Silah mı traducir español
14,867 traducción paralela
Silah mı?
¿ Quieres armas?
- Sana bir silah alacağım. - Silah mı?
- Te conseguiré una pistola.
Yüzüme gerçek bir silah mı tuttun?
¿ Me pusiste un arma de verdad en la cara?
Bu saldırıların sonucu olarak, Sayın Başkan kötülerle mücadeledeki en büyük silahımız olan Galaksi Komandolarının sayısının dörtten beşe çıkarılmasını istedi.
Como resultado, el presidente ha pedido a los siempre vigilantes Rangers Galácticos que aumenten su número de cuatro a cinco.
Bir gezegeni yerinden oynatamayacağımıza göre gezegeni hedef alan silahı yerinden oynatmaya ne dersiniz?
Aunque no podemos mover un planeta... Pensaba que podemos mover el arma que le apunta al planeta.
Bu malzemeden neden silah yapalım?
¿ Por qué querríamos utilizarla como arma?
Silahımız her şeyimiz var.
Tenemos armas y todo eso.
Ben de kral gibi botumda silah taşırım, kullanmaktan çekinmem.
Llevo artillería en mi bota, igual... que el Rey y no tengo miedo de usarla.
silahım bile yok
Ni siquiera tengo mi arma.
O bilmiyor benim gizli silahımı.
Él no sabe que Yo también tengo un arma.
Ne bacağım, ne de gizli bir silahım var dı bu şekilde ne yapabilirim ki?
Sin piernas, sin armas, no tenía nada... ¿ qué otra cosa podía hacer?
Şimdilik az kişiyiz ve tek silahımız sevgi.
Somos pocos, por ahora... y nuestra única arma es el amor.
Silahım var, hayır doktor değilsin.
Tengo un fusil, no eres nada, doctor.
Hadi ama.Silahım!
Vamos. ¡ Mi arma!
Bayım, silahı atın dedim!
Señor, dije que suelte su arma.
- Bayım, silahınızı bırakın!
- Señor, ¡ suelte su arma!
Bayım, silahınızı bırakmanız gerek.
Señor, ¡ tiene que soltar su arma!
- Silahımı bırakıyorum.
¡ Estoy dejando mi arma!
Şimdi silahı bırakacağım.
Voy a poner el arma en el suelo.
Silahın var mı?
Tú arma?
Tatlım, neden Babana silah doğrultmak zorunda hissediyorsun kendini?
Cariño... por qué le apuntas a tu papá?
Uslu bir kız ol, tatlım, indir şu silahı.
Sé una buena chica y baja el arma.
Çalınan Wakanda vibranyumu, korkunç bir silahın yapımında kullanıldığında bizler Wakanda'da, mirasımızı sorgulamaya zorlandık.
Cuando el vibranium robado de Wakanda se usó para hacer una terrible arma en Wakanda fuimos forzados a cuestionar nuestro legado.
Bana ilk silah kılıfımı aldı.
Ella me compró mi primera pistolera de muslo.
- Hayır, silahımı almalıyım...
- No, voy a buscar mi arma...
Önemli olan nokta, eğer silahım varsa... Kontrol bende, değil mi?
El punto es, que si yo tengo el arma... tengo el control, ¿ de acuerdo?
Hey, bana silahımı ver.
Oye, dame mi arma.
Burada silahım var!
¡ Tengo un arma aquí!
Silahımı çekip seni vuracağımdan korkuyorsun.
Tienes miedo de que saque mi pistola y te dispare.
Silahımı ve katırımı çalıyorsun işte.
Ahora me estás robando mi arma y mi mula.
- Silahı var mı?
- ¿ Está armado?
Silahın var mı şerif?
¿ Tiene un arma, alguacil?
Yani silahımız yok mu?
¿ No tenemos un arma?
İkinci değişiklik, silah taşımaya hakkımız olduğu anlamına geliyor.
La segunda enmienda dice que tenemos derecho a portar armas.
Al şu silahı ve arka kapıyı koru, tamam mı?
Toma el arma y ve a cubrir la maldita puerta trasera, ¿ sí?
Bakalım silah buralarda mı.
A ver si el arma está ahí.
Adamımız silahını iyi tanıyor.
El hombre conoce sus armas.
- Bak eğer ben silahımı çıkarırsam ateş ederim ona göre.
Mira, apuesto a que si saco mi pistola puedo dispararte allí. ¡ Tres!
Evde silah falan var mı?
¿ Tiene alguna pistola escondida en algún lugar?
- Silahın var mı?
¿ Tienes armas?
Yüzüme silah tutmasını biliyorsun da nasıl kullanıldığını mı bilmiyor musun?
¿ De veras me apuntaste a la cara con una pistola que ni siquiera sabes usar?
Sonra çıktım 97 tane silah aldım.
Salí y me compré 97 pistolas.
Tabanca aldım, makineli tüfek aldım, bir tane Call of Duty silahı aldım Halo silahı aldım.
Tengo una pistola, una ametralladora, un arma de Call of Duty, una pistola de Halo.
Hatta bir tane silahım 45 saniye boyunca durmadan sıkabiliyor.
Tengo una pistola que dispara durante 45 segundos seguidos.
Boş silahı ne yapayım?
¿ Por qué tendría un arma descargada?
Bu silahı yapımı tamamlanmadan durdurmalıyız.
Necesitamos detener esta arma antes que la terminen.
Ona ilk olarak yıllar önce bahsettiğim silahın kontrolünü şu andan itibaren aldığımı söyleyeceğim.
Le diré que tomaré el control sobre el arma de la que le hablé hace años de inmediato.
Ve senin silahın mı var ya?
¿ Y tú tienes un arma?
Yalnızca silahımı arıyorum.
No, solo busco mi arma. Entonces...
Silahımı kaybettim.
Perdí mi arma.
Kızının sırtına silahımı doğrultmuş durumdayım.
Tengo un arma apuntando directamente a la columna de tu hija.