English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ U ] / Umarım bu

Umarım bu traducir español

5,582 traducción paralela
Ala, umarım bu akşam uğursuz Çinli rüyasıyla rahatsız edilmezsiniz.
Espero que esta noche no la acose el sueño del siniestro chino.
Harry, umarım bu soru seni utandırmaz, ama sormak zorundayım.
Harry, espero que esta pregunta no te incomode, pero debo hacerla.
Umarım bu küçük armağan hayatlarınıza yardımcı olur.
Espero que este pequeño regalo os ayude en vuestras nuevas vidas.
Umarım bu dönüyorsun demektir.
Espero que esto signifique que regresarás.
... umarım bu zamanlar hiç geçmez.
Espero que nuestro tiempo juntos nunca termine.
Beni dinlemek için bir sebebin yok biliyorum ama umarım bu gece karnavala gelirsin.
Oye, sé que no tienes ningún motivo para escucharme, pero espero que vengas a la feria esta noche.
Umarım bu sefer sonunu getirebiliriz.
Bien, esperemos que se sostenga en esta ocasión.
Saygın bir adamdı babam. O yüzden umarım bu konuları neden gün ışığına çıkarmak istemediğimi anlarsınız.
Él era un líder respetado, así que espero que comprenda... por qué no quería sacar esto a la luz.
Ancak şimdi yaptığıma göre umarım bu son olur.
Pero yo lo dije. Ojalá no lo hagamos más.
Umarım bu seni mutu eder.
Esperemos que te haga feliz. Llego tarde a clase.
Pekala, umarım bu röportaj birşeyleri az da olsa değiştirebilir.
Espero que esta entrevista traiga algunos cambios.
Umarım bu şey tehlikeli değildir.
Espero que no sea peligroso.
Umarım bu kadınla işi pişiriyorsunuzdur.
Espero que te estés tirando a esta mujer.
Mendez-Ochoa'yla bir buluşma ayarlayacak ve umarım bu bizi Luis ve Emma'ya götürecek.
Arreglará una reunión con Mendez-Ochoa, y esperemos que nos dirija a Luis y Emma.
Umarım bu sefer olmaz. Özellikle de birilerine borçlu olduğum sanrılar.
Ojalá que eso no pase ahora, en especial el delirio de que le debo dinero a la gente.
- Umarım bu teklif infazıma yol açmaz.
Bueno, espero que me involucre evitando ser ejecutado.
Tamam, umarım bu konuda şaka yapıyorsundur. çünkü böyle bir konuyu hafife almayı göze alamayız.
Vale, espero que estés bromeando con eso porque no podemos permitirnos tomarnos esas cosas a la ligera.
Umarım bu süreçte yanımda olursun.
Espero que te quedes conmigo después de esto.
Umarım bu gece yaparlar o uyurken.
Espero que lo hagan esta noche... cuando ella esté durmiendo.
Dr. Pierce umarım bu konu hakkında kimseyle konuşmazsınız.
Dr. Pierce, espero que no haya hablado con nadie acerca de esto.
Umarım bu işini görür.
Espero que esto ayude.
Umarım bu glütensizdir.
Espero que esto no tiene gluten.
- Umarım bu konuda haklısındır.
- Espero que no te equivoques en esto.
Umarım bu ikinci şansını... daha duyarlı yaşayarak kullanırsın.
Espero que uses esta segunda oportunidad para vivir una vida más razonable.
Umarım bu birilerinin Betty halası falan için değildi.
Espero que no haya sido la tía Betty de alguien o algo.
Umarım bu akşam için istediğini elde edersin.
Espero que consigas lo que pediste esta noche.
Her neyse, Cal, umarım bu evliliğin diğer ikisinden daha uzun sürer. Ama gerçekci olalım, aramızda kalsın buradan park alanına kadar boşanmadan gidemezsin sen.
Espero que este matrimonio dure más que los otros dos, pero seamos sinceros, entre tú y yo, seguramente no salgas del aparcamiento sin haberte divorciado.
- Umarım gerçek bu değildir.
- Espero que no sea así.
Bu bir daha tekrarlanmaz umarım.
No volverá a suceder, ¿ tengo razón?
Umarım gelecekte bu sana ders olur.
Esperamos que en el futuro... esto te sirva de lección.
Umarım Lita bu gece çalışıyordur.
Ojalá que Lita trabaje esta noche.
Umarım haddimi aştığımı düşünmezsiniz Başbakan ama verdiği kararlara bu kadar güvenmeniz doğru mu?
Espero que no piense que estoy fuera de lugar, Primer Ministro pero ¿ debe poner este tipo de fe, en su juicio de él?
Eşinizi sizden bu biçimde çalmam sorun değildir umarım sizin için.
Espero que no le preocupe que le a su esposa.
Umarım sizin yaşınıza geldiğimde ben de bu kadar canlı olurum.
Espero tener tanto vigor cuando llegue a tu edad.
Bu bok çukurundan çıkabilirsen iyi bir hayatın olur umarım, evlat.
Ten una buena vida, hijo, si puedes salir de esta mierda.
Umarım hakim bu durumun haksızlığını fark eder.
Yo espero que el juez tome conciencia de la injusticia de esta situación.
Umarım senin bölüm bu zulümden daha iyidir.
Espero que tu episodio sea mejor que esa atrocidad.
Umarım bu mektubu aldığında iyi olursun.
"Feliz aniversario"
- Umarım, çünkü bu iş ters giderse bunun hesabını vereceksin.
Yo me ocuparé de eso. Eso espero, porque si esto sale mal... tú... pagarás un elevado precio.
- Bu da işe yarar. Umarım.
Eso funcionará.
umarım rüyadır bu.
Espero Sueño.
Bu... Havayı biraz değiştirecek ama umarım beğenirsiniz.
Esto un poco... distinto a lo que estaban escuchando pero igual...
Umarım şu dergilerden biri sürü vardır, çünkü bu saatler, saatler ve saatler sürecek.
Espero que tengas muchas revistas de esas, porque vamos a tardar horas y horas y horas.
Umarım o çocuk bu odayı senin sevdiğin kadar sever.
Solo espero que ese hijo disfrute esta habitación tanto como yo.
Umarım subaylarla bu mahremiyeti paylaşmıyorsunuz.
Espero que como oficial tenga intimidad, que no la comparta.
Umarım eve bu yüzden gelmemişsindir.
Lo siento... espero que no vinieras a casa por eso.
Bu işe yarar umarım.
Tendré que usar esto.
Bu kasaba gezisinde, babamın konuştuğu kişinin kim olduğunu bulabilirim umarım.
Tenía la esperanza de que mi primera noche en la ciudad me daría la oportunidad de averiguar con quién era.
Ayrıca üstat, umarım seni veya bu büyük kurumun değerlerini hayal kırıklığına uğratmamışımdır.
Y, maestro, espero no decepcionarte, ni a los valores de esta gran institución.
Umarım ölümüne bu sebep olmamıştır.
Espero que no fuera eso lo que hizo que le matasen.
Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkür ederiz. Umarım gününüzü berbat etmemişizdir.
Gracias por venir en tan poco tiempo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]