Ölüm hücresi traducir inglés
48 traducción paralela
Eyalet Hapishanesi, Ölüm Hücresi.
death row, state prison.
Ölüm hücresi, eyalet hapishanesi.
death row, state prison.
Ölüm Hücresi, Eyalet Hapihanesi
death row, state prison.
Ölüm Hücresi, Eyalet Hapishanesi.
death row, state prison.
Gideceği yer, Eyalet Hapishanesi, Ölüm Hücresi.
death row, state prison.
Eyalet Hapishanesi, Ölüm Hücresi
death row, state prison.
Ölüm hücresi, Devlet hapishanesi.
death row, state prison.
Ölüm hücresi, Devlet Hapishanesi.
death row, state prison.
Ölüm Hücresi, Eyalet Hapishanesi
death row, state prison.
Eyalet Hapishanesi, Ölüm Hücresi
death row, state prison. The irony :
Gideceği yer : Eyalet hapishanesi, ölüm hücresi
death row, state prison.
ölüm hücresi, Eyalet hapishanesi.
death row, state prison.
Dr. Richard Kimble gittiği yer ölüm hücresi, Eyalet Hapishanesi.
Dr. Richard Kimble. death row, state prison.
Ölüm Hücresi, Devlet Hapishanesi.
death row, state prison.
Gideceği yer Ölüm hücresi, Eyalet Hapishanesi.
death row, state prison.
'Ölüm Hücresi'nden.
From Death Row
Ölüm Hücresi'nden.
From Death Row.
Yani ölüm hücresi mi bu?
So this is death row?
Onlara biraz bu ölüm hücresi pisliğinden vereceğim.
I'll give them some of that death row shit.
Şu ölüm hücresi pisliğini dert etme.
Don't worry about the death row shit.
İlgili gerçekler bunlar ve bunları tek tek halletmezsek Dr. Coletti sonunuz ölüm hücresi olabilir.
Now, these are the relevant facts and if we don't deal with them point by point, Dr. Coletti you may end up on death row.
Shaoli'nin 36. ölüm hücresi hemen sizin büronuzun yanında.
Shaolin's 36th death cell right next to your office.
Ölüm hücresi anlamına gelir bu.
It could mean death row.
Senin... seçme hakkın yok Chernov Ölüm hücresi ya da okul..
You don't... have a choice Chernov lt's eitherthe death row orthe school..
Ölüm hücresi 4705-B kan ihtiyacının etkileri üzerine bir aylık çalışma için seçilmiş bir vampirdi.
Death row inmate 4705-B was a vampire selected for a month long study on the effects of blood deprivation.
Bunu ayrıca ölüm hücresi sakinlerinde kullanıyorlar. Enjeksiyon için.
And they also use on death row inmates for lethal injections.
Ölüm hücresi mahkumu.
A death row prisoner.
- Ölüm hücresi orası mı?
- That's a death house?
Daniel o sırada zaten hapisteydi ve ölüm hücresi onu bekliyordu.
Daniel was already in jail and on his way to death row.
Perşembe günü ölüm hücresi temyizim var.
I have the death row appeal on Thursday.
Eli, ölüm hücresi temyizindeyim.
Eli, I'm on a death row appeal.
Sana, "ölüm hücresi temyizi" dedim.
I said, "death row appeal."
Bu ölüm hücresi davası.
This death row case.
Evet, ama Lockhart / Gardner altıncı veya yedinci yıllarına kadar ölüm hücresi davalarını üstlenmediler.
Yeah, but Lockhart / Gardner didn't take death row cases until its sixth or seventh year.
Evet, Yargıç Manfreddi bu ölüm hücresi temyizini sizin mahkemenize sevketti Sayın Yargıç, ... halihazırda Sekizinci Yasa Düzenlemeleri duruşmalarında bulunduğunuz için.
Yes, His Honor Manfreddi referred this death row appeal to your court, Your Honor, um... given that you were already hearing the Eighth Amendment appeal.
Ölüm hücresi mi?
Death row?
Alicia da öyle, ama ona ölüm hücresi davasında yardım etmiştin.
So is Alicia, but you helped her on the death-penalty case.
- O ne, ölüm hücresi turu mu?
Death row tour?
12 yaşındayken abini ölüm hücresi yolunda görüp sonraki 20 seneyi onu çıkarmak için uğraştığında böyle şeyler olabiliyor.
Tends to happen when your brother goes to death row when you're 12, and you spend the next 20 years trying to get him out.
- Ölüm hücresi mi çağırıyor?
Death row beckons?
- Bir ölüm hücresi vakası daha.
It's another death row case.
Ölüm hücresi olayından mı bahsediyorsunuz? Ki orada harcadığım kişisel vaktimdi.
Are you referring to the death row case where I used my personal time?
Kod 6, ölüm hücresi.
Code 6. Death row.
"Ölüm Hücresi Boogie" numarasının provasını bile yapmadık daha.
We haven't even rehearsed the "Death Row Boogie" number.
# Ölüm hücresi Bu kolu indirdiğim anda kızaracaksın #
♪ Death row boogie Flip this switch and you're gonna fry ♪
Birisi öldü, ikisi müebbet hapis ve diğeri de ölüm hücresi cezasına çarptırıldı.
One has since died, two are serving life sentences, And one is on death row.
Bu bir ölüm hücresi davası.
But you were all right waiting a week to leave after your case was finished, but you're not all right when it's our issue? It's a death row case.