Başkan yardımcısı traducir francés
2,653 traducción paralela
Başkan Yardımcısı falan olmayacağım bunu demeye çalışıyorsan şayet.
Hé bien, je ne vais pas devenir vice-président, si c'est ce que tu sous-entends.
Başkan Yardımcısı seçilmeden önce çalkantılı geçen 3.5 sene boyunca CIA amirliği yaptı.
Il a été directeur de la CIA pendant 3 tumultueuses années et demies avant d'être élu vice-président.
- Amerika Başkan Yardımcısı- - Üniversitede futbol oynaması dışında daha güzel bir haber bulabilirler mi sanıyorsun.
- Vice-Président des Etas-Unis... on penserait qu'ils auraient trouvé quelque chose de plus frappant à dire que le fait qu'il jouait au football à l'université.
Benimle değil, Başkan Yardımcısı ve gruptan başka birkaç kişiyle.
Pas à moi, mais au représentant et à quelques autres du groupe.
Bay Başkan Yardımcısı.
M. le vice-président.
Teşekkür ederim, Sayın Başkan Yardımcısı.
Merci, M. le vice-président.
- Başkan yardımcısı.
Près du Bureau ovale.
Yeni ürünlerden sorumlu kıdemli başkan yardımcısıyım.
Je suis le vice-président chargé des nouveaux produits.
Az önce başka bir JG Allen Şirketi'nin başkan yardımcısı mı ne ondan bir telefon geldi.
Je viens de recevoir un appel du Vice président ou quelque chose comme ça de JG Allen Entreprises
Güvenlik protokolleri uygulanıyor. Şu anda öncelikli olan başkan yardımcısının emniyet altına alınması tabii.
Bien sur, qu'il y a des protocoles en place la première étant que la principale priorité de ce pays est de sécuriser le Vice Président.
Başkan yardımcısı Sally Langston'ın nerede olduğunu biliyor muyuz?
Est-ce qu'on a des informations sur l'endroit où se trouve le Vice Président Sally Langston.
Başkanın ölmesi, istifa etmesi ya da başkanlıktan alınması durumunda başkan yardımcısı, başkan olur.
Dans le cas de la destitution du président de ses fonctions ou de son décès ou de sa démission, le vice-président deviendra président.
Ben de size minnettarım Sayın Başkan Yardımcısı çünkü bazı büyük fikirleri kabul ettirmek için yardımınıza ihtiyacım olacak.
Je suis si reconnaissant, madame la Vice Présidente car je vais avoir besoin de votre aide pour vendre de grandes idées.
Başkanlık görevini başkan yardımcısı mı yürütüyor?
Ashley! La vice President reprend - elle les fonctions du Président?
Başkan yardımcısı yapmıyor çünkü ulusal güvenlik protokolleri her şeyden önce onun güvenliğinin sağlanmasını gerektiriyor.
La vice Presidente ne vous brief pas pour des raisons de Sécurité Nationale qui requiert que sa sécurité passe avant tout Ou est Huck?
Başkan yardımcısı bir işler çeviriyor.
Qu'est ce que tu veux dire? La vice Présidente avance ses pions
Şirketin Kuzey Amerika başkan yardımcısı.
Vice-présidente du siège américain.
- Tabii. - Demek ki buranın da başkan yardımcısıyım.
Donc j'en suis la vice-présidente.
Kuzey Amerika'daki her şeyin başkan yardımcısıyım ben.
Je suis la vice-présidente de tout ce qu'il y a en Amérique.
Başkan yardımcısı olarak hak ettiğiniz değeri görmediğinizi söylemek istiyorum.
Nous savons tous les deux que je respire et parle franchement de l'école mais j'ai l'intime conviction que vous n'avez pas pu faire ce que vous auriez pu en tant que VP.
Kurumsal Çözümler bölümünün başkan yardımcısıyla toplantımız vardı.
Nous avons rendez-vous avec le VP Stratégie.
Konfedere Devletleri Başkan Yardımcısı, eski Dışişleri Bakanı ve Harp Bakanı Yardımcısı.
Le vice-président de la Confédération, l'ancien Secrétaire d'État et leur sous-secrétaire à la Guerre.
Başkan Yardımcısı Alexander Stephens
Vice-président des États Confédérés d'Amérique
Bunu bana yazılı biçimde iletirseniz, Konfedere Devletler Başkan Yardımcısı olarak belgeyi derhal Jefferson Davis'e iletirim.
Si cela m'est confirmé par écrit, comme vice-président de la Confédération, je porterai ce document, au plus vite, à Jefferson Davis.
Bu Harris Sargent. Solstein Donagan'da Başkan Yardımcısı.
Voici Harris Sargent, Vice-Président à Solstein Donagan.
Harekat başkan yardımcısını arayıp paramızın burada olduğunu bilenlerin listesini al.
Je veux avoir la liste de tous ceux qui savaient qu'on avait de l'argent ici.
Ve ondan sonraki kısma başkan yardımcısı da dahil olabilir.
Et ils pourraient bientôt s'en prendre au Vice-président.
Ama aynı zamanda bu başkan yardımcısı olayını da çözmeliyiz, değil mi? Öyle.
Mais faut gérer l'histoire du Vice-président.
- Bak sen, başkan yardımcısıymış.
Le Vice-président!
İyi akşamlar Sayın Başkan Yardımcısı.
Bonsoir, monsieur le vice-président.
Teşekkürler, Sayın Başkan Yardımcısı.
Merci, Monsieur le vice-président.
Sizi destekleyeceğiz, Sayın Başkan Yardımcısı.
C'est vous que nous soutiendrons, M. le vice-président.
WikiLeaks'in yayınladığı kayıtlarda başkan yardımcısı Perupetro, Alberto Quimper ve Perulu önemli bir bürokrat olan Romulo Léon Alegría'nın petrol haklarının değişimi ile alakalı rüşvet konuşmaları duyuldu.
Dans les enregistrements publiés sur WikiLeaks, le vice-président Alberto Quimper et Rómulo León Alegría, un homme politique péruvien en vue, discutent de pots-de-vin en échange de concessions pétrolières.
Hackerlar cumhuriyetci başkan yardımcısı adayı Sarah Palin'nin e-mail hesabını ele geçirdi.
Des pirates se sont introduits dans le compte courriel de la candidate républicaine à la vice-présidence, Sarah Palin.
McCabe-Grey'in Başkan Yardımcısı Paige Williams, bugün gazetecilerle konuştu.
Paige Williams, vice-présidente, s'est exprimée aujourd'hui.
Başkan yardımcısı olursun.
Tu serais vice-président.
Evet, Başkan Yardımcısı Harry S. Truman.
Le Vice-président des États-Unis, Harry S. Truman.
Başkan yardımcısının çakmağı. Sende kalsın.
C'est le briquet d'un vice-président.
Bakın, Jim Matthews onun saygıdeğer başkan yardımcısı.
Voilà son bras droit, l'honorable vice-président Jim Matthews.
Çok sıcak. Sen ve Başkan Yardımcısı ulusal haber olacaksınız.
Vous aurez une couverture nationale.
- Başkan Yardımcısı size katılacak mı?
- Avec le vice-président? - Exact.
Başkan Yardımcısı Jim Matthews'un ardından Doğu Pennsylvania'da boşalan valilik koltuğu ile ilgili işler rayına giriyor.
La course est lancée pour le poste de gouverneur occupé auparavant par Jim Matthews.
42 senelik siyasi kariyerinin ardından, güler yüzlü Başkan Yardımcısı ve eski Pennsylvania Valisi, yeni seçim hayatının en riskli göreviyle karşı karşıya. Washington'dan ayrılışıyla memleketinde boş kalan koltuğu doldurmaya yardımcı olmak.
Après 42 ans de carrière politique, le nouveau vice-président doit accomplir une tâche délicate pour pourvoir au poste libéré depuis son départ.
Konuşmasını bölemem. Adam Başkan Yardımcısı.
Je ne peux pas l'interrompre.
İyi geceler Sayın Başkan Yardımcısı.
Bonsoir.
Ama böyle bir ihtimal yoksa... Kusura bakmayın ama Washington'a geri dönmelisiniz Sayın Başkan Yardımcısı.
Mais si ce n'est pas possible, alors... avec tout le respect que je vous dois, vous devriez rentrer.
Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı, Jim Matthews!
Le vice-président des États-Unis, Jim Matthews!
- Sayın Başkan Yardımcısı gururum okşandı ama imkanı yok Sayın Bakan Clinton'un yerine geçemem. - Yani...
- Enfin...
Başkan yardımcısı az önce güney bahçesine indi.
Le Vice Président vient d'atterrir sur la pelouse Sud
Başkan yardımcısı bir işler çeviriyor.
La Vice Présidente est en mouvement.
Kazancın yarısı, arabulucu ücreti olarak yirmi bin dolar ve Poggio Oyuncak'ta başkan yardımcılığı.
1 / 4 de point du brut, 21k d'honoraires, et une place de V.P chez Pogglo Toys..
başka 730
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başkanım 138
başka yok 64
başka bir şey yok 82
başka bir isteğiniz var mı 22
başkan 645
başkanı 24
başka bir gün 31
başka zaman 121
başka biri mi var 22
başkanım 138
başka yok 64
başka bir şey yok 82