English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ G ] / Gitmişler

Gitmişler traducir español

1,347 traducción paralela
Gitmişler.
No están.
Bir gece kalkıp gitmişler.
Una noche se levantaron y se fueron.
Bütün marketi terk edip gitmişler.
Han dejado toda la tienda abandonada.
Ama otobüs şoförü, Kelly James - - ile sadece aynı liseye gitmekle kalmayıp, aynı ıslah evine de gitmişler.
Pero el chico del bus, Kelly James, | no solamente fue a la misma secundaria, | sino que se graduó en el mismo centro.
Tam zamanında çekip gitmişler.
Se fueron a tiempo.
Farklı liselere gitmişler.
Fueron a escuelas secundarias diferentes.
Buradan gitmişler.
Se fueron por aquí.
- O tarafa gitmişler.
Ellos se fueron por este camino.
Maça gitmişler.
¡ Fueron al partido!
Nesneler buradaymış sonra gitmişler.
Los objetos estaban aquí y desaparecieron.
Ama telesektere göre karısı ve çocukları büyükbabalarını ziyarete gitmişler.
Según su contestadora, su esposa y sus hijos fueron a visitar a sus abuelos.
Burası Daniel Jackson'ın görüldüğü son yer, Rogelio Duran adında bir adamı kiralayıp ormana gitmişler.
Este fue el último lugar donde Daniel Jackson fue visto antes de... contratar un guía llamado Duran para que lo llevara a la jungla.
Gitmişler, Charlie.
Se han ido, Charlie.
Gitmişler!
Ya se fueron.
Göl yolundan gitmişler. Gidelim!
Tomaron el atajo del lago Vámonos
Kurtlar, gitmişler.
Los lobos ya no están.
Gitmişler.
Se fueron!
Kötü hissetmelerini sağlamış olmalıyım ki parayı almadan çekip gitmişler.
Supongo que se sintieron fatal, porque recogieron y se fueron sin llevarse el dinero.
Benim Memphis'teki oğlanlar Nappy Cut'a gitmişler.
Mis hijos van a Cortes Afro en Memfis.
Alo? Gitmişler.
Ah, colgaron.
- Gitmişler.Yok olmuşlar, kaçmışlar.
Desaparecieron. Se escaparon.
- Ne demek gitmişler?
¿ Cómo que desaparecieron?
Aspen'e gitmişler.
Fueron a Aspen.
Gitmişler!
¡ Se han ido!
Soyguncular hepsini bırakmış ve yaya gitmişler!
¡ Los ladrones se la juegan y burlan su suerte!
- Gitmişler.
- Se fueron.
Andrea ve Danilof. Trenle Londra'ya gitmişler.
Andréa y la Danilof fueron vistos subiendo a un tren, para Londres.
Hayır, gitmişler. Korumalar gitmiş.
No, se fueron, los guardias no están.
Gitmişler.
Se fueron.
Görgü tanığı bir öğretmenle konuştuk, ve görünüşe göre öğleden sonra 2 sularında iki 3. sınıf öğrencisi, tavşanları beslemek için ortaokula gitmişler.
Hablamos con el profesor que salió de testigo y aparece un poco después de las 2 pm las dos chicas de tercer año fueron hacia el medio de la escuela para alimentar a los conejos.
İtalya'daki bir şehirde üç genç kız, oynamak için ormana gitmişler.
En un pueblo de Italia, tres niñas fueron a jugar al bosque.
Hocam, hadi, çoktan gitmişler.
Señor, vamos. Ellos ya se han ido.
Soğuktan acıkmışlar ve gitmişler, onları affedin.
El frío hace que estén hambrientos. Se han ido. Perdóneles.
Mostarlı iki adamım var, 6 yıllık İsviçre göçmeni, Berberlkik okuluna gitmişler orada, Müşterilerde baya memnun.
Tengo dos tipos de Mostar, refugiados en Suecia por 6 años, allá estudiaron peluquería, y a los clientes les gusta.
Ormana doğru gitmişler.
Se dirigieron hacia la selva.
Peki neden gitmişler? Kim bilir?
Y ¿ por qué se van?
Sebebini bilmiyoruz ama başka bir galaksiye gitmişler beş ila on milyon yıl önce, bütün şehirlerini de yanlarına alarak.
No sabemos por qué, pero partieron para otra galaxia... en algún momento hace entre 5 y 10 millones de años... llevándose toda una ciudad con ellos.
O kadar zahmete katlanıp çaldıktan sonra neden atıp gitmişler?
¿ Para qué robarlo y dejarlo aquí?
Yanlış yoldan sapıp Woodbridge'e gitmişler.
Sí, lo sé. Se equivocaron de camino y las llevan a Woodbridge.
Hangi yoldan gitmişler Locke?
¿ Por dónde se fueron, Locke?
Bu taraftan gitmişler.
Pasaron por aquí.
Bu taraftan gitmişler.
Alguien caminó por aquí.
Bu taraftan gitmişler.
Fueron por allá.
Sanırım bu taraftan gitmişler.
Creo que pasaron por aquí.
Katille isteyerek gitmişler.
Fueron de propia voluntad con quien sea que los mató.
Gitmişler.
Se han ido.
Sonra da gitmişler.
Debía estar escondido en el camarote todo el tiempo.
Uçuş rotasına göre Maryland'a gitmişler.
Su trayectoria de vuelo los llevó al sur de Maryland.
Gitmişler! Burada kimse yok!
Consiguieron huir.
Gitmişler.
Desapareció.
Sonra da balayına gitmişler.
Y después se fueron de luna de miel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]