English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ S ] / Saat 3

Saat 3 traducir español

4,455 traducción paralela
Saat 3'te öğle yemeği aran olduğunu söylemiştin, ben de sana bunu getirdim.
Me dijiste que... tendrías el descanso para comer a las 3 : 00, así que te he traído esto.
Sen ve ben, yarın, saat 3'te, ön tarafta.
Tú y yo... mañana, a las 3 : 00 P.M., ahí afuera.
Bana yine mail attın, saat 3 : 00 gibiydi.
Me mandaste un correo de nuevo a las tres de la mañana.
Aslında birinin ayrılık yaşaması için en kötü zaman akşam saat 5 ile gece saat 3 arasındadır.
la peor hora para alguien que pasa por una ruptura - es entre las 5 : 00 P.M. y las 3 : 00 A.M.
Bugün saat 3'te.
Hoy a las 3.
Saat 3'te.
A las tres en punto.
O herzaman bizim arkamızdaydı saat 3 gibi bütün tank arabalarımız ormanın derinliklerinde kayboldu.
Cada vez que aparece atrás nuestro. Puede destruir alrededor de 15 tanquess y locomotoras y desaparecer en los bosques.
Sen ve sen. Aslında, hepiniz. Saat 3'te cezaya kalıyorsunuz.
Tú y tú... de hecho... todos ustedes... detención a las 3 : 00.
Saat 3'te Regent's Park'taki Boat House'da buluşalım mı?
Bien. Digamos, ¿ La Casa del Bote, en Regent Park a las tres?
Saat 3'te oradayım.
A las tres. Ahí estaré.
Sen, ben, Circle Park, saat 3'te.
Tú, yo, Circle Park, 3 en punto.
Sadece saat 3'ü geçene kadar burada saklanmam gerek.
Solo necesito esconderme hasta que pasen las tres.
Dinle, saat 3 : 45'te Max'i okuldan alman lazım benim için...
Escucha, necesito que recojas a Max por mí - del colegio a las cuatro menos cuarto... - No, no, no.
Şurada çarşamba öğlen saat 3 : 00.
Aquí está, las 3 del miércoles.
Saat 3'te geçit törenine katılacağım.
Tengo un desfile a las 3 : 00.
Saat 3'te orada buluşalım.
Encontrémonos a las 3.
Ve saat 3 : 00
Y... son las 15h en punto.
İş bulana kadar, saat 3'ü geçmiş.
Hasta entonces, es pasado las 3 : 00.
Saat yaklaşık... sabah 3 : 00 idi.
Fue cerca de las 3 : 00 de la mañana.
Ama Google Maps, bunun 3 saat 18 dakika süreceğini söyledi.
Pero Google Maps dijo que llevaría tres horas y dieciocho minutos.
40 bin dolar. 3 saat.
$ 40,000. En tres horas.
3 saat önce masamda oturuyordum. Sonra şiddetli bir fırtınanın içinde Atlantik'in ortasında bir yere uçtum.
Hace tres horas, estaba sentado en mi mesa, y luego me han traído en helicóptero hasta mitad del Atlántico... en una fuerte tormenta, he aterrizado en la cubierta..
Üç yıl önceki bir saat bana 300,000 kısa mesaj, 4,000 e-posta notlar ve mektuplara mal oldu. Tüm şu inlemeli, ağlamalı telefonları hatırlıyor musun?
Pues bien, una hora de hace 3 años me ha costado trescientos mil SMS, cuatro mil correos, y además las notas que me has escrito, y las cartas ¿ y recuerdas esas llamadas llorando y suspirando?
Ayın 15'i saat 15.30.
Son las 3 : 30 p. m. del día 15.
3 saat önce onları almam gerekiyordu. Şimdi resmi olarak endişeliyim.
Se suponía que tenía que recogerles hace tres horas, así que, oficialmente estoy preocupada.
İçkiler ve mezeler saat 9 : 00'a kadar 3 dolar.
Tragos y aperitivos a $ 3 hasta las 9.
Brick, orası 3 saat uzaklıkta.
Brick, son tres horas de distancia.
Tek yapmam gereken bu gün saat üçteki psikolojik değerlendirmeye gitmem. Sonrasında görevime iade edileceğim ve her şey eskisi gibi olacak.
Tengo que ir a una evaluación psicológica hoy a las 3... seré reincorporada y todo volverá a la normalidad.
Ama saat üçe kadar geri dönmüş olmam gerek.
Pero tengo que volver a las 3. Suba.
Teklifin için teşekkürler, fakat bu gün saat üçte işimi geri alıyorum.
Gracias por la oferta... pero hoy a las 3 recuperaré mi trabajo.
Doğruca gelen saat üçte burada oluyor.
Bueno, el autobús directo llega a las 3 : 00.
Saat : 15 : 02.
3 : 02.
Bilgin olsun, eyaleti içeride kaldığım son üç saat içinde dava edeceğim.
Toma nota, también vamos a demandar al estado por estas últimas 3 horas.
3 no'lu terminalde yarim saat içinde Moskova'ya kalkacak uçak için özel bir teslimat var.
Tengo una entrega especial para un vuelo de conexión en la Terminal 3, que sale para Moscú en media hora.
Şartlarım şunlar. 5 milyon dolar alacak ve 3 saat içinde buradan gideceksiniz.
Estas son mis condiciones. 5 millones de dólares, y 3 horas para alejarme.
3 saat 12 dakika 22 saniye sonra. Neden sordun?
En tres horas, 12 minutos y 22 segundos. ¿ Por qué?
Yarın saat üçte ızgara ile birlikte restoran modellemesi için hazırız. Bum!
Mañana por la tarde, 3 : 00 PM, Cajun Grill.
Yani yaklaşık 3 saat önce.
Hace tres horas.
Ondan sonra da şehir ortasında bir bağış toplantısı var. Saat üçte orada olmamız lazım.
Luego de eso, tenemos la recaudación de fondos en el centro de la ciudad y luego tenemos que estar allí a las 3 : 00.
3 saat önce nişanlımdan burada olduğuna dair bir telefon aldım.
Hace 3 horas me llamó mi prometida y me dijo que estaba aquí.
18 yıl 3 ay 12 gün, 6 saat ve 32 saniye.
Dieciocho años, tres meses, doce días, seis horas y treinta y dos segundos.
Seni benimle 3 saat konuşturan sendeki güven duygusuydu.
Sabes, esa confianza ha sido la que me ha mantenido aquí, hablando contigo, durante tres horas.
Houston'a gitmemiz yaklaşık 3,5 saat alacak.
Tenemos cerca de tres horas y media de viaje a Houston.
- Saat 3.00.
Las tres.
3 saat sonra geri dönüyor.
Tres horas después, vuelve.
Bebek yarım saat önce doğdu ve çok sağlıklı. 3,3 kilo doğdu. Çok güzel.
Vosotros me habéis traído. ¿ También has entendido eso?
Bebek yarım saat önce doğmuş ve çok sağlıklıymış. 3,3 kiloymuş.
El bebé nació hace media hora, y está en perfecto estado de salud.
Saat sabah 3 : 00 civarında yarı fiyata pizza dilimlerini almak için o yolu kullanırdım.
Solía ir a ese sitio sobre las 3 de la mañana. Porciones de pizza a mitad de precio.
3 saat sonra burdaki bir ünide konser veriyormuş.
Vaya, mira eso. De hecho dice que cantará en la universidad estatal. Sólo queda a tres horas.
Anlaşma saat üçte Ayasofya'da yapılacak.
El trato será a las 3 : 00, Santa Sofía.
Geldiklerinde saat sabahın 3'ü veya 4'ü olurdu.
Serían las 3 : 00 o 4 : 00 de la mañana cuando vinieron.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]