English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ D ] / Doktor watson

Doktor watson traducir español

151 traducción paralela
Bu benim yardımcım Doktor Watson.
Gracias, el Dr. Watson.
Üzgünüm Doktor Watson ama bar kapandı.
Lo siento, doctor Watson, el bar está cerrado.
Doktor Watson'la birlikte hemen oraya gideceğiz.
- Gracias, Watson y yo iremos ahora.
İyi akşamlar, Doktor Watson.
Buenas noches, doctor Watson.
Denemek ister misin, Doktor Watson?
¿ Quiere intentarlo, doctor Watson?
Sanırım bu sizin korkularınızı yatıştırır, Doktor Watson.
Espero que esto aleje sus temores, doctor Watson.
Lestrade, Doktor Watson'un bir göz atmasında sakınca var mı?
¿ Permite que le reconozca el doctor Watson?
Doktor Watson, sanırım.
Doctor Watson, supongo.
Ben Doktor Watson, Bayan Pennyweather değil.
Aquí no es. Soy el doctor Watson, se ha equivocado.
Büyük bir kırpma makasını alıp, Doktor Watson'a saplayayıp öldürdü.
Cogió unas tijeras y apuñaló al doctor Watson.
Çıkarımlar benim zaafımdır Doktor Watson'ın da bildiği üzere.
Las deducciones son mi debilidad como le dirá el Dr. Watson.
Benim adım Watson, Doktor Watson 221-B Baker Sokağı, Londra, İngiltere'den.
-... del 221 de Baker Street en Londres.
Bir canavar tarafından deşilmiş bir boğaza sahip olma düşüncesi muhtemelen seni fazla eşcinsel yapmaz Doktor Watson.
Pensar que un monstruo te corte el cuello no es para estar muy alegre, Dr. Watson.
Ah ama Doktor Watson Sütten daha sert bir şeyi asla içmem.
Dr. Watson, lo más fuerte que bebo es leche.
Peki Doktor Watson sizinle gelecek mi?
- ¿ Irá también el Dr. Watson?
Fakat senin teorine göre Doktor Watson, kasabadaki herkes şüphe altında.
De acuerdo con su teoría, Doctor todos los de la aldea son sospechosos.
Affedersiniz Doktor Watson, bana Bay Holmes'un silahlı olduğunu söyleyin.
Perdone, ¿ puede decirme si el Sr. Holmes va armado?
Evet ben iyiyim fakat Doktor Watson burada canavarla karşılaşmış gibi görünüyor.
Oímos tiros. - Sí, estamos bien. Parece que Watson se topó con el monstruo.
Bence Doktor Watson ve ben Yargıç Brisson'u sabah ziyaret etmeliyiz. İyi geceler beyler.
Creo que el Doctor y yo haremos una visita al juez Brisson por la mañana.
Sherlock Holmes ve Doktor Watson.
Sherlock Holmes y el Dr. Watson.
Olabildiğince çabuk Doktor Watson'dan benimle orada buluşmasını iste olur mu?
Diga al Dr. Watson que vaya allí enseguida.
Biz Sherlock Holmes ve Doktor Watson sana yardım etmek için buradayız.
¡ Journet! Somos Holmes y el Dr. Watson. Hemos venido a ayudarle.
Ah üzgünüm Doktor Watson Hemen şimdi kiliseye
Lo siento, ahora voy a la iglesia a rezar por mi pobre Marie.
Teşekkürler Doktor Watson. Onca deneyimlerinizden biri hakkında konuşmak son derece keyif vericiydi.
Gracias, ha sido interesante hablar con alguien con tanta experiencia.
Doktor Watson'ın cafe'de ayrılışımızı duyurmasının sebebi bu.
Claro, es lo que quería que pensara. Por eso el Dr. Watson anunció nuestra partida en el café.
Bay Alastair, bu Sherlock Holmes ve Doktor Watson.
Sr. Alastair. El Sr. Holmes y el Dr. Watson.
Evet ve bu da benim dostum ve meslektaşım, Doktor Watson.
Lo soy. Mi colega y amigo, el Dr. Watson.
Doktor Watson, Bay Holmes neyin peşinde acaba?
Dr. Watson... -... ¿ qué va a hacer el Sr. Holmes?
Kalmalısınız, Bay Holmes. Sizi ve Doktor Watson'u ağırlayabiliriz.
Tienen que quedarse, usted y Watson, no permitiremos que se vayan.
Ne düşünüyorsun, Doktor Watson?
Bien. ¿ Qué opina, Watson?
Sevgili dostumuz Doktor Watson nerede?
¿ Y nuestro buen amigo el Dr. Watson?
- Kibritin var mı, Doktor Watson?
- Tiene fuego, Doctor.
Doktor Watson.
- ¡ Y el Dr. Watson!
Az önce biri Doktor Watson'u öldürmeğe çalıştı.
- Alguien intentó matar al Dr. Watson.
Bilmiyorum, Lestrade, ama Doktor Watson'a yapıIan saldırıyla ilgisi var.
No lo sé, Lestrade. Tiene que ver con el ataque al Dr. Watson.
Bana bak Doktor Watson, bu hiç komik değil.
Eso no tiene gracia.
Seninle Doktor Watson gidin ve kumda istediğiniz kadar oynayın
Usted y el Doctor vayan a jugar con la arena.
Tam da üstüne bastın, Doktor Watson.
Un diez, Watson.
Onların yapamayacağı şey yok. Doktor Watson'u da ele geçirmişler. - Onlar mı?
- Nada les detendrá y tienen a Watson.
Söyle bana, Doktor Watson, Kaptan Simpson'un canlandırıImış ölümünde, göğüs derisinin üzerindeki dövmeyi nasıI açıklıyorsun?
Y en la muerte simulada del capitán Simpson ¿ cómo hicieron el tatuaje del torso?
- Şişko? Doktor Watson, demek istiyorum.
Me refiero al Dr. Watson.
Daha fazla açıklama yapmadan, Doktor Watson, söylediklerimin bu odadan dışarı çıkmaması gerektiğini belirtmeliyim.
Antes de continuar, Dr. Watson... debo decirle que este tema no ha de salir de aquí.
Dostum Doktor Watson'la tanışmanı istiyorum, Joe Cisto.
Quiero presentarle a un amigo mío, el Dr. Watson, Joe Cisco.
Bir şey söyleyeyim mi doktor?
Ahí hay algo Watson.
Dr. Watson, şüphesiz dürüst bir doktor ama kıymetsiz bir hayat.
El doctor Watson. Un médico honrado, sin duda. Pero sin importancia.
Watson, Doktor Julian Boncourt'a telefon et.
Watson, avise al doctor Julien Boncourt.
Siz ve Doktor Watson burada otelde kalın.
La muerte puede decirnos muchas cosas.
Sherlock Holmes ve Doktor Watson.
Sherlock Holmes y Dr. Watson.
- Bay Holmes, Doktor Watson.
- Sr. Holmes.
Doktor Watson nerede?
¿ Dónde está Watson?
Boş tütün kutusuna dikkatimizi çekerek bizi zamanında uyardın, benim sevgili dostum ve meslektaşım Doktor John H. Watson'un hayatını kurtardın.
Su oportuna advertencia atrajo nuestra atención hacia la caja de tabaco salvando así la vida de mi colega y amigo, el Dr. John Watson.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]