English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ö ] / Öldürmek mi

Öldürmek mi traducir español

2,861 traducción paralela
Onu öldürmek mi?
¿ Matarle?
Mesela, Pakistan Başkanı'nı öldürmek mi istiyorsun?
Digamos que querías asesinar al presidente de Pakistan.
Kendini öldürmek mi istiyorsun?
¿ Quieres matarte?
Yoon'u öldürmek mi istiyorsun?
¿ Quieres matar a Yoon?
Öldürmek mi?
¿ Matar?
Yaşamana izin vermek ki? Yoksa seni şuracıkta öldürmek mi?
¿ Dejarte vivir o dejarte morir?
Annelerini de öldürmek mi istiyorsun?
¿ Quieres que también pierdan a su madre?
- Öldürmek mi?
¿ Matar?
Bizi uykumuzda öldürmek mi?
¿ Matarnos en nuestro sueño?
Öldürmek mi?
¿ Matarte?
İşiniz binlerce canlıyı öldürmek mi?
¿ El cuál es acabar con cientos de seres vivientes?
Şimdi bütün senatoyu öldürmek mi istiyorsun?
¿ Ahora quieres asesinar al Senado Imperial entero?
- Öldürmek mi?
¿ Matarte?
Lemoine'yi öldürmek mi istiyorsun?
Entonces, ¿ Quieres cargarte a Lemoine?
- Kadınları ve çocukları öldürmek mi şanlı?
¿ Matando mujeres y niños?
Nina'yı öldürmek mi?
¿ Matarías a Nina? Yo lo haré.
Elsa'yı öldürmek mi istiyorlar?
¿ Vinieron a matar a Elsa?
Onları öldürmek mi?
¿ Matarlos?
Kovboylar ve Yerliler seni öldürmek mi istiyor?
¿ Los Vaqueros e indios están tratando de matarte?
Belki de hiçbir zaman işlemeyeceği bir suça engel olmak için onu öldürmek mi çözüm yani?
¿ Entonces la respuesta es matarlo para prevenir un crimen que quizás nunca cometa?
Öldürmek mi istiyorsun beni?
¿ Quieres matarme?
Markus'u öldürmek için kullandığın ağırlık buraya geleceğimizi söylediğinde arabana sakladın, değil mi?
La pesa que usaste para matar a Markus la escondiste en tu automóvil cuando te dijimos que veníamos para acá, ¿ no?
Riski almayıp çocuğu öldürmek en iyisiydi, değil mi?
Mejor cortar por lo sano y matar al niño, ¿ verdad?
Bu adam karısını öldürmek gibi bir komplo kurabilir mi?
¿ Es un hombre que planea asesinar a su esposa?
Yayımın amacı öldürmek değil.
Matar no es el propósito de mi arco.
Tek yapmam gereken torunumu öldürmek!
¡ Lo único que tengo que hacer es matar a mi nieto!
Görevim seni öldürmek değildi.
¿ Qué estás esperando? Matarte no era mi misión.
Bizler kaçağız, seni öldürmek isteyen CIA ajanları var, Chuck'ı, Sarah'ı ve beni bile.
Eres un fugitivo, ¿ vale? Y hay un misterioso complot de la CIA para destruiros a ti, a Chuck y a Sarah, quizás incluso a mi.
Tamam ama öldürmek için yeterli bir sebep mi?
Sí, ¿ Pero tanto como para matar?
Oğlumu öldürmek için senin gibi bir korkaktan fazlası lazım.
Hará falta algo más que un cobarde como tú para matar a mi hijo.
Sıcak ve sevimli. Ama neredeyse ortağımı öldürmek üzere olduğunu unutuyorsunuz.
Esto es calido y tierno, pero estamos olvidando de que casi mata a mi compañera
Biliyorum bunu. Her ne kadar kan şekerini düşürerek seni öldürmek istiyor olsam da cinayet şartlı tahliyemi bozuyor.
Por mucho que quisiera matarte disminuyendo peligrosamente tu azúcar en la sangre el asesinato viola mi libertad condicional.
Birisinin oğlum Jake'i öldürmek istemesine imkân yok.
Es imposible que alguien quisiera causarle daño a mi hijo Jake.
O yüzden, birinin onu öldürmek istediğini söylediğinde ben de, işte şans karşımda dedim.
Así que cuando me dijo que alguien le quería muerto, pensé, aquí tengo mi oportunidad.
Benim gördüğüm,.. ... Ali'yi öldürmek için benden daha fazla gerekçen olduğu.
A mi manera de ver, usted tenía más motivos para matar a Ali que yo.
Vegas'ta adam öldürmek yasal, değil mi?
El asesinato es legal en Las Vegas, ¿ no?
Kayın biraderim, Ruben Breynaert,... altınlarını aldıktan sonra sizi ve oğullarınızı öldürmek niyetinde.
Mi cuñado, Ruben Breynaert, quiere asesinarles, a usted y a sus hijos y después recuperar su oro.
Komiser Lee'yi öldürmek de mi senin fikrindi?
¿ Matar al Sargento Lee fue tu idea también?
Hükümet ajanları dışarıda içeri girip ailemi öldürmek istiyorlar.
Hay agentes del gobierno afuera y quieren entrar a matar a mi familia.
Yok bişey kardeşimi öldürmek olmaz
Nada que matar a mi hermano no arregle.
Ayrıca düşmanlarımı öldürmek için eğitildim, Majesteleri.
También me entrenaron para matar a mis enemigos, mi Señora.
Beni de öldürmek üzereydi...
" Estaba a punto de matarme a mi...'
Seni öldürmek istiyorum çünkü hayatımda bir şey başarmış olmak istiyorum.
Quiero matarte porque quiero hacer algo que tenga valor en toda mi vida.
Sendemedin mi şu bedeni öldürmek isteyenler için endişelenmeye gerek yok, ancak ruhunu öldürmek isteyenler için endişelen.
¿ No me dijiste que no me preocupara por los que pueden matar el cuerpo, sino por los que pueden matar el alma?
Bülbülü Öldürmek dönem ödevini şimdiden bitirdin mi?
¿ Hiciste el ensayo de Matar a un ruiseñor?
Beni bir erkek gibi mi öldürmek istersin yoksa... bir koyun gibi mi?
¿ Quieres matarme como un hombre? ¿ O quieres matarme como a una oveja?
Artık senin de tanıdığın babamı öldürmek istediğim anlaşıldı ve onun çılgın dünyasına ne zaman geri dönsem sonu çok ama çok kötü bitiyor. Yani...
Ahora resulta que conoces a mi padre, y quiero matarlo, y cada vez que su mundo loco vuelve a absorberme, termina muy mal.
Seni hemen öldürmek ve prensesi bulmak istiyorum
Podría matarte y buscarla por mi cuenta.
Beni buraya bırakıp öldürmek için mi hayatımı kurtardınız?
¿ Por qué salvarías mi vida sólo para matarme dejándome aquí?
Onu öldürmek, değil mi?
Matarlo, ¿ verdad?
Ama kesin arada onu öldürmek istediğin oluyordur, değil mi?
Pero estoy seguro de que a veces te gustaría matarla, ¿ verdad?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]