English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Ikisi bir

Ikisi bir traducir español

2,007 traducción paralela
Berbat olan o değil, ikisi bir arada berbat.
Pero los terribles dos, sí.
Emeryville'de ikisi bir arada demek.
Ooh, hay un dos por uno en Emeryville. Eso suena bien.
Seni bir adamla tanıştırmış ve ikisi birlikte seni cehennemin kör kuyularına çekmeye çalışmışlar.
Te presentó a un hombre y juntos, trataron de arrastrarte hacia la boca del infierno.
O ikisi bir şeyin içindelerdi.
Esos dos estaban en algo, ¿ bien?
- Bu ikisi bir odada kalabilir.
-... si ellos dos comparten un camarote.
- İkisi kişi bir fiyatına. - Hayır, hayır anlamıyorsunuz.
Mellhor que el primer regalo.
İkisi de gerçek bir ilgi göstermedi.
A nadie realmente le preocupo.
Bir gün kendilerine koşulsuz bağlı kalacak o kişiyi bulacaklar ve buldukları zaman ikisi de aynı otelde Haziran ayında evleneceklerdi.
que un día ellas encontrarían a esa persona... que las apoyaría sin importar lo que fuera... y cuando la encontraran, ellas también... tendrían bodas en junio en el Plaza.
Bir süredir ikisi de zor zamanlar geçiriyor.
Fue difícil para ambos.
Diğer ikisi, tüm Nobletler'e sahip olmak ve bir ömür boyu çikolata temin edinmek.
Las otras 2 son poseer cada Noblet y... Suministro de chocolate para toda la vida.
Bir noktaya gelince ikisi aynı anda olmaz.
Llegado a cierto punto, los dos son incompatibles.
Düzenli bir şekilde aralarında iş bölümü yapılmış ve ikisi de canı gönülden rollerinin hakkını veriyorlar...
Con la división del trabajo tan bien hecha y como los dos quieren mantener el rol que se les asignó estoy convencida...
İkisi arasında bir bağlantı olmalı.
Tiene que haber una conexión entre los dos.
Böylece ikisi tek bir geceliğine bir araya gelebilir.
Estaré en tu audición si tú vienes a mi torneo.
Her ikisi de hâlâ hayattalar, fakat bir dil konuşmuyorlar.
Si, los dos viven todavia, pero ya no se hablan entre ellos.
İkisi bir dolar, iyiymis. Dört domates alayım.
Ah bien, dos por un dólar Llevaré cuatro tomates.
İkisi de seksi ama bence Kızıl Sis daha iyi bir vücuda sahip.
Los dos son apuestos. Sólo creo que Niebla Roja tiene mejor cuerpo.
ve bir solucan deliği köprüsü oluşturur ikisi arasında.
Crear un agujero negro que haga un puente entre estos dos...
Bu ikisi ahlakî yeterlilikte bir numaralar.
Tienen las calificaciones más altas en la competencia moral.
"Şu ikisi" gibi bir şey dediğini duydum.
Escuché que te dijo algo sobre "esos dos"
İlk ikisi normal hisse alım-satım anlaşması. Artık bir değeri kalmayan eski hisseler yerine yeni kurulan Facebook hisseleri almanı sağlıyor.
Dos acuerdos de compra de acciones permitiéndole comprar acciones nuevas porque las acciones viejas ya no valen nada.
Bu olay olduğunda, ikisi arasındaki bağlantıyı kanıtlamamıza bir hafta kalmıştı.
Faltaba una semana para que probáramos la conexión entre los dos cuando esto sucedió.
İkisi de değil. Ona kalacak başka kalacak başka bir yer buldu, sonra da taşındı.
Yo le dije que podía quedarse hasta que... encontrara algo, y luego se mudó.
Ama Sindy ve Rick'e şöyle bir baktım da her ikisi de sakin sakin beni izliyorlardı.
Y estaban los dos mirando muy tranquilamente.
- Memelerinden birinde meme ucu yok. Bu ikisi hakkında bir film yapmışlardı, bilir misin?
Y a una teta le falta un pezón. ¿ Sabes que hicieron una película sobre ellos?
Bir yere kadar, neticede, bütüne göre, ikisi de hem pozitif hem de negatiftir.
en la medida que, en consecuencia, es a la vez positiva y negativa... en relación al Todo ;
Bir ara... ikisi de aynı adama bir puştluk yaptılar ve sonunda ikisi de öldürüldü.
En algún lugar... ambos fueron jodidos por el mismo tipo, y ambos al final fueron hechos polvo.
İkisi de harika şarkıcıdır, bir duysanız.
Entre otras cosas, cantan bastante bien, es preciso escuchar.
İkisi de başkalarıyla yatıyorsa bu bir şeydir.
Si los dos están follando por ahí, eso es una cosa.
İkisi de başkalarıyla yatıyorsa bu bir şeydir.
Ambos andan haciendo trampa, eso es una cosa.
Bak Puck, seninle çıkmaya razı oldum çünkü kolların harika ve aramızdaki müzik kimyası çok ciddi ki ikisi de benim için çok önemlidir. Ama belli oluyor ki daha önce hiç "zenci bir kız" ile çıkmamışsın. İsteklerimiz vardır...
Mira, Puck, acepté salir contigo... por tus brazos hermosos y porque tenemos una chispa musical- - y ambas cosas me importan mucho- - pero nunca habías salido con una negra... y nosotras tenemos necesidades.
" Lütfen, ikisi de zeki çocuklar, onlar herhangi bir şey yapmadı.
"Por favor, ambos son niños listos, no se lo dirán a nadie".
Şunu söyleyebilir misiniz? Bir hedefe ya da bir insana ateş ettiğinizde ikisi de aynı hissi mi veriyor?
¿ Podría decirme... si cuando dispara a un hombre o un blanco... se siente lo mismo?
Hayır, ikisi arasında bir bağlantı yok.
No, no hay conexión entre ambas cosas.
Ya bu araba ikisi için de bir şeyler ifade ediyorsa?
¿ Que hay si el carro significaba algo para ambos ellos?
İkisi de Vietnam Savaşı'nı protesto etmek için Washingtondalarmış ve bir çörek dükkanının dışında çarpışmışlar.
Ellos estaban en D.C. Protestando contra la guerra de Vietman. Cuando se encontraron de repente el uno al otro a las afueras de una tienda de donuts.
Bizi bir tam yapmak için ikisi de gereklidir.
Son necesarios los dos para hacernos completos
Listedekilerden ikisi ölmüş. Diğer ikisinin psikolojik durumu bu saldırıya uygun değil. Ve bir tanesi de olay anında başka yerde olduğunu ispatlayabiliyor.
Bueno, veamos, dos de la lista han muerto, dos no concuerdan con la descripción física del atacante, y uno tiene una coartada.
- İkisi bir arada olsun.
- Los dos.
İkisi bir şekilde birbirini bağlı gibi duruyor.
Parece razonable que esté conectado de alguna manera.
Pekala Callaghan Ailesi, üç yanlış hakkınızdan ikisi doldu. Hediye olarak almak istediğiniz bir şey?
Ok, tienen dos strikes Callahans nombra algo que te gustaría recibir como regalo.
ikisi için çok iyi bir fiyat, çok iyi bir fiyat.
Ambas por un muy buen precio, un muy buen precio.
Bir taşla iki kuş misali ikisi de tutuştu.
Mira eso. Dos cosas en llamas al mismo tiempo.
İşin aslı, ikisi de koca çek defterlerini masaya vurmak ve sana koca bir yığın halinde para akıtmak için yaygara kopartıyorlar.
De hecho, ambos están deseando sacar sus libros de cheques y lanzar un montón de dinero en tu dirección.
İkisi bir de Ted.
Bueno, ellos y Ted.
Bu ikisi tuvalette vuruşurken bir ekip yönetmem gerekiyordu.
Mala idea. Es decir, tengo un equipo para seguir adelante y estos dos... follando en el armario.
Aslında yakın zamanda satılan iki tane var. Emlak satışının bir parçası olarak satılmışlardı. İkisi de 7.000 küsur dolara satılmıştı.
Lo máximo que pagaron fue por dos que se vendieron en una venta estatal y ambos se vendieron por unos 7000 dólares.
Eleanor bir fırtına çıkardı ve o ikisi beni öfkeli sularda ölüme terk etti.
Eleanor creó una tormenta eléctrica, y las dos me dieron por muerto en las violentas aguas.
Son adresimde elde edemediğim bir bu ikisi vardı.
Justo todo lo que no podía tener en mi anterior domicilio
Her zaman konuşulmayan bir parçası vardır. Üzgünüm ya da seninle ilgili sağlam duygular besliyorum gibi. Bunların ikisi de karmaşık şeyler.
Siempre hay una parte no dicha, como "Lo siento" o "Tengo sentimiento muy intensos por ti" los cuales son complicados.
Hayır. İkisi Kimblee'nin adamları bir de Metal Simyacı.
No, eran los dos hombres de Kimblee y el Alquimista de Acero.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]