English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ C ] / Canın acıdı mı

Canın acıdı mı traducir español

107 traducción paralela
- Canın acıdı mı?
- ¿ Estás herido?
Canın acıdı mı?
¿ Está herido?
Canın acıdı mı?
... le has hecho daño.
- Canın acıdı mı?
¿ Pero no te han hecho daño? - No. ¿ Y a ti?
Canın acıdı mı?
- ¿ Estás bien?
- Canın acıdı mı?
- ¿ Te has hecho daño?
Canın acıdı mı?
¿ Eso duele?
Canın acıdı mı Wilma?
¿ Te hiciste daño, Vilma?
Canın acıdı mı, yüzbaşı?
¿ Le hago daño, capitán?
- Hayatım, canın acıdı mı?
- Amor, ¿ estás bien?
Canın acıdı mı?
¿ Estás bien?
Canın acıdı mı?
Eso me dolió.
Bak bu güzel. Canın acıdı mı?
Muy bien. ¿ Te dolió?
- Canın acıdı mı?
¿ Te lastimaste?
Düştüğünde canın acıdı mı diye sor.
Pregúntale si se hizo daño al caer.
Canın acıdı mı?
- Sí. No.
Yusuf, canın acıdı mı?
estás lastimado?
- Canın acıdı mı.
- Estas herido.
Canın acıdı mı?
¿ Estás herido?
- Yusuf'la kavga ettik. - Canın acıdı mı?
Buenas noches.
Canın acıdı mı?
- ¡ Basta! - ¿ Te dolió?
Peki canın acıdı mı?
pero duele?
İyi misin oğlum? Canın acıdı mı?
¿ Estás bien, hijo?
- Canın acıdı mı?
- ¿ Te apreté una teta?
Canın acıdı mı?
Nuevo tatuaje?
Canın acıdı mı baba?
¿ Te dolió, papá?
Canınız acıdı mı?
¿ Se ha lastimado?
Senin canını acıttığı kadar benim de canım acıdı, fakat asalet bunu gerektirir.
Me duele tanto como a ti, pero la nobleza llama.
- Canınız acıdı mı?
- ¿ Le he hecho daño? - No nada de eso.
Canın mı acıdı, Frank-tütsüsü?
¿ Algún daño, Florindillo?
- Canın mı acıdı, Virgil?
- ¿ Te ha dolido, Virgil?
Canın çok acıdı mı, Warren?
¿ Te hizo daño, Warren?
Ah, yavrum. Canın mı acıdı?
Vaya. ¿ Eso ha dolido?
Canın mı acıdı oğlum?
¿ Te has hecho daño, hijo?
Canınız acıdı mı?
¿ Se hizo daño?
Canın mı acıdı?
¿ Duele?
Bırak dırdırı, yoksa canını acıtırım.
Deja de molestarme o saldras lastimado.
Canın acıdımı?
Telastimaste?
Canın mı acıdı bebeğim?
¿ Te duele, nena?
- Canın çok acıdı mı?
- ¿ Te dolió?
- Canınız acıdı mı?
- ¨ Te pegu ‚ fuerte?
Sen beni bırakmayacaksın, değil mi Eustis? - Hayır, bırakmayacağım ; sadece canının acıdığını görebiliyorum.
- No me dejarás, ¿ verdad, Eustis?
- Canın mı acıdı?
- ¿ Te lastimaste?
Seni seviyorum. Affedersiniz, canınız acıdı mı?
Lo siento, ¿ le pegué?
Ekselansları. Canınız acıdı mı?
¡ Su Excelencia!
Umarım canın acımıştır çünkü benimki çok acıdı.
Espero que te hicieras daño, porque me ha dolido.
Canın acıdı mı?
¿ Duele?
Ayak parmaklarınıza bastım diye canınız mı acıdı?
¿ Están molestos porque les he pisado los deditos?
Canın mı acıdı Karen?
¿ Duele, Karen?
Ezilmiş araç yığınını görünce, canım acıdı.
Cuando ví la fotografía de los coches amontonados y aplastados, me dolió.
Canın mı acıdı, kardeşim?
¿ Te lastimé hermano?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]