Eğer haklıysam traducir francés
217 traducción paralela
Eğer haklıysam yağmura göstermeliyiz.
Nous travaillerons tout de même!
İnan bana hiç bir komplo yok. Eğer haklıysam, bu iş politikadan bile daha eski bir günah.
Croyez-moi, il n'en est rien et si je ne me trompe pas il s'agit d'un péché plus ancien que la politique.
Çok zekice, eğer haklıysam.
C'est très ingénieux, si j'ai raison.
Evet ve eğer haklıysam...
En effet.
Eğer haklıysam, ki buraya kadar tek bir örnekle geldik.
Et si j'ai raison... nous devons notre salut à un accident.
Eğer haklıysam onu bozuk para gibi harcayacağım.
Si j'ai raison... je vais lui faire cracher tout son fric.
Eğer haklıysam,
Si j'ai raison,
Eğer haklıysam...
Si j'ai raison...
Eğer haklıysam Süpermen " e dönüşeceksin.
Si je gagne, Superman apparaît.
Eğer haklıysam..... Los Angeles'tan sonra profesyonel hale geldin.
Si je dis vrai, tu es devenu un pro après LA.
Eğer haklıysam, birazdan yanından geçecek. - Belki şimdi kaçsam olur.
Vos amis doivent courir dans tout l'aéroport grâce à vous.
Eğer haklıysam, bu bütün durumdan sen sorumlusun.
Si elle est fondée, alors vous êtes responsable de cette situation.
Eğer haklıysam, seni bile hareketsiz bırakmaya yeterli.
Si j'en crois la force de ce phaseur, il peut paralyser même un androïde.
- Eğer haklıysam bizimle bu açık alanda, saat 12'de buluşmak istiyorlar.
- Si je me trompe pas... ils veulent qu'on les rencontre dans cette clairière à 1200 h.
Eğer haklıysam, tüm programlamayı geri yüklemek çözümümüz olabilir.
Transférer ses programmes hors de la station devrait résoudre le problème.
Eğer haklıysam, gerçekten burada değilsiniz.
Vous n'êtes pas réels.
- Eğer haklıysam, Kiralık askerlerin gemisi Hyralan sektörünün başında olmalı.
Si je ne m'abuse, les mercenaires ont mis le cap vers le secteur Hyralan.
Seni endişelendirmek istemiyorum. Ama sana karşı açık olmalıyım. Eğer haklıysam, nefesi ensende olan çok tehlikeli biri var.
Martin... je ne veux pas t'inquiéter mais je dois êtes franc. si j'ai vu juste... il y a quelqu'un de très dangeureux qui est sur ton dos peut être que sans le savoir, tu es devenu son lien avec Joyce
Tekrar bak ve gör... eğer haklıysam...
Relis voir si c'est bien ça
Eğer haklıysam, hiç bir motoru devreye almadan geri gidebiliriz.
On peut peut-être repartir sans les moteurs.
Eğer haklıysam, onlar seni bulmak istemeyeceklerdir.
Si c'est vrai, ils ne veulent pas vous trouver.
Eğer haklıysam elimde Savunma Bakanlığı'nın orijinal UFO dosyaları var.
J'ai tous les dossiers OVNI du ministère de la Défense.
Eğer haklıysam, listendeki şüpheli sayısı dörde düşecek.
Si j'ai raison, ça réduit la liste des suspects à quatre.
- Çünkü eğer haklıysam... Zamanı geriye doğru sarabileceğim... bütün bu olanlarla ilgili hiçbir şey hatırlamayacağım.
- Parce que si j'ai raison... et que je peux brièvement renverser le cours du temps... je n'aurai aucun souvenir de ces événements.
Ama eğer haklıysam bu resimler. İnsanların gözlerini sonuna kadar açacak
Mais si j'ai raison, ces photos... ouvriront les yeux de tous.
Eğer haklıysam siz bedelini ödemeye hazırmısınız?
Êtes-vous prêts à en payer le prix sij'ai raison?
Ve eğer haklıysam, bir çok Klingon ailesi, geleneksel olarak Onur Gününde, kan turtası servis ederler.
Si je ne me trompe, on sert souvent de la tarte sanguine le jour de l'honneur.
Eğer haklıysam, daha önce hayal bile edemeyeceğin karanlık düşünceler paylaşacağım seninle.
J'aurai à offrir des pensées plus obscures que tu ne peux imaginer.
Ve eğer haklıysam, bir ucu Voyager'a doğru, aralıklar halinde açılmakta.
On avait rendez-vous. C'est déjà l'heure?
Eğer haklıysam, bu üs onun yuvası olacaktır.
Si je ne m'abuse, cette base deviendra son nid.
Eğer haklıysam, sezgi.
- C'est de l'intuition si j'ai raison.
Eğer haklıysam, SG-2'nin kayıtları aynı elektronik izi taşımalı aynı solucan deliğinin yolunu değiştirdiği son seferki gibi.
Le tracé électronique de SG-2 devrait concorder avec celui du 1er déraillement du Stargate. Donnez-moi une minute.
Ve eğer haklıysam... onu öldürmek için bir şansımız olacak.
Et si j'ai raison... on pourra la tuer.
Ve eğer haklıysam... onu öldürmek için bir şansımız olacak.
Si j'ai raison... on pourra la tuer.
Bu yüzden sana tavsiyem beni dinlemen, çünkü, eğer haklıysam, bütün araştırman,
Ma vie est devenue complètement insensée, alors je vous conseille de m'écouter, parce que si j'ai raison, cela signifie que toutes vos recherches,
Eğer haklıysam, bu mesaj nerdeyse 9 saat önce, çok yavaş bir taşıyıcı dalga ile gönderilmiş.
Ce message aurait été envoyé il y 9 h sur une onde porteuse très lente.
Ve eğer haklıysam, Tom ile konuşabileceksiniz.
Si j'ai raison, vous pourrez parler à Tom.
Eğer haklıysam, çok yakında uzayın bu bölgesi Federasyon-Cardasia kuvvetlerince istila edilecek.
Cette région sera bientôt occupée par la Fédération et les Cardassiens.
Ve eğer haklıysam Zamansal Lob Epilepsisi yüzünden ağırlaşmış bu ona gerçek gibi geliyor senin ve benim burada oturduğumuz gibi.
Et si j'ai raison.. le tout exacerbé par l'Epilepsie du lobe temporal,... ça lui paraît aussi réel que vous et moi dans ce bureau.
Eğer haklıysam, Aberjian Kehanetleri.
- Les Prophéties d'Aberjian, je crois.
Ama eğer haklıysam
Mais si j'ai raison
Ve eğer haklıysan, ben taşıyıcıysam yani... öyleyse ben... Mindy'yi öldürdüm.
Si je suis vraiment une porteuse de germes, alors j'ai... j'ai tué Mindy.
Fakat eğer ben haklıysam ve o bir vampirse hepimizi oracıkta öldürür.
Mais si j'ai raison, et que vous prouviez que c'est un vampire... il va tous nous tuer.
Eğer bu konuda haklıysam, yakında bir Farpoint İstasyonu olmayacak.
J'ai comme l'impression qu'il n'y aura plus de base à Farpoint.
Eğer ben haklıysam ve bu olanlar mucizeyse, ortada bir mucize varken buna baş ağrısı ile karşılık vermek uygun düşmez.
Si j'ai raison, si ce sont des miracles, il est inopportun d'avoir une migraine en présence d'un miracle.
Kaptan, eğer ben haklıysam ve milyonda bir de olsa yaşayab...
Si j'ai raison et s'il y a une chance sur mille qu'elle vive...
Tamam ama eğer ben haklıysam, sadece bir seri katil aramıyoruz. Biz bir tür genetik değişikliğe uğramış insan,... Amerika genelinde kim bilir kaç tane insanın kaybolmasından sorumlu olabilecek bir mahlûk arıyoruz.
Si j'ai raison, on ne cherche pas un tueur en série, mais un homme génétiquement différent qui pourrait être à l'origine de je ne sais combien de disparitions dans tout le pays.
Eğer ben haklıysam sen benden bıkacaksın, sen haklıysan, ben bıkacağım.
Si j'ai raison, je te lasserai et si tu as raison tu me lasseras.
Fakat eğer ben haklıysam...
Mais si je ne me trompe pas...
Keşke yardım edebilsem, haklıysam eğer...
Et vous aider, car si j'ai vu juste...
Peki, eğer ben haklıysam, bizim eve gitmemize izin vermelerinin tek yolu gece yarısından önce o bebeği buraya getirmemiz.
Si je ne me trompe pas, ils ne nous laisseront repartir que si on apporte le bébé avant minuit.
eğer istersen 206
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer o 55
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer o 55