English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Bir tane alayım

Bir tane alayım traducir español

380 traducción paralela
Şunlardan da bir tane alayım.
También podría llevar una de estas.
- Bir tane alayım..
- Yo quiero una.
Ben üstten bir tane alayım. İyi bir tane.
Dame una que sea buena, vamos.
- Mmmm ben bir tane alayım.
- Yo quiero uno.
Yasak ama bir tane alayım.
Va contra las normas, pero acepto uno.
Sigara içmem ama bir tane alayım gene de.
No fumo, pero lo haré esta vez.
Evet, evet, başka bir tane alayım.
Sí. Sí, tomaré otro.
Beyefendi, en ufağından bir tane alayım.
Por favor, déme el más pequeño.
Bunlardan bir tane alayım.
Newsweek... y una de éstas.
İç onu, sana yeni bir tane alayım.
Termínelo y le invito a otro. ¡ Escuche!
Müesseseden olduğuna göre ben de bir tane alayım.
Como es gratis, yo tambien tomaré uno.
Bir tane alayım.
- Me llevaré uno.
Şundan bir tane alayım Lula.
Dame uno de ésos, Lula.
Başka bir tane alayım mı?
¿ Me buscas otra?
Gitmeden bir tane alayım.
- Una antes de que se vaya.
Sizin için bir tane alayım. Sonra asansörde sizi bulurum.
Voy por uno y nos encontraremos en el ascensor.
Bir tane alayım.
Acepto uno de esos.
Ben de bir tane alayım. Sağ olun.
Otro para mí.
- Koç, yol için de bir tane alayım. - Tabii.
Entrenador, ¿ qué tal una para el camino?
Şu genç dostum için de bir tane alayım.
Voy a tomar otro para mi joven amigo allí.
- Bir tane alayım.
- Sí, un destornillador.
İyisi mi yukarı çıkıp bir tane alayım.
Voy arriba a buscar uno.
- Sert bir tane alayım Dave.
- Una cerveza, gracias, Dave.
Bir tane alayım.
Deme una.
Havaalanında bunlardan satıyorlar. Dönerken bir tane alayım mı?
¿ Compro uno de éstos en el aeropuerto?
Freddie Dixon'ı pistte bunlardan birini sürerken görmüştüm. Ben de bir tane alayım dedim.
- Vi a Freddie Dickinson conducir uno en el circuito, y me dije : ¿ por qué no?
Tamam, bir tane alayım.
Bueno, quiero una.
Tamam, bir tane alayım.
Bien, tráigame una porción.
Size başka bir tane alayım.
Por favor, déjeme darle otra.
- Bir tane alayım.
Una, por favor.
- Şunlardan bir tane alayım.
- Dame uno de ésos.
Ama bir tane mutfakta içmek için alayım ve... Bayan Julie ve size esenlikler dileyeyim.
Pero creo que puedo salir y tomármelo en el pantry y bendecirlo a usted y a la Srta. Julie
- Bir tane rom alayım.
- Póngame un ron.
Sana bir tane alayım.
- Buenas noches, señor.
Bir tane daha alayım.
Pienso que quiero otra.
Bir tane bant alayım.
- Necesito un rollo de cinta adhesiva.
Bir tane daha alayım.
Por favor, pongame otra
Bu arada bir tane de Amiral Crawford için alayım.
Por cierto, déme uno de esos para el almirante Crawford.
Gidip bir bilet alayım hemen, 10 tane!
¡ Voy a comprar una papeleta, dos, tres, diez!
- Bir tane daha alayım.
No tienes uno más de ésos, ¿ no?
- Bir tane daha alayım.
- Deme otro.
Bir tane daha alayım. Bir tane daha.
Sólo una, y una más.
Bu arada, ben bir tane daha alayım.
Mientras, yo me tomaré otra.
Hemşerim, bir tane de ben alayım. - Sağ olasın.
- También cogeré uno.
Gel, sana iki tane alayım, sen de bir borçlusun bana.
Vamos, te compraré dos cervezas por la que me debes.
Bir tane alayım.
- Sé lo que parecen.
Aslında ben buğday birası alayım bir tane.
Creo que quiero una Hefeweizen. ( nt : cerveza afrutada )
Köfte sandiviçi ve bir tane daha Pepsi alayım.
Yo voy a querer un Sandwich y una Pepsi.
Ben de ondan iki tane alayım ve bir de bira, sağ ol.
Dos de esos tragos y una cerveza, gracias.
Sana alayım mı bir tane?
¿ Te convido uno?
Şu en üsttekinden bir de şu üstü kıvrımlı kakao kremalıdan. Ve... İki tane... yok üç tane de şu güzel nugat parfelerden alayım.
Quiero de los de encima, una de esas trufas... y... dos, no, tres turrones de almendras.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]