Yapmam gereken işler var traducir inglés
555 traducción paralela
Yapmam gereken işler var.
I've got things to do.
Sidney yapmam gereken işler var.
Sidney I've got things to do.
Bay Cobb, Iütfen kaba olduğumu düşünmeyin, ama yapmam gereken işler var.
Mr. Cobb, please don't think me rude, but I have an enormous amount of work to do.
Çok naziksiniz, ama şehirde yapmam gereken işler var.
That's kind of you, but I've many things to do around town.
Amerikalıları gördün mü? Benim yapmam gereken işler var.
- OK, American?
Yapmam gereken işler var.
I have numerous duties which call me.
Charles, özür dilerim yapmam gereken işler var.
Charles, sorry, I to comply with my duty.
Hayır, Bu akşam yapmam gereken işler var.
No, there's- - there's something I've got to do tonight.
- Şimdi yapmam gereken işler var, Bay Todd.
- Well, I gotta help with the chores now, Mr. Todd.
- Yapmam gereken işler var.
- Well, I got a lot of work to do. - Come on, Sidney.
Mahsuru yoksa yapmam gereken işler var.
I've got some work to do, if you don't mind.
Yapmam gereken işler var.
I have some duties.
Yapmam gereken işler var sadece.
I've just got things to do.
Şimdi izninle yapmam gereken işler var.
Now if you'll excuse me, I've got business to attend to.
Zaten yapmam gereken işler var.
Anyway, I've got work to do.
Hayır, yapmam gereken işler var.
No, I have work to do.
Yapmam gereken işler var ama teşekkür ederim.
I've got something I have to do, but thanks.
Bana yapmam gereken işler var, biliyorsun zaten söylemiştim sana.
I have something to do... Do you remember? I have already said it.
Şehirde yapmam gereken işler var.
I have things... to do in town.
Yapmam gereken işler var.
I've some work to do.
Yapmam gereken işler var.
I'm trying to take care of some business.
- Yapmam gereken işler var.
- I have my work to do.
Yapmam gereken işler var yavrum.
- I'm too busy, love.
Müsaadenizle, yapmam gereken işler var.
Excuse me, I just gotta do something.
Şey, yiyip kalkmış gibi olacağım ama evde yapmam gereken işler var, o yüzden -
Well, look, I hate to eat and run... but got a little homework to catch up on at home, so...
- Yapmam gereken işler var.
- I have work to do.
Yapmam gereken işler var.
I've got work to do.
Yapmam gereken işler var.
I've got a lot of things to do.
Önümüzdeki birkaç gün yapmam gereken işler var ve merak de ettim acaba sen...
I have errands to do in the next couple of days and I was just wondering if you would...
Yapmam gereken işler var.
I've something to do.
Öğleden sonra da yapmam gereken başka önemli işler var.
Then I have some other important things to do in the afternoon.
Yapmam gereken bazı işler var.
I've got some work to do.
Yapmam gereken işler var.
Don't run away like that.
Şimdi, yapmam gereken daha ciddi işler var.
And now I have more serious matters to attend to.
Gemilere binene kadar beni fazla görmeyeceksiniz çünkü yapmam gereken bazı işler var.
You won't be seeing much of me till we board the ships, because I've got a bit of catching up to do.
Yorulduğunuzu biliyorum ama önce yapmamız gereken işler var.
I know y'all need rest, but before you do we got the chores.
Burada yapmam gereken bazı işler var da.
It's just that, well, I got things to do here, you know?
Yapmam gereken bazı işler var.
I have certain business to attend to.
- Yapmam gereken daha önemli işler var.
- I've got more important things to do.
Her neyse, yapmamız gereken önemli işler var.
However, we have some important work to attend to.
Yapmamız gereken başka işler var.
We've other things to do.
Yapmamız gereken işler var tatlım.
We've got work to do, honey.
Yapmamız gereken işler var.
We got business to do.
- Hâlâ yapmamız gereken işler var.
We've still got work to do.
Yapmamız gereken işler var.
We got things to do now.
Bak, Elaine, yapmam gereken bazı işler var ve ne zaman gelebilirim, hiç bilmiyorum.
Look, Elaine, I don't know when I'll be able to come by.
Yapmamız gereken işler var.
We've got work to do.
Yapmam gereken bazı işler var, sonra gelip seni kulüpten alırım.
I got a few things to do, and then I'll drop by and pick you up at the club.
Yapmam gereken bazı işler var da.
I have a few things to put in order.
Yapmam gereken önemli işler var.
I have important work to do.
Yapmamız gereken işler var.
We've got something to do.
yapmam gereken bir şey var 27
yapmam gereken bir iş var 17
yapmam gerekeni yaptım 16
yapmam gereken şeyler var 19
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmam gereken bir iş var 17
yapmam gerekeni yaptım 16
yapmam gereken şeyler var 19
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmalıyız 39
yapmayın 745
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmalıyız 39
yapmayın 745
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapmam 83
yapma bunu 151
yapma be 35
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapmak zorundayım 47
yapmam 83
yapma bunu 151
yapma be 35
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50