English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ A ] / Aptal şey

Aptal şey traducir francés

1,006 traducción paralela
- Bu aptal şey de ne?
- Qu'est-ce que ce truc idiot?
Aptal şey, tabii ki hayır.
Bien sûr que non.
Seni aptal şey!
Imbécile!
Sana gelince, seni aptal şey. Şunun yüzündeki ifadeye bir bakın.
Quant à lui, regardez son expression.
Minify'i aramayacağımı nerden biliyorsun? Aptal şey.
- Si j'allais appeler Minify?
Aptal şey.
Grand nigaud!
Uyan, aptal şey.
- Réveille-toi, idiote.
- Aptal şey! - Sürekli seni bekliyorum.
Tu me fais toujours attendre.
Bir daha seni asla görmek istemiyorum, seni aptal şey!
Tu n'es qu'un idiot! Va-t'en au diable!
Yeter be aptal şey.
Espece d'idiote!
Aptal şey.
Idiot.
Yarın karnaval başlıyor. Yüzükmüş! - Aptal şey!
Ta bague... achète-la.
- Çünkü güzel birisin aptal şey!
Parce que tu es jolie.
Aptal şey! Ödümü koparttın!
Bourrique!
Pongo, seni aptal şey!
Pongo, espèce de gros bêta.
Ayrıcalık, aptal şey... - Öyle mi yazıyor?
Quoi? "C'est un privilège", andouille.
Kontu aptal şey olarak çağıracağımı sanmamıştım.
Je pensais pas que je devais traiter le comte d'andouille.
Şu aptal şey. Ben...
Cette drôle de tunique...
Peki nasıl geldi, aptal şey?
Et par où il est entré, bêtasse?
Aptal şey. O bilinmeyen asker! *
Tu ne le sais pas et lui aussi, il l'ignore.
Aklıma bile gelmedi. Bu aptal şey benim için çok kıymetliydi ve ben de buna yapışıp kaldım.
Je me cramponnais avec une obstination stupide
Sen kapa çeneni aptal şey, onun istediği benim.
- C'est moi qu'il veut grosse dondon.
- Yediklerin seni aptal şey.
Quelque chose à manger, bécasse!
Aptal olduğumu biliyorum ama yapabileceğim bir şey yok.
Je sais que je suis stupide, mais je n'y peux rien.
- Aptal şey!
- Vous êtes bête!
İstediğin şey burada. Seni evden atmadan önce ne kadar aptal olduğunu göstermekten mutluluk duyarım.
J'aurai le plaisir de vous ridiculiser avant de vous jeter dehors.
Kader ve aptal kaba bir hayvandan başka bir şey yoktu.
Rien que le destin et un animal brutal.
Annemle, yapman gereken tek şey kendini aptal durumuna düşürmekten korkmamak.
Avec maman, il ne faut pas avoir peur de se ridiculiser.
Dört çıngıraklı yılanla yatan bir adama sigorta yapacak kadar aptal hızlı konuşan satıcı çetesi beni hasta ediyor. Yirmi altı yıldır aynı şey Walter ve ben...
J'en ai marre de ces courtiers idiots qui assureraient un type qui dort avec ses serpents à sonnette.
Kendini aptal yerine koymak istiyorsa yapabileceğimiz bir şey yok.
Si elle tient à être la risée de la ville.
İsmine leke sürecek bir şey anlatmadım. Aptal!
Rien qui puisse nuire à ta réputation.
Baba, ahmağın teki olduğumu biliyorum ama sana bir şey söylesem, bir aptal olduğumu düşünmezsin, değil mi? Neden, elbette ki yavrum? Canını sıkan şey ne?
Si je te dis ce que je ressens... tu ne me traiteras pas de folle?
Şu aptal hakkında hiçbir şey işittin mi?
Avez vous des nouvelles de l'idiot?
Aptal şey!
- Les pauvres bêtes...
Kimi yerlerdeyse bir sürü aptal hayvanın isyankâr tavırları öfke dolu konuşmalara yol açıyordu ama yapacak bir şey yoktu.
Chez les bipèdes, la rébellion d'un tas de bêtes stupides... créait l'indignation et les langues allaient bon train... mais pour ce qui était d'agir...
Sinirlerimi bozan şey o aptal vantilatöre 3.95 $ ödemiş olmam. Tamamen yararsız.
C'est idiot d'avoir acheté ce ventilateur inutile.
Kendimi aptal durumuna düşürdüm ki bu alışılmadık bir şey değil.
J'ai agi comme une sotte, ce qui m'arrive souvent.
JJ, seni böyle aptal durumuna düşüren tek şey, insanları hor gören tavrın.
JJ, tu es tellement méprisant que tu en es ridicule.
Bir şey anlamadığını söylüyor. Aptal, saf birisi gibi davranıyor, ama geleceği mühürlendi.
- Arrêté?
Kendini aptal yerine koyman başka bir şey,
Attends!
Ama tüm kasabayı ve polisi aptal yerine koyman bambaşka bir şey.
Il se paie la tête du commissariat et de toute la ville!
Aptal şey!
Salaud!
Bir şey daha söyleyeyim, aptal boğaların küstahlığını yapmaz.
Et elle se laisse pas faire par les taureaux!
Aptal şey!
T'es trop bête!
Dinle Krugger, korkutucu bir şey değil. Kendimizi hafife almayalım. Tarzan öntaraftan gelecek bizi vurmak için orada bekleyecek aptal olup olmadığını anlayacağız.
personne n'a peur kruger, mais ne croit pas que nous lui faisons peur tarzan va nous affronter en face il va se tapir et nous prendre un par un si on est assez idiots pour lui en donner l'occasion
O aptal çocuğa hiçbir şey vermeyeceğim, yani kaldır o gülünç silahı!
Je ne donnerai rien à cette gamine, tu peux ranger ton pistolet ridicule!
Ama o zavallı aptal bir şey farketmedi.
Jusqu'ici, il n'a rien remarqué.
Karşılık veremeyecek, zavallı aptal birine yapacağın bir şey bu.
C'est bon pour un minable! Moi. Je me défendrai.
Sen bir şey bilmiyorsun ama ben biliyorum! Kardeşin beni aptal yerine koyuyor!
Tu sais pas, mais moi je sais!
hiçbir şey olmadığını düşündü. yaşlı bir aptal olduğuma inandı.
Il pensait qu'il n'aurait aucune difficulté à séduire le vieux fou.
Bu hiçbir şey demek değil, aptal.
Ça ne veut rien dire, imbécile.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]