Birkaç gün traducir español
10,099 traducción paralela
Birkaç gün öncesine kadar da Sherlock'u bir daha görmedim.
No vi a Sherlock otra vez, sabes, hasta hace unos días.
Maria kaybolmadan birkaç gün önce evinden bu kıyafetleri almış.
Sacó esta ropa de tu casa unos días después de que María desapareciera.
Kelsey Prior'ı öldürdü, birkaç gün sonra da Maria'yı.
Mató a Kelsey Prior, y luego, unas noches después, mató a María.
Siz birkaç gün şehir dışındayken sormadan çimlerinizi biçtiğim için mi kızdınız?
¿ Es por aquélla vez cuando ustedes salieron del pueblo por unos días y yo vine y podé su césped sin preguntarle?
Ama itiraf etmeliyim, başka biriyle birkaç gün beraber olmak heyecan vericiydi.
Pero debo admitir, fue bastante emocionante ser otra por unos días.
Birkaç gün önce.
Hace un par de días.
Demek istediğim sihir karmaşık beceriler gerektirir birkaç gün içinde ustası olamazsın.
Magia necesita tiempo para dominar. No es algo que se puede aprender en unos pocos días.
ve bu da birkaç gün sürebilir.
Y eso puede ser en un par días.
Birkaç gün önce kamyonetle birileri geldi.
Hace algunos días, estos tipos aparecieron en camiones.
Çünkü bir gece bir yere girerken hata yaptım ve içeride birkaç gün yattım ardından Üstad koğuşuma geldi ve beni eşek sudan gelinceye kadar dövdü.
Porque una noche tropecé con este sitio, y pasé unas cuantas noches, y el maestro vino a mi habitación y me dio una paliza de muerte.
Birkaç gün içinde kesikleri iyileştirip kırık kemikleri kaynatıyordu.
Cortes curados. Huesos rotos reparados en apenas unos días.
Her şey Otel Cortez'deki ilk birkaç gün ve gecede başladı.
Todo empezó en esos primeros días y noches, en el hotel Cortez.
Bu da onun Beacon Hills Lisesi'ne transfer olması için birkaç gün önce transfer formuna attığı imza.
Esta es la firma de su padre en el formulario de transferencia a la secundaria de Beacon Hills de hace un par de días.
Birkaç gün önce benden bunları ödünç istedi.
Vino hace unos días para pedírmelas prestadas.
Önümüzdeki birkaç gün gitmemem gereken bir yer var mı?
¿ Hay algún sitio que debiera evitar en los próximos días?
Birkaç gün önce nükleer santralde Al Rothstein adında ölü birini bulmuştunuz.
Hace unos días, encontraron a un hombre muerto de nombre Al Rothstein en la planta nuclear.
Birkaç gün önce, Gordon Fenwick Kıbrıs'tan beni arayıp başka şeylerle polise gitmekle tehdit ediyor.
Pero hace un par de días me llamó Gordon Fenwick desde Chipre, amenazándome con ir a la policía con... con otras cosas.
Birkaç gün olacaklarından emin değilim.
No. No sé si lo estarán en unos días.
Birkaç gün yalnız kalması ona iyi gelir.
Un día o dos para sí mismo puede ser bueno para él.
Birkaç gün önce bölgede sarı bir araba görülmüş.
Se vio a un coche amarillo en la zona, hace unos días.
Zamanlama kullanılarak, birkaç gün önce, senin bilgisayarından gönderilmiş.
Fue enviado desde tu ordenador, con un temporizador, varios días antes.
Birkaç gün önce görüştüklerinde.
Cuando se vieron hace unos días.
Eve gelmeden önce önümüzdeki birkaç gün daha hastanede kalması gerekiyor. Anladım.
Tiene que estar un par de días más en el hospital antes de ir a casa.
Burada birkaç gün önce bir cinayet işlendi, Josh adında biri öldü.
Hubo un asesinato aquí, ¿ de acuerdo? , hace unos días, un tipo llamado Josh.
Birkaç gün önce onu birisi uyardı.
Alguien le avisó hace unos días.
Kundaklama olayından birkaç gün sonra Min Seo Yeon'un arkadaşı olduğunu iddia eden birinden bir mektup aldım.
Después del incidente... recibí una carta de alguien que decía ser amiga de Min Seo Yun.
Biliyorum, sadece birkaç gün bende kalıp kendi evini tutmanı bekliyordum.
solo esperaba que te quedaras conmigo... durante un par de días y que luego te buscaras otro sitio a donde ir.
Birkaç gün sonra aldım.
La traje un par de días después.
Birkaç gün sonra yas için Schizo'nun evinde toplandık. Vay be. Kid haklıymış.
Unos días más tarde, nos reunimos en casa de Schizo para un velorio.
Annenin bu mektubu, cenazesinden birkaç gün sonra kapıya bırakıldı.
Esta carta de parte de tu mamá llegó a nuestro dormitorio unos días después de su funeral.
Birkaç gün önce evime gelmiştin.
Fuiste a mi casa hace unos días.
Birkaç gün önce kıyafetlerimi yırtan adam bugün beni öpmek istemiyor.
Hace un par de días, me arrancabas la ropa. ¿ Y ahora no quieres ni besarme?
Birkaç gün, ay ya da yıl sonra farklı hissedeceksin.
En pocos días, meses o años, te sentirás diferente.
D.A. bize birkaç gün içersinde kararını bildirecek.
El fiscalía nos dará su decisión en un par de días.
Birkaç gün önce ilaçlarınıza aldığınızda dosyanızdaydı.
Estaba en tu documento Cuando tuviste tus medicinas unos dias atras
Birkaç gün mü?
¿ Próximos días?
Bu da demektir ki, son birkaç gün içinde hava yastığı şişen bir arabanın ön koltuğundaymışsın.
Lo que significa que recientemente estuvo en el asiento delantero de un coche al que le saltó el airbag.
Fakat birkaç gün önce yine bir mesaj aldım.
Luego, hace unos días, recibí un nuevo mensaje.
Birkaç gün hastanede kaldı.
Estuvo unos días en el hospital.
En azından bundan sonraki birkaç gün için.
Por lo menos... por los próximos días.
Sayın yargıç, müvekkilim sadece birkaç gün önce yeni evine taşındı.
Su Señoría, mi cliente acaba mudado a su nueva casa hace un par de días.
Ellerinde Bob'un birkaç gün önce Doug'un evine... yaklaştığı video kayıtları varmış.
Tienen el vídeo de la cámara de seguridad con Bob acercándose a la casa de Doug un par de semanas después.
Aletlerle kurcalama yapıyordum, birkaç güneş paneli kurdum ve tüm gün boyunca ışın toplayarak bir aküyü doldurdular.
Así que, he estado haciendo algunos apaños, colocando algunos paneles solares que han estado almacenando rayos todo el día, alimentando una batería.
Birkaç gün sonra mafyaların şimdiye dek gördüğü en büyük temizlik yapıldı ülke çapında gangsterler öldürüldü.
En los días siguientes, gánsteres por todo el país son asesinados en la mayor purga que la Mafia ha visto jamás.
Schultz teslim olduktan birkaç gün sonra kefaletle serbest bırakıldı.
Días después de que Schultz se entregue, paga la fianza fácilmente.
- Toplantı bitiminden itibaren en az birkaç gün.
Comenzando luego de la reunión, un par de días, al menos.
Her gün birkaç yüz virüs çıkıyor.
Hay un par de cientos nuevos cada día.
Her gün işe gidiyor ve neredeyse her gece birkaç şişe şarap alıyor.
Va y viene del trabajo cada día, coge un par de botellas de vino casi cada noche.
En azından birkaç gün.
Al menos.
Birkaç gün izin almak istiyorum.
Claro.
Ciddi misin? Birkaç soru sormaya geldim. Senin gözetiminde üç kişinin ölmesinden bir gün sonra parti yapmanı hiç beklemezdim.
- Vine a hacerte unas preguntas y lo último que esperaba encontrar era una fiesta un día después de que tres personas murieran en tu guardia.
birkaç gün sonra 35
birkaç gün önce 41
birkaç gün içinde 28
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
birkaç gün önce 41
birkaç gün içinde 28
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39
günler 45
günaydın hayatım 17
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş 243
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39
günler 45
günaydın hayatım 17
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş ışığı 22
güneşte 16
günaydın efendim 192
günün nasıldı 39
günlük 37
günaydın bayım 22
günaydın baba 43
günaydın millet 27
güneyde 29
günaydın bayan 34
güneşte 16
günaydın efendim 192
günün nasıldı 39
günlük 37
günaydın bayım 22
günaydın baba 43
günaydın millet 27
güneyde 29
günaydın bayan 34