Ben olsaydım traducir español
2,622 traducción paralela
Ben olsaydım...
Si fuera yo...
Eğer sizin yerinizde ben olsaydım ben de aynı şeyi yapardım.
Yo no lo haría tampoco, si fuera tú.
Eğer babanın yerinde ben olsaydım Lionel'in seni evlatlık verdiği zamanda yaptığı şeyin aynını yapardım.
Si hubiera sido tu padre cuando Lionel te dio en adopción, hubiera hecho exactamente lo mismo.
Keşke icat eden ben olsaydım diye de eklemeden geçemeyeceğim.
No me importa decir que es algo que me gustaría haber inventado.
Ya ben olsaydım?
¿ Y si fuera yo?
Ava'nın seninle vakit geçirmek isteyeceğini sanmam ve eğer ben olsaydım, sanırım hatırlardım.
No creo que Ava esté pensando pasar tiempo contigo. Y creo que lo recordaría si fuera yo. - ¿ Terminaste?
Ben olsaydım, anında giderdim.
Si fuera yo, iría al instante.
Sizin yerinizde ben olsaydım, ben de aynı şeyleri söylerdim.
Son Dons. Hubiera dicho lo mismo en tu lugar.
Çok yazık... Ben olsaydım...
Es una pena.
Senin yerinde ben olsaydım, gitmeme izin vermezdin.
Si fuera al revés, no me dejarías ir.
Eğer, Mark'ın yerinde ben olsaydım ilk baştaki plana geri dönerdim.
Si yo fuera Mark ahora mismo, volvería a mi plan original.
- Tamam. Ya ben olsaydım?
¿ Y si fuera yo?
Sana eğer ben olsaydım ne yapardın diye sordum ve sen katilimi isterdin. Lütfen.
Te pregunté que harías si fuera yo y lo que querrías para mi asesino, por favor.
Hastanede yatan ben olsaydım, en azından ziyaret edermiş gibi yapmanı beklerdim.
Pero me gustaría creer que tú me visitarías si yo estuviese en el hospital.
Eğer o gece ben olsaydım, son kondomu çalan ben olsaydım...
Si hubiera sido yo esa noche, la que se robó el último condón...
Onun yerinde ben olsaydım yine aynısını yapacak mıydın?
¿ Tú estarías haciendo todo esto si fuese yo en lugar de él?
Ancak, tıbben kafayı yiyen ben olsaydım, ben de öyle derdim.
Pero en este caso sería mejor decir por ahí que estoy loco.
Eğer o taşıyıcıda ben olsaydım, işimi kendi başıma hallederdim, sağ ol.
Si hubiera estado dentro de ese módulo de transporte hubiera resuelto las cosas yo misma, gracias.
Keşke ben de iki hayatı birden sürdürebilen, tehlikeye atılmaya hevesli insanlardan olsaydım.
Qusiera ser una de esas personas a las que les gusta el riesgo de llevar una doble vida.
Keşke ben de iki hayatı birden sürdürebilen, tehlikeye atılmaya hevesli insanlardan olsaydım.
Ojalá fuera una de esas personas a las que les gusta el riesgo de llevar una doble vida.
- Kanatları olsaydı mucize olmazdı! - Dün akşam hazırladım ben de.
- Las hice anoche.
Hikayeyi ben yazıyor olsaydım steroitler sadece şaşırtmaca olurdu. Asıl katil ise eski mahalleden biri olurdu.
Ahora si estuviera escribiendo la historia, los esteroides serían solamente una pista falsa, y el verdadero asesino sería alguien de su antiguo vecindario.
Ya tanıştığımızda ben milyarder olsaydım?
¿ Y si cuando nos conocimos, hubiese sido multimillonario?
Aslında onu aramadım. Ama, eğer ben onun sesine katlanabiliyor olsaydım,... olabilecek olanlar bunlardı.
Yo no la he llamado, pero esto ha sonado como si se pudiese escuchar su voz.
Ben bir nükleer saklayacak olsaydım, muz dolu bir kamyonette taşırdım. Sahte pozitif sinyaller yayarak sensörleri yanıltır.
Si yo estuviera ocultando una bomba nuclear, la colocaría en un camión lleno de bananas.
- Ben böyle bir şey düşünüyor olsaydım, sana söylerdim.
Si yo lo hubiera pensado, te lo habría dicho.
. Ben böyle olsaydım kötü hissederdim.
Sólo me sentiría mal si perdieses la vista de los dos ojos.
Keşke bunu ben düşünmüş olsaydım.
Ojalá hubiera pensando en ello.
Ben çalışıyor olsaydım sen beni daha az düşünürdün.
Pensarías mal de mí si yo lo hiciera.
Keşke ben hasta olsaydım.
Desearía ser tú.
Eğer öyle olsaydınız, ben burada olmazdım.
Si lo fueran, yo no estaría aquí.
- Hayır, Greg içeride ben varken o kadar çok giriyordu ki... eğer bir kilit olsaydı, kullanırdım.
- No, Greg llegó tan a menudo... y si había un bloqueo, Me gustaría utilizar.
Ben de senin gibi dava seçiyor olsaydım farklı düşünebilirdim ama benim senin gibi ortakken onu hoplatma şansım olmadı.
Sabes, si tuviera elección de casos como tú, pensaría diferente también. Pero de nuevo, nunca tuve la oportunidad de golpear sus botas como tú lo hiciste cuando eran compañeros, ¿ cierto?
Ben de bunu her dediğimde kenara bir onluk atmış olsaydım...
Si tuviera una moneda de diez centavos por cada vez que lo he dicho.
Julie, şayet ben hasta olsaydım, seni affederdim. Ama ailemde hiç kimse bu tür hastalıklara maruz kalmadı,... ve ben bunu başkalarına bulaştırmak istemem.
Julie, si estuviera enfermo, te perdonaría, pero nadie de mi familia jamás tuvo tales enfermedades y no me gustaría contagiar a todos.
Peki ya ben müdür olmasaydım. Okuldaki herhangi biri olsaydım.
¿ Qué pasaría si fuera otra persona del colegio?
Eğer tek başına hareket etmeseydin, eğer Valerie'ye gitmemiş olsaydın sonradan ben oraya gitmek zorunda kalmazdım ve Tasha'nın başı derde girmezdi. Böylece ortada bir duruşma da olmazdı.
Si hubieses dejado las cosas en paz, si no hubieses ido a casa de Valerie, entonces no habría ido, y Tasha no se habría metido en problemas, y nunca habría habido un juicio.
Ben yokken bir sürü insanın beni merak ettiğini fark ettim. Yerinizde olsaydım ben de kendime çok kızardım.
Me he dado cuenta de que muchos se han preocupado por mí y probablemente, también se han molestado conmigo.
Paul Young'a ben ateş etmiş olsaydım çoktan ölmüş olurdu.
Si yo le hubiera apuntado, estaría muerto.
Ama bu soruyu kendime sormalıyım. Eğer ben yerinizde olsaydım, bunu duymak ister miydim?
Pero debo preguntarme si yo fuese ustedes, amigos de allá afuera, ¿ quisiera escuchar sobre esto?
Ben senin yerinde olsaydım evlat, benim için de önemli olurdu.
Si estuviera en tu lugar, hijo, a mí también me importaría.
Zavallılık bir suç olsaydı, müebbet yatardım ben Sheila.
Si la desesperación fuera un crimen yo estaría condenada, Sheila.
Rush, Destiny'nin temel kodunu kırdığından bu yana tüm bu tıbbî cihazlara erişim sağlayabildik. Ben de cihazlar hakkında hızlı bir eğitim almaya çalışıyorum. Yine de Eski diline halim olsaydım çok yararı olurdu.
Bueno, desde que el Dr. Rush rompió el código de la Destiny, todos estos dispositivos médicos de los antiguos nos son ahora accesibles, así que estoy haciendo un curso intensivo sobre ellos, aunque ayudaría si supiera hablar y leer antiguo...
Eğer evli olsaydık her şey farklı olurdu ve sana borçlu olurdum. Ve ben her dışarı çıktığımda, sen başımın etini yiyip dururdun. Ve başka bir kadının ne kadar seksi olduğuyla ilgili her yorum yaptığımda, benim bir pislik olduğumu düşünürdün.
Digo, sería diferente si estuviéramos casados y yo te debiera algo... y cada vez que saliera tú me guardaras rencor... y cuando comentara lo atractiva que es otra mujer... tú pensarías que soy un imbécil... o si tuviera que decir que ya volviste a tu peso si no es cierto... y todo eso.
Söz konusu olan benim kızım olsaydı, ben de aynı şeyi yapardım.
Si mis hijas estuvieran en problemas, seguro haría lo mismo.
Ve ben tam zamanında istasyona varmamış olsaydım tam olarak da bunu yapmış olurdu.
"Y si yo no hubiera llegado a la estación en el momento adecuado..." '... eso es exactamente lo que podría haber hecho. "
Bak, eğer ben istifa edip seni bırakmış olsaydım ve sen futbol veya porno üzerine bir obje arıyor olsaydın, sana yardım ederdim.
- Vamos, Myka. Mira, si me hubiera ido y dejado allí, y estuvieras buscando sobre un artefacto acerca de futbol o porno, yo te ayudaría.
Eğer ben orada olsaydım, o piçin kaçmasına izin vermezdim.
Si hubiera estado allí no habría dejado escapar a esos hijos de puta.
- Ben papa olsaydım...
Si yo fuera Papa...
Size söylüyorum, eğer Harry Kaplowitz'in golf sahasında katlettiği her espri için bir dolarım olsaydı milyarder olan ben olurdum.
Te diré, si yo tuviera un centavo por cada chiste que Harry Kaplowitz masacró en el campo de golf, sería multimillonario.
Ben sadece eğer hayal gücün olsaydı senin de yapacağın bir şey yaptım.
Sólo hice lo que hubieras hecho si tuvieras imaginación.
ben öldüm 53
ben oldum 16
ben öleceğim 28
ben ölüyorum 52
ben onu seviyorum 16
ben onun 17
ben ona 29
ben olsam 77
ben özür dilerim 55
ben onu 25
ben oldum 16
ben öleceğim 28
ben ölüyorum 52
ben onu seviyorum 16
ben onun 17
ben ona 29
ben olsam 77
ben özür dilerim 55
ben onu 25