English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Bizimki

Bizimki traducir francés

1,361 traducción paralela
Bizimki bir oyun.
On joue, on fait Ies clowns.
Ne de olsa, bizimki karanlikta parlamiyor.
Le problème, c'est que c'est pas fluorescent.
Bizimki gibi görme ve hissetme gücü var.
Elle a un coeur et des yeux comme nous.
Yalnız bir ara hızımı düşüreyim de bizimki arabadan atlayabilsin.
Je ralentirai à Denver pour qu'il saute de la voiture.
Bizimki mükemmel, hep seven, hastalanmayan bir çocuk olacak.
Notre enfant sera parfait... un arrêt sur image :
Adamlarımıza ya Alman kurşunu, ya da bizimki demekten başka yaptığımız bir şey yok. Ama bir yol daha var.
lci, ils n'ont le choix qu'entre les balles allemandes et les nôtres ll existe une autre voie
Bizimki görünmez bile.
100 000 $ est déjà..... est... est... est assurés par le gouvernement.
Bizimki yeni bir öykü araştırması, kendimizinki.
On était en quête d'une nouvelle histoire- - la nôtre.
Bizimki tahta geçecek.
Ce sera le nôtre.
Bizimki de onlardan biri.
Notre gars est l'un d'entre eux.
Babam adını bu yüzden Joe Bok koymuş! Bu yüzden Joe Bok koymuş! Bu yüzden seninki Bok, bizimki...
C'est pour ça que papa t'a appelé Joe la Crasse... au lieu de Nun...
Hayatının bizimki gibi geçmesini istemiyor, hepsi o.
II veut juste t'éviter d'avoir la vie qu'on mêne.
Haklısın. Onun bizimki gibi sorunları yok. Zırva.
Vous avez raison, il n'a pas nos problémes.
Bizimki gibi.
Un peu comme ici, en fait
Bizimki miydi?
- ll l'a vu aussi. - Un gars à nous?
Bizimki 17 numara, bu yanan bitişik bina.
On est au n ° 17. Tu vois? Là-bas.
Bizimki orospunun buz dolabını ağzına kadar doldurmuş.
Il lui remplit son frigo, à cette garce.
- Tam bir skandal. Şimdi de bizimki.
- C'est notre tour.
Bizimki'Duk-bok-ki'kardeşliği oldu.
Nous sommes "les amies du duk-bok-ki" voilà. Prends tout, Tae-hie
Yani bu yüzden bir çeşit fedakarlık bizimki çok akıllı kuralcı (! ) yasaların karşısındayız 79 00 : 03 : 42,000 - - 00 : 03 : 44,500 ve tek yaptığımız herkesin özgürce yazılım kullanması.
Alors on sacrifie une partie des droits de propriété intellectuelle et on laisse le monde entier utiliser le logiciel.
Defalarca denedikten sonra nihayet "Bizimki biraz gariptir," demek zorunda kaldım.
Il recommença sans cesse, on s'excusa et je mimai pour lui.
Bu bizimki olabilir. Tetikçi bu olabilir. Ne yapacağız?
C'est peut-être lui.
Bizimki değil.
Pas de notre fait.
Yani, senin müvekkilin avukat değiştirirken, bizimki de öyle yaptı bizi istedi çünkü bizim sana karşı olduğumuzu biliyordu ve...
Quand ta cliente a changé d'avocat, le nôtre l'a imité. Il nous voulait absolument. Il savait que contre toi, nous...
- Bizimki
- NÔTRE
Bu bizimki, kolay.
C'est notre voiture, c'est facile.
Stark dedi ki, uh... bitki örtüsünün ayıltıcı gücü varmış böylece bizimki... bu kısa molamız süresince toparlayıp, tam kuvvetini yeniden kazanacak
Stark dit que la végétation est bienfaisante pour sa santé, alors... Cette petite escale va lui permettre de récupérer ses forces.
Birden utandı bizimki.
Regardez-moi qui fait sa farouche tout à coup!
Fizyolojisi bizimki gibi değil.
Sa physiologie est très différente.
Bizimki gibi.
Comme la nôtre.
- Bizimki bitti ama ahlak masası 1. derece saldırıdan yakalamış.
- Ici, oui. Mais les Mœurs la tiennent pour agression.
Sadece şunu söyleyecektim. Ben de Jennifer'la birlikte toplantıdaydım, ve o kapatılacak şubenin bizimki de olabileceğini söyledi.
J'étais à la réunion avec Jennifer et selon elle, notre filiale peut sauter.
Senin kaderin insanları korumak olabilir, ama bizimki seni korumak ve bu önce geliyor, tamam mı?
Ton destin est de protéger les gens, et le nôtre est de te protéger. Et ça passe avant tout, d'accord?
- Bizimki mi?
- Quoi, la nôtre?
Doğru. Borren, Aschen ve Volian geçitlerinin bizimki gibi sonradan gömülü haldeyken keşfedildiğini söyledi.
Selon Borren, ils ont trouvé leurs portes enterrées, comme la nôtre.
- Neden bizimki de kurtulmasın?
- Pourquoi pas celle-ci?
Merakları tavan yapmış durumda Tom, bizimki de.
Leur curiosité est piquée au vif, comme la nôtre.
Onun saçı iyiydi, bizimki kötü.
Comme "ses cheveux étaient comme il faut", "et pas les nôtres".
Bizimki evliliğe ilerlemeyecek.
Non, pas d'escalade vers le mariage, pour nous.
Bizimki çok zor bir iş. Ama ben iyi bir askerim.
C'est un travail difficile, mais j'étais un bon soldat.
Aralarında bizimki gibi özel bir bağ yok.
- Aucune alchimie.
Bilmiyorum Sasha, ben... Sanırım, başka bir gerçeklik bizimki ile karıştı.
Je ne le sais pas, Sasha, mais... je crois que dans une autre réalité, ça a mal tourné pour nous.
Kızı gördün mü? Bizimki haddini aştı.
Elle est trop bien pour lui.
Bizimki azı dişleriydi.
La nôtre était une prémolaire.
Bizimki değil.
Pas la nôtre!
hayatın barlarda sonlanacak... ve bizimki de.
Sinon, tu retourneras en tôle et on t'y suivra.
Evi satmaya çalıştık... ama kimse bizimki gibi küçük bir evi almak istemedi.
Nous avons tenté de vendre la maison, mais nul ne veut d'une maison si petite.
Bizimki.
La nôtre.
- Hangisinin bizimki olduğunu biliyor musun?
- Tu sais lequel c'est?
- Bizimki mi diye bakıyorum.
Je la regarde juste. Je m'assure que c'est notre bébé.
- Aslında bizimki özenti biri olabilir.
En fait, notre type se prend peut-être pour Jack.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]