English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Z ] / Zamanını harcıyorsun

Zamanını harcıyorsun traducir español

428 traducción paralela
Bence zamanını harcıyorsun.
Para mí, pierdes el tiempo.
Zamanını harcıyorsun.
Pierde el tiempo.
Zamanını harcıyorsun, Mike.
Estás perdiendo el tiempo, Mike.
Zamanını harcıyorsun!
Está perdiendo el tiempo.
Ohh, biliyorum. "Zamanını harcıyorsun Joe" diyeceksin ama bahse var mısın?
"Pierdes el tiempo, Joe." ¿ Qué apostamos?
- Zamanını harcıyorsun.
- Es una pérdida de tiempo.
Zamanını harcıyorsun.
Pero está perdiendo el tiempo.
Zamanını harcıyorsun.
Estás perdiendo el tiempo.
Kolumbo, niçin bununla zamanını harcıyorsun?
Columbo, ¿ por qué pierde su tiempo en eso?
Niye zamanını harcıyorsun? Sen iyi birisin.
¿ Por qué usted está perdiendo su tiempo?
Zamanını harcıyorsun.
Está perdiendo tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Estás perdiendo tu tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Está perdiendo su tiempo.
- Zamanını harcıyorsun.
Está perdiendo el tiempo.
Teşekkürler, Louise. - Zamanını boşa harcıyorsun.
Estás perdiendo el tiempo.
Aksi taktirde, zamanını boşa harcıyorsun.
Si no, pierde su tiempo.
O halde zamanını boşa harcıyorsun.
Es inútil, no le creeríamos.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Pierde el tiempo.
Bay Gentry'nin peşinden koşarak zamanını boşa harcıyorsun.
Pierdes el tiempo persiguiendo al señor Gentry.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Perderías el tiempo.
Bu delilik. Herkesin zamanını ne için harcıyorsun?
Esto es una locura. ¿ Por qué nos hace perder el tiempo a todos?
O işe yaramad bahçede niçin zamanını boşa harcıyorsun?
¿ Por qué pierdes el tiempo con ese jardín?
Zamanını ne için boşa harcıyorsun?
- ¿ Para qué perdés el tiempo?
Zamanını tütün satarak boşa harcıyorsun!
¡ Malgastando tu tiempo vendiendo tabaco!
Bay McCord, zamanını boşa harcıyorsun.
Sr. McCord, está desperdiciando el tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun. Zamanı boşa harcamak konusunda konuşuyorsun, Ernst. O aptal şapkayı yapmak için kaç saatini harcadın?
Pierdes el tiempo. ¿ cuánto has tardado en hacer ese ridículo sombrero?
Zamanını boşuna harcıyorsun.
Estás perdiendo tu tiempo. Está muerto.
Zamanını boşa harcıyorsun, dedi.
"Pierde el tiempo con ese hombre.", ha dicho.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Pero está perdiendo su tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun, dostum.
No, es pequeña. Está desperdiciando su tiempo, mi querido amigo.
Direnerek zamanını boşa harcıyorsun Kendinden fazlasını bulacaksın.
Mejor no te resistas Y déjate querer
Zamanını boşa harcıyorsun.
Callejeando, desocupado
Zamanını boşa harcıyorsun.
Está perdiendo el tiempo.
- Beni her şekilde öldüreceksin. - Zamanını boşa harcıyorsun.
- Me va a matar de todos modos...
Zamanını boşa harcıyorsun, anne.
Estás perdiendo el tiempo, mamá.
Sürekli zamanını boşa harcıyorsun. Daha başka işler yapmalısın.
Pierdes tiempo aquí cuando deberías hacer otras cosas.
Brazneck, zamanını boşa harcıyorsun.
Brazneck, está perdiendo el tiempo.
- Zamanını boşa harcıyorsun!
- ¡ Pierde el tiempo!
Teşekkürler, Louise. - Zamanını boşa harcıyorsun.
- Pierde el tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun.
- Pierde el tiempo.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Pierdes el tiempo.
Hey, dostum, sen her zaman Washington DC'desin ama Wahington DC'de hic bir şey yapmıyorsun! Şuan Kaliforniya'dasın komitede oturuyorsun tam burada olması gerektiği gibi ama vaktinin çoğunu Washington DC'de harcıyorsun.
Usted no se ha movido nunca de Washington, pero no hace nada en Washington, ahora está en California, siendo miembro de una comisión que está creada para un área regional particular.
Zamanını boşa harcıyorsun Fergy. Yağmur yağacak.
Pierdes el tiempo, Fergy.
Zamanını boşa harcıyorsun.
You're wasting your time.
Tam profesyonel işi, zamanını boşa harcıyorsun.
Es demasiado profesional, pierde usted el tiempo.
Harcadığın zamanı düşün! Zaman çok değerlidir, Sense harcıyorsun!
Piensa en todo el tiempo que has perdido, el tiempo es algo valioso como para dejarlo ir.
Zamanını boşa harcıyorsun!
¡ Pierdes el tiempo!
Neden değerli zamanını o romana harcıyorsun?
¿ Qué... para qué pierdes el tiempo con una novelización?
Neden zamanını bunun peşinde koşarak harcıyorsun?
¿ Porqué pierde su tiempo con esto?
Zamanını niye kimsenin basmayacağı komünizm propagandalarıyla harcıyorsun?
¿ Por qué coño quieres perder el tiempo... en propaganda roja que nadie va a publicar?
Yaşlı bir adamsın. Ve burada çok fazla zaman harcıyorsun
Pasas demasiado tiempo solo en esta isla, viejo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]