Dalga geçmeyin traducir español
130 traducción paralela
Dalga geçmeyin.
Deja de bromear.
Bu hapishane işiyle ilgili benimle dalga geçmeyin.
No puedes burlarte de mi trabajo en la prisión.
Nasıllar? - Dalga geçmeyin.
No me tome el pelo.
Benimle dalga geçmeyin, efendim.
- No se burle de mi, señor.
Mucizelerden bahsetmeyin, dalga geçmeyin benimle.
No me hablen más de milagros porque creeré que se burlan de mí.
Onunla dalga geçmeyin, Benide üzüyor bu.
No sea sarcástico. Yo también sufro.
Onunla dalga geçmeyin.
- No te burles de él.
Benimle dalga geçmeyin Bayan Jelkes.
No se burle de mí, señorita Jelkes.
- Dalga geçmeyin.
- No, idiota.
Beyler asla ve asla özürlülerle dalga geçmeyin.
Chicos, nunca, nunca jamás, os burláis de los minusválidos.
- Gülmeyin. Dalga geçmeyin benimle.
- No se ría ni se burle de mí.
- Dalga geçmeyin kaltaklar.
Putas deslenguadas.
Dalga geçmeyin.
No me joda.
Lütfen benimle dalga geçmeyin..
Jane, le ruego, no se burle de mí.
- Benimle dalga geçmeyin bayım.
- No bromee conmigo, monsieur.
Dalga geçmeyin, neredeyse boynumu kıracaktım.
No te burles, que casi me parto la crisma.
Anlamadığınız şeylerle dalga geçmeyin lütfen!
Nos burlamos de lo que no comprendemos.
- Dalga geçmeyin.
- Está embromando.
Hadi, dalga geçmeyin.
Ahora, no me mientas.
Tamam, tamam, dalga geçmeyin, anladım.
iMe tenéis harta las dos!
- Dalga geçmeyin, Bayan Daisy.
- Por favor, Sra. Daisy.
Ve sakın benimle dalga geçmeyin.
De modo que no me fastidien.
Akşam 8'den sabah 8'e kadar çalışıyorum. Kendi taksimde benimle dalga geçmeyin.
Trabajo de 8 AM a 8 PM todos los días, así que no me vengan con idioteces.
Benimle dalga geçmeyin kesin.
¿ Qué? , viejo, mejor deja de tocarme las pelotas.
Şapkalarımızla dalga geçmeyin.
Ríanse de nuestros sombreros.
Dalga geçmeyin.
En serio.
- Hanımefendi ben bir profesyonelim. - Benimle dalga geçmeyin tamam mı?
Yo soy un profesional, y este tipo de cosas no se hacen.
Benimle dalga geçmeyin!
No jodas conmigo!
- Benimle dalga geçmeyin.
No bromee conmigo. La maleta.
- Benimle dalga geçmeyin.
- Te estás burlando de mí.
Kediciğimle dalga geçmeyin, adamım. — Selam gençler.
Bueno, solo digo que no le hagan eso a mi Kitty.
- Onunla dalga geçmeyin!
No te rías.
- Dalga geçmeyin, baylar.
- Ya basta de zanganear, muchachos.
Dalga geçmeyin!
¡ Dejen de zanganear!
Rahmani hocam, benimle dalga geçmeyin.
No me asuste, Sr. Rahmani.
Çocuklar benimle dalga geçmeyin.
Amigos, no se propasen.
Dalga geçmeyin, lütfen.
No bromee, por favor.
- Dalga geçmeyin.
- No te burles.
Bu tür şeylerle dalga geçmeyin!
Hay algunas cosas con las que los hombres no deberían bromear.
Dalga geçmeyin. Müvekkiliniz yaşasaydı, kocasının eli boş mu kalırdı?
Si su cliente viviera, ¿ él recibiría algo?
Hey, çocuklar, dalga geçmeyin.
No se equivoquen.
Dalga geçmeyin. Derhal oraya.
Directo, denles duro.
Dalga geçmeyin.
Esto no es divertido.
Tanrılarla dalga geçmeyin!
¡ No ridiculizan a los dioses!
Dalga geçmeyin. Fikrinizi değiştirdiniz mi?
¿ No ha cambiado de opinión aún?
Bizimle dalga geçmeyin, piç kuruları!
Te están haciendo una broma. ¡ No te preocupes!
Lütfen benimle dalga geçmeyin. Ve kıskanmayın.
Bueno, deja de estar carilargo.
Dalga geçmeyin.
Basta de bromas.
Ama dalga da geçmeyin tamam mı?
Pero no se burle de mí, ¿ quiere?
Bud'la dalga geçmeyin.
No te burles de Bud.
dalga gecmeyin!
Iros al infierno