Yirmi saniye traducir inglés
134 traducción paralela
Kanını hareketlendirirsen iyi edersin çünkü bu pislik yuvasından çıkıyoruz. Hem de bir dakika yirmi saniye içersinde.
You'd better get that blue blood circulating'cause we're busting out of this stink hole in exactly one minute and 20 seconds.
Çanlar yirmi saniye daha uzun çaldı.
Those bells tolled twenty seconds too long.
Yirmi saniye, yirmi üçüncü, yirmi dör.
Twenty-second, twenty-third, twenty-fourth.
Yirmi saniye.
Twenty seconds.
Yaklaşık yirmi saniye.
About twenty seconds.
Hayır, sadece yirmi saniye konuştuk.
No, really, it just lasted twenty seconds.
Yirmi saniye sonra yarışma başlayacak.
The competition will begin in 20 seconds!
Yirmi saniye kaldı.
Twenty seconds to go.
# Yaklaşık yirmi saniye.
About 20 seconds.
Kabaca... Ondört saat, dokuz dakika ve yirmi saniye kalmış.
Fourteen hours, nine minutes and twenty seconds.
Yirmi saniye.
We got 20 seconds.
Gemiye yirmi saniye.
Twenty seconds to ship interception.
Yirmi saniye mi?
20 seconds?
- Yirmi saniye.
- Twenty seconds.
Maçın bitmesine yirmi saniye kala durum yirmi bire on dört.
They're up 21-14 with 20 seconds to go. There's the snap.
"Tatlım" dediğim en son kişi, yirmi saniye sonrasında hamile kalmıştı.
Last person I called "darling" was pregnant twenty seconds later.
Hayır, yirmi saniye.
No, twenty seconds...
Boşaltma işlemi yirmi saniye içinde başlayacak.
Jettison sequence will begin in 20 seconds.
Yirmi saniye, ve sana bir haberim var.
I've got news for you,
Yirmi saniye, ve... hepimiz havaya uçacağız.
Twenty seconds, and we're hot.
Takımın ortalama süresi bir dakika yirmi saniye olmadan kimse buradan ayrılmayacak.
Nobody's leaving here until the average for this squad is one minute, 20 seconds!
Bu ofise ulaşmaları, yirmi saniye alacaktır.
It'll take them another 20 seconds to track it to this office.
Yirmi saniye içinde çarpışma.
lmpact in 20 seconds.
Seni serbest bırakmazsam yirmi saniye içinde öleceksin.
You'll be dead in twenty seconds unless I release you.
Korkusuz liderlerini merdivende düşüp ölmeden önce sadece yirmi saniye için tanımıştım.
I knew their fearless leader for all of 20 seconds... before he dropped dead on my stairway.
Yirmi saniye.
20 seconds.
Hava nakli yirmi saniye içinde yapılacak.
Air transport is scheduled to go in twenty.
Yirmi saniye içinde seninle temas kuracak.
It will contact you in T-minus 20.
Yirmi saniye!
Twenty seconds!
"Yirmi saniye! Üfle!" Lütfen.
" Twenty seconds!
Beni yirmi saniye içinde iki kez aşağıladın.
We ready?
yirmi saniye.
twenty one seconds.
Karşı tedbirleri önlemek için yirmi saniye içinde kimliğinizi açıklayın.
Please commence vocal identification in the next20 seconds to avoid countermeasures.
Cordelia, yirmi saniye içinde feci bir hastalıya yakalanıp öl Iütfen.
Cordelia. Feel free to drop dead of a wasting disease in the next 20 seconds.
Zorunlu basınç düşürmeye yirmi saniye.
Twenty microts to forced depressurization.
Yirmi saniye mi?
- Twenty seconds?
Dört buçuğu bir dakika, yirmi beş saniye geçiyor.
A minute and a quarter past half past four.
Yirmi altı saniye, sigara da içmiyor!
Twenty-six, a non-smoker!
Seyahat süremizin yüz yirmi iki dakika kırk yedi saniye olduğunu göz önünde bulundurursak ve bir de rüzgarın saatte on dört nokta yedi mil şiddetinde estiğini diğer etkenleri ele alıp, sabit verileri bileşkelerine ayırırsak, ki bu iki derece çarpı iki kilometre demek yani iki artı iki eşittir...
Well, given our travel time of 122 minutes and 47 seconds, and a headwind of 14.7 knots, if we take the crossvariables, factor out the constants, that's two degrees times by two kilometres. That'd be two plus two. That would be...
Bir saat yirmi dakika otuz saniye sonra Yeni Yıl'a girmiş olacağız.
After another one hour 20 minutes and 30 seconds the New Year will be arrived.
Yirmi bir saniye KSS seni şiddet dizininin tepesine koyuyor.
Twenty-one second PAI puts you in the top percentile on the hostility index.
Çekirdeğin çökmesine yirmi beş saniye var.
25 seconds to core breach.
- Zaman? Patlamaya yirmi iki saniye.
- 22 seconds until the explosion.
Yirmi iki saniye.
22 seconds. That's plenty of time.
- Yirmi beş saniye.
Baker : 25 seconds.
Atmosfere girmeye yirmi beş saniye.
Twenty-five seconds to reentry interface.
İki dakika, yirmi beş saniye.
Two minutes, twenty-five seconds.
- Laura, yirmi saniye!
People love gossip.
Savaşçıların Slipstream'e girmesi için bir dakika yirmi yedi saniye.
One minute, twenty-seven seconds before the fighters hit slipstream.
Geçen zaman, 3 dakika yirmi yedi saniye.
Elapsed time, three minutes twenty-seven seconds.
Peki... Yirmi yedi can, ben bile on beş saniye vermedi.
Well... in twenty-seven lives, i didn't even get fifteen seconds.
saniye 17
yirmi 182
yirmi yedi 16
yirmi altı 18
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29
yirmi 182
yirmi yedi 16
yirmi altı 18
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29