that.
- Bana hiçbir şey söylemene gerek yok.
- You don't have to tell me nothing.
- Söylemene gerek yok.
- You needn't tell me.
Hiç söylemene gerek yok.
You don't have to tell me.
Söylemene gerek yok.
You don't have to tell me.
- Söylemene gerek yok.
- No need to tell me.
Öyle abartarak söylemene gerek yok.
Tell him we're gonna chat. Don't make it sound formidable.
Başka bir şey söylemene gerek yok.
You don't have to say another word.
Olacakları söylemene gerek yok.
You don't have to tell me the score.
Bunu söylemene gerek yok.
You don't have to tell me that.
Bir şey söylemene gerek yok, başını sallasan yeter.
You don't have to say anything, just nod.
Söylemene gerek yok!
Don't mention it!
Tod... onu bana söylemene gerek yok.
Tod, you... you shouldn't say that to me.
Tamam, şimdi döndüğünde yapman gerekeni yaptın, bundan sonra yalan söylemene gerek yok.
Well, you've done what you came back to do, so there's no need to lie about it.
Başka bir şey söylemene gerek yok.
You don't have to say any more.
Yalan söylemene gerek yok.
You don't have to lie to hold your job.
Söylemene gerek yok.
Don't tell me who you are.
Bunu söylemene gerek yok baba.
You needn't have said that to me, Father.
- Söylemene gerek yok.
- You don't have to say it.
Bunu bana söylemene gerek yok.
You don't need to tell me that.
Bir daha söylemene gerek yok.
Don't ask me twice.
Tamam söylemene gerek yok!
Don't bother to spell it out!
Söylemene gerek yok, Anne, Ben'in ofisine neden gittin?
You're telling me. Mom, why did you go to Ben's office?
Kimden yana olduğunu söylemene gerek yok.
- No need to tell us what side you're on.
Rütbemi söylemene gerek yok.
Don't bother to use my title.
Bana iki defa söylemene gerek yok!
You don't have to ask me twice!
- Gerçekten bunu bana söylemene gerek yok!
- there's no need for you to tell me that, really!
Ne yapılacağını söylemene gerek yok.
You needn't tell what to do
Bana yalan söylemene gerek yok.
You don't have to lie to me!
- Söylemene bile gerek yok.
- You needn't have asked.
Söylemene gerek yok, Ethne.
You needn't tell me, Ethne.
Söylemene bile gerek yok.
That goes without saying.
Bize dikkatli olmamızı söylemene gerek yok.
Well, who's goin'first?
Hayır, söylemene bile gerek yok.
No, you won't even have to tell me.
gerek yok 917
gerek yoktu 39
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
gerek yoktu 39
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37