Tatil mi traducir español
665 traducción paralela
Tatil mi?
¿ Vacaciones?
- Ne oldu Billy amca, tatil mi?
¿ Vacaciones? George...
Yoksa deniz kenarında güzel bir tatil mi yapıyordun?
¿ De vacaciones en Cannes tal vez?
Tatil mi?
¿ De vacaciones?
Tatil mi?
¿ Es fiesta?
Ne işin var burada, tatil mi yapıyorsun?
¿ Qué haces aquí, de vacaciones?
- Tatil mi?
¿ Te volviste loco?
- İş mi, tatil mi?
- ¿ Negocios o turismo?
Bir kız adet mi görüyor, yoksa tatil mi yapıyor, ne bileceksin?
¿ Cómo sabrá si están menstruando o si sólo quieren descansar unos días?
Sen buna tatil mi diyorsun?
¿ A esto lo llamas vacaciones?
Burada... burada gördüğünüz tatil yapan adamlar, değil mi?
Eso... eso solo son unos amigos de vacaciones, ¿ no?
Akşamdan önce dönerim ve umarım bensiz geçireceğin bu kısa tatil hoşuna gider. Maxim.
Volveré antes de la noche y no dudo que estas breves vacaciones de mi persona te vendrán bien.
İki gün tatil için kapalıyız. Onun iyiliği için de. Sinirleri harap oldu.
- Lo tenemos cerrado unos días, mi mujer, últimamente, estaba muy nerviosa...
Sürekli buralarda olacağım. Bu şimdiye kadar duyulmuş en kısa konuşmadır. Bugün tatil.
Y como andaré mucho por aquí mi discurso va a ser muy corto.
Uzun bir tatil gibisi yoktur, öyle değil mi?
Nada como un largo descanso, ¿ no?
Oğlum ve ben bugünün geri kalanını tatil olarak ilan etmek istiyoruz.
Mi hijo y yo declaramos el resto del día... de fiesta.
Babam bugünü tatil ilan etti. Duymadınız mı?
Mi padre declaró un día de fiesta. ¿ No le oyó?
Güzel karımdan uzakta bir tatil!
Me di cuenta de que no quería estar lejos de mi dedicada esposa.
- Öyleyse bu tatil değil mi?
- ¿ no viaja por vacaciones?
O tatil yapabilsin diye kendi evimi yeniden dekore etmemi mi istiyor?
Provenzal. ¿ Quiere que yo vuelva a decorar mi casa... - para usarla en sus vacaciones?
Tatil mi?
Siempre tenías miedo.
Peki pişmanlık için tatil gününü mü buldunuz?
¿ Y retrasar mi salida de vacaciones, eso no le da remordimientos?
- Tatil için para biriktirsek mi?
¿ Recuerdas cuando fuimos al Templo Shuzenji, y las carpas en el estanque? Se tragaban todos los maníes que les tiraba.
Charlie, buraya iş için mi yoksa tatil için mi geldin?
Charlie, ¿ estás aquí por negocios o de vacaciones?
Biz üç kişiyiz, ben, tatil için gelen yeğenim - ve babam.
Somos tres, yo, mi sobrino - en receso escolar - y Papá.
- Tatil günüm, hanımefendi.
- Es mi día de descanso.
Dilersen en güzel şatomda tatil yapabilirsin.
Vendrá a pasar las vacaciones a mi castillo...
Tatil için mi geldin?
¿ De vacaciones?
sandaletlerin ve benim kimonom Çocuklarımız harika bir tatil geçirecek.
Con tus sandalias y mi kimono, nuestros hijos estarán muy contentos en Año Nuevo.
Bu melodram için nasıl ustalıkla tatil bahtlılığı ve Paris arkaplanından yararlandığımı fark ettiniz mi?
Fíjate como sitúo ingeniosamente el intrigante melodrama en un entorno de serendipia festiva en el "alegre París".
- Tatil ilan edeceklerini mi sanıyorsun?
- ¿ Cree que declararían un día de fiesta?
Bunu vurgulamak için tatil dönemi mi geçirmemiz lazım?
¿ Por qué debemos tener una época de fiestas para resaltarlo?
Tatil yapmak için bilerek mi düştün yoksa?
¿ Qué hizo caerse a propósito para tomarse unas pequeñas vacaciones?
Bu defaki alacağımız paralar ikimize de Hawaii'de nefis bir tatil geçirtir değil mi sevgilim?
Esta vez, seremos capaces de ir a Hawaii por las vacaciones.
Örneğin babam savaş sırasında Almanlara karşı canla başla savaşmış. Şimdiyse Akdeniz'de bir kulüp işletiyor. Hani şu deniz kenarındaki kocaman tatil köylerinden biri.
Mi padre luchó contra los alemanes durante la guerra, y ahora dirige un campo de vacaciones en la playa,
Ve sanırım bu, benim minik tatil sürprizimdi.
Y ésta, supongo, es mi sorpresa de las vacaciones.
Biliyor musunuz, karım ve ben, bu yaz tatil yapmak için bir yer arıyoruz.
Mi esposa y yo estamos buscando un lugar para ir de vacaciones este verano.
- Tatil değil, değil mi?
- ¿ Es un día festivo?
- Tatil resmi mi?
Risita, risita.
Harika bir tatil olacak, değil mi?
Sería adorable, ¿ no crees?
Tatil için mi buradasınız, yoksa... Hayır, burada yaşıyorum.
- Está aquí de vacaciones o...?
Karım da bunun bir tatil olacağını söylemişti!
¡ Y mi mujer decía que iban a ser unas vacaciones!
Belki bir kulübe kiraya verebilirsin. " Komiser, buraya sırf bir tatil yeri aramak için geldiğini söylemeyeceksin, değil mi?
No me dirá que vino hasta aquí sólo para mirar un lugar de vacaciones, ¿ verdad?
Hayatı böyle mi görüyorsun? Sadece tatil yapmak?
¿ Eso es la vida para usted?
Yukarı çıkmak ister misiniz? Yoksa tatil almak için mi geldiniz?
Si quiere subir. ¿ O es que ha venido para preparar las vacaciones?
Keşke analistimin nerede tatil yaptığını bilseydim.
Ojalá supiera dónde veranea mi psicoanalista.
Biliyorsunuz kış ölü mevsim. Ben de tatil yapıyorum.
El invierno es mi estación baja... así que me voy de vacaciones.
Ben sanırım, bakın, sezonun sonu anlarsınız, değil mi? Bu benim tatil günüm.
Pensé... fin de semana, entiende. son mis vacaciones.
Tatil iyi geçti mi?
Tuviste una agradable vacación?
Tatil için mi geldin?
¿ Está de vacaciones?
"Ateşkes günü gibi büyük bir tatil olmalı değil mi?"
"Tiene que ser una gran fiesta, como... "... el día del Armisticio. "