Hata yapma traducir francés
279 traducción paralela
Sen evlenince böyle bir hata yapma Darcy.
Ne faites pas cette erreur à votre mariage, Darcy.
Bir hata yapma. Her seyi oldugu gibi anlat... ama paketten bahsetme. Telefonu açan da benim, sen degilsin.
Raconte ce qui s'est passé, mais rien du colis!
Sakın bir hata yapma.
Que ce soit clair.
Kocası hariç hiç kimse girmeyecek. - Anlaşıldı, efendim. - Hata yapma şansın yok mu?
Ne laissez entrer que le mari.
Karını ve çocuğu görmek istiyorsan sakın hata yapma.
Et si tu veux revoir ta femme et ton enfant, ne fais pas d'erreur.
Hata yapma payını çok ender bırakır.
Mais il se trompe rarement.
- Hata yapma
Ne vous fourvoyez pas.
Hata yapma ve gribin iyileşsin
Si tu glisses et perds pied
Yeter ki bir hata yapma.
Mais évitez de commettre des erreurs, c'est tout.
Sakin ol ve hata yapma.
Maintenant, ne loupe pas ton coup.
Akşam eve gitmek gibi bir hata yapma sakın.
Ne compte pas rentrer dîner mercredi soir.
- Herkesin bir hata yapma hakkı var.
On peut faire une erreur. Pas dans la jungle!
Şimdi, şehirle ilgili olanlar, hata yapma.
Maintenant, la ville, et pas d'erreurs.
Sakın hata yapma.
Pas le droit à l'erreur.
Bu yüzden Iütfen hiç hata yapma.
Kazar est très influent, au Kremlin. Alors fais bien attention.
Sakın hata yapma.
Ne déconne pas!
Hata yapma, Karoda sıradan birisi değil.
Ne vous méprenez pas, Karoda n'est pas un homme ordinaire.
Bizden ne kadar uzakta olurlarsa hata yapma olasılığımız o kadar az olur.
Quand ils passeront les repères... nous saurons où ils sont et économiserons des tirs.
Hata yapma, yoksa onlara veda edersin.
Pas de conneries, sinon tu devras t'en passer.
Dikkatlice bak, hata yapma!
Regarde bien et ne te trompe pas.
İyi bak, başka hata yapma!
Regarde bien et ne te trompe pas encore!
Lütfen beni ciddiye almamak gibi bir hata yapma Roschmann.
Ne commettez pas I ´ erreur de ne pas me prendre au sérieux.
Hata yapma lüksümüz yok.
Nous n'avons pas droit à l'erreur.
Hata yapma.
Ne commettez pas d'erreur.
Hata yapma lüksüm yok, durum bu.
J'ai pas les moyens de me tromper, c'est tout. Je leur ai menti, là-bas.
Sakın yine hata yapma
Ne me déçois pas
Hata yapma, 007.
Ne commettez pas d'erreur, 007.
Asıl mesele şu ; acele karar verip hata yapma.
Ce que j'essaie de dire, c'est que tu ne dois pas faire l'erreur de juger Roy trop vite.
Ben herkese bir kez hata yapma fırsatı vermek isterim.
Je laisse toujours passer une connerie.
Hata yapma lüksümüz yok.
Sans le moindre droit à l'erreur!
Hata yapma. Patrona göz kulak ol.
Pas de conneries.
Bu arada içiniz rahat olsun. Müşterilerimizin sadece % 2'si dördüncü kez hata yapma gafletine düştüler.
En même temps, vous serez ravi d'entendre que seuls deux pour cent de nos clients dévient du droit chemin quatre fois.
Onlara söylerim. Hiç acımam, hata yapma sakın.
Et je suis assez vache pour le dire.
Palayla salakça bir hata yapma, başta yara olmasın.
Quelqu'un gaffe avec une machette, y a pas de blessure à la tête.
Hata yapma.
Pas d'erreurs!
- Hata yapma.
Ne vous y trompez pas.
Homolar başlı başına numaracıdır. Hata yapma.
Les pédés font de bonnes arnaques.
O adı tekrar kucaklayarak hata yapma, yoksa sadece ölümü kucaklarsın.
Ne commets pas l'erreur de le révéler ou tu le paierais de ta vie.
Hata yapma sınırları çok kritik, ama eğer başarılı olursa, başka bir tehdit olmayacak.
La marge d'erreur est extrêmement mince, mais si elle réussit, il n'y a plus aucune menace.
asla hata yapma.ben banyodayken lambaya dokunmayın.
Chaque fois qu'on prend un bain, la lampe sonne! Allô?
Bir hata yapma yoksa benden sorulur.
Je veux pas que tu m'attires des ennuis.
Senin hata yapma ihtimalini göze alamam Altın madalyaya 45 saniye kalmıştı Kapıyı çalıyorduk.
On était à 45 secondes de la médaille d'or. Il ne l'a pas rattrapée.
Jüri hala düşünüyor Picard. Hata yapma sakın.
Le verdict est toujours valable, Picard, ne faites pas d'erreur.
Sakın hata yapma, Ben.
Ne faites aucune erreur, Ben.
Ve unutma hata yapma, tamam mı?
N'oublie pas... donne le maximum.
Yumru ayak, dengeni koru, sakın hata yapma
Pied-bot, reste stable!
Hayatın benim ellerimde, o yüzden hata yapma.
Si ça ne tenait qu'à moi, tu serais morte. Alors attention.
Hata yapma.
Tu as bien compris.
Hata ettim. Lütfen, "Çatalla çorba içilmez." deme. Benim için hayatta hiçbir şey yapma.
Ne dis pas : "On n'utilise pas de fourchette avec la soupe."
Hata yapma.
J'ai échoué.
Hata yapma.
Ne vous trompez pas.
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapma bunu 151
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapma bunu 151
yapmam 83
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69
yapmayın çocuklar 34
yapmak zorundasın 42
yapmak mı 28
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69
yapmayın çocuklar 34
yapmak zorundasın 42
yapmak mı 28