Söyleyeyim traducir inglés
21,565 traducción paralela
Ve aklıma gelmişken söyleyeyim. Böyle bir şey İsyan'ı avatara papyon koymaktan daha iyi yapacaktır.
Oh, and just to say it one more time, something like this is way better for Mutiny than putting a bow tie on an avatar.
Şu kadarını söyleyeyim ki bir süre hacklenmiş arabalara binemeyeceğiz.
Suffice it to say, we won't be taking any hackable cars for a while.
Ben de sana şans oranını söyleyeyim.
I'll tell you your chances.
Başka bir gerçeği söyleyeyim mi?
Another truth?
Sana şunu söyleyeyim ; sen benim en büyük düşmanımsın.
Let me tell you, you're my worst enemy.
- Neden yalan söyleyeyim ki?
- What, do you think I'm lying?
Eğer daha iyi hissedeceksen söyleyeyim kızın, seçiminden pişman olacak.
If it makes you feel any better she's going to regret her decision.
Bak söyleyeyim, faturayı görünce var ya...
I'm telling you, when I saw the bill- -
Sana bir şey söylediğimde, bir sırrımı paylaştığımda gidip de "Karıma söyleyeyim" diyemezsin.
When I tell you something, a secret, you can't just decide, "Oh, I think I'll tell my wife."
Madem sordun, söyleyeyim.
Since you asked, I'll tell you.
- Ben söyleyeyim.
- I'll explain it.
Peki madem, ama şunu söyleyeyim.
Fine, but know this.
Bu gece işler yolunda giderse, Bumble Bay Gradgrind seni yeni bir konuma koymayı kabul ederse o zaman sana söyleyeyim, yeni evimizin düşüncesi gelişmiş toplumsal yerimiz beni o kadar sersem yapar ki Bay Gradgrind ayrıldığında güçsüzleşip bana gelmen için seni çağırabilirim.
If things go well tonight, Bumble, if Mr Gradgrind agrees to put you forward for a new position, then I dare say the very thought of our new house, of our improved social standing might make me so giddy that I weaken... I weaken and call for you to visit me once Mr Gradgrind has left.
Ona boşuna beklemediğini söyleyeyim mi?
May I tell him that he need not hope in vain?
Sanat dünyasıyla ilgili bir şey söyleyeyim, kimse yemek yemiyor.
Now, here's the thing about the art world : no one eats.
Öncelikle şunu söyleyeyim NZT'nin yan etkilerine karşı bağışıklığım yok.
I guess, first of all... I'm not immune to the side effects of NZT.
Eğer dürüst olacaksak sana şunu söyleyeyim yine de.
Here's something I need to tell you, though, if we are being honest.
Pekala olacakları söyleyeyim ayağa kalkacağım, dışarı çıkacağım ve çok büyük iri polislerin yanına gideceğim.
Okay, so here's what's gonna happen. I am gonna stand up, and I am gonna walk outside, and I'm gonna go to the very big, burly cop- -
Gitmeden önce, size şunu söyleyeyim.
Before I go, let me leave you with this.
Şunu açıkca söyleyeyim ki, eğer ölürsem hepinizi dava ederim.
Just so we're clear, if I die, I'm suing all of you.
Pekala, sana söyleyeyim.
Right, I tell you.
Şöyle söyleyeyim.
I tell you what.
Bana herhangi bir şey sor ve sana doğruyu söyleyeyim.
Ask me anything and I'll tell you the truth.
Ve başka bir şey daha söyleyeyim. Eğer bir daha benimle böyle konuşursan..
And I'll tell you something else you ever talk to me like this...
Sırada ne var ben sana söyleyeyim.
I can tell you what comes next.
Bırakta şunu söyleyeyim ki...
Now, let me tell you this...
Rustom'a sen mi söyleyeceksin, yoksa ben mi söyleyeyim?
Will you tell Rustom about us, or should I?
Eh, ne yapabileceğini söyleyeyim.
Er, I'll tell you what you could do.
'God Bless the Child'mı söyleyeyim yoksa..
Should I go with "God Bless the Child"
O zaman hemen söyleyeyim...
Then I want it said right now...
Size ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll you what we're gonna do.
O zaman sana işleri benimle doğru yapmanın bir yolunu söyleyeyim.
Yeah, well, I got a way you can make things right with me.
Sadece bir şey söyleyeyim.
All right, I'll go. Just let me tell you something.
Az önce Daniel Hardman'a söylediğim.... şeyi sana da söyleyeyim.
Let me tell you what I just got finished telling Daniel Hardman.
Ondan boşanmak istediğimi mi söyleyeyim, bu gece?
So I'll ask him for a divorce then, tonight?
Sana söyleyeyim Harvey, bu olayın şakası yok.
I'm telling you, Harvey, this move is no joke.
O zaman neyin gerekli olduğunu söyleyeyim.
Then I'll tell you what is necessary.
Nasıl söyleyeyim. Çünkü insanları okumada, ihtiyaçları tahmin etmede genel olarak her şeyde baskın olmada gördüğün en iyi kişi benim.
Because I'm the best damn person you've ever seen at reading people, anticipating needs, and generally dominating everything.
- Niye olduğunu söyleyeyim.
I'll tell you why.
Eğer, Trevor'un ifade verip vermeyeceğini öğrenmeye geldiysen, vereceğini söyleyeyim.
If you're here to find out if Trevor's testifying, he is.
Ama sana bir şey söyleyeyim, Mike eğer düşündüğüm şeyi soracaksan bu konuşma uzun sürmeyecek.
But let me tell you something, Mike, if you're here to ask what I think you're gonna ask, gonna be a short conversation.
Ayrıca sana bir şey söyleyeyim.
And I'm gonna tell you something else.
Harvey, sana söyleyeyim bence hallettik.
Harvey, I got to tell you, I think we got'em.
- Sana asıl meseleyi söyleyeyim.
I'll tell you what's going on.
Bugüne kadar yaptığı her şey onu buna hazırladı. Sana söyleyeyim bunun için hazır.
Everything he's done up until now has prepared him for this, and I'm telling you, he's ready for it.
- Size ne yapacağımı söyleyeyim, Bay Diaz.
I'll tell you what I'll do, Mr. Diaz.
- Peki sana ne yapacağını söyleyeyim.
Okay, I'll tell you what you need to do.
Kendi nâmıma şunu söyleyeyim...
Anyway...
Bir şey söyleyeyim.
I will say this.
Sadece ne söylememi istediğini söyle ve onu söyleyeyim. Bak.
Look.
- Sana neyi unutmayacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'll never forget.
söyleyeyim mi 49
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söylemeyecek misin 32
söylemiyorum 60
söyle ona 443
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söylemedi 153
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455
söyleyin bana 123
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söylemedi 153
söyleyemem 305
söylemedim mi 39