Şuna da bakın traducir inglés
388 traducción paralela
Şuna da bakın!
This is huge!
Şuna da bakın.
Look at that.
Şuna da bakın!
Oh, would you look at that?
Şuna da bakın!
Oh, why, look!
- Şuna da bakın!
- Look at him!
Şuna da bakın.
Look at her.
Şuna da bakın.
Hey, look at that one, now.
Şuna da bakın hele, inkar da etmiyor.
Hey... she's not denying it!
Şuna da bakın.
Oh, look.
Şuna da bakın hele,
Look at it.
Şuna da bakın hele!
Just look at her!
- Şuna da bakın, iki parmak topuğu da var!
- Look at all that, in two-inch heels!
Şuna da bakın, paçavrayla uyuyor. Hazine bulmuş sanki.
Look at him sleeping with some rags, like it's a real treasure.
Çok ilgimi çektiği için ona sormuştum. Şuna da bakın hele!
I asked him because I was interested.
Şuna da bakın, şımarık sürtük.
Look at her, the brazen hussy.
Şuna da bakın!
Look at that one!
Terfi edildim. - Şuna da bakın!
I've been promoted.
- Şuna da bakın.
- Look at you.
Şuna da bakın hele. Centilmencilik oynuyor.
Will you look at him, playing the fucking gentleman?
Şuna da bakın hele.
Take a look at this.
Şuna da bakın.
- Hoo! You see that?
Şuna da bakın!
Look at her go.
Hey, şuna da bakın.
Yo, check these out.
Şuna da bakın.
LOOK AT YOU.
Şuna da bakın!
Look at that!
Hey, çocuklar, şuna da bakın.
Hey, guys, watch out.
Şuna da bakın hele!
Take a look at this!
Şuna da bakın hele!
Well, look at you!
Şuna da bakın hele, küstü hemen.
Look at him, look at him. He's mad.
Şuna da bakın?
Well, how about that?
Şuna da bakın.
And here, look.
Şuna da bakın, birileri akşam büyük bir partiye gidiyor galiba.
Well, looks like someone's going to a big party tonight.
Şuna da bakın!
Wow, look at you!
Şuna da bir bakın.
Well, now, look at him.
Suna da bakın.
Oh, look at him.
Şuna bakın ne kadar da güzel.
Look. She's pretty, very pretty.
Şuna da bir bakın!
Just look at him!
- Şuna bakın, bu da ne?
What is the matter, Chief?
Şuna bakın! O da mutlu. Dili tutuldu.
Look at the kid, she's so happy, she's speechless.
Bakın şuna, nasıl da yanıyor, hergele!
Look at that bastard burn!
Şuna bak, utanmadan nasıl da yiyor? Ne olacak, Mahmut Hoca'nın torpillisi.
- Haven't you thought how it is gonna end?
- Hey tam karşıda, şuna bakın.
- There, look at that.
Şuna da bakın.
By George, look at that.
Bu kasabadaki belki tek otel olabilir ama çarşıda daha iyi bir yer olabilirdi.Şuna bakın.
This may be the only hotel in town but I can do better at the market. Look. Corpses.
Hem de hepsi birden. Şuna da bakın.
Check this out.
Şuna bakın ne kadar da boy atmış.
He's grown up.
Şuna bak. Bu da babamın siz kafasına vurun diye aldığı şapka.
And here's the hat my dad bought so you could hit him over the head with it.
Şuna bakın, kar'da iki geyik, adeta birbirine sokuluyor gibi.
Look at that, two deer in the snow, just kind of nuzzling each other.
Şuna bakın! İki fırtına da Maine üzerinde çarpışacak.
Look at this!
Şuna da bakın.
- Oh, look at you.
Şuna bakın. Teddy Kennedy, 18 Temmuz'da Chappaquiddick'te suya indi.
Teddy Kennedy lands in the water at Chappaquiddick, July 18th,
şuna da bak 40
bakın 5588
bakin 38
bakın kim gelmiş 88
bakın şimdi 40
bakın bayan 50
bakın ona 18
bakın ne diyeceğim 82
bakın ne buldum 41
bakın kim geldi 23
bakın 5588
bakin 38
bakın kim gelmiş 88
bakın şimdi 40
bakın bayan 50
bakın ona 18
bakın ne diyeceğim 82
bakın ne buldum 41
bakın kim geldi 23
bakın hele 21
bakın bayım 46
bakın burada ne var 16
bakın kim burada 16
bakın çocuklar 69
bakın bana 20
bakın burada kim var 25
bakın beyler 30
bakın şuna 23
bakın işte 18
bakın bayım 46
bakın burada ne var 16
bakın kim burada 16
bakın çocuklar 69
bakın bana 20
bakın burada kim var 25
bakın beyler 30
bakın şuna 23
bakın işte 18
bakın kimler gelmiş 31
bakın burada ne varmış 17
bakın millet 24
bakın hanımefendi 18
bakın burada kim varmış 20
bakın doktor 20
bakın efendim 47
şuna bak 2796
suna bak 31
şuna bak hele 19
bakın burada ne varmış 17
bakın millet 24
bakın hanımefendi 18
bakın burada kim varmış 20
bakın doktor 20
bakın efendim 47
şuna bak 2796
suna bak 31
şuna bak hele 19