English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ S ] / Saatin kaç

Saatin kaç traducir francés

482 traducción paralela
Saatin kaç olduğunu söyleyebilir misiniz?
Auriez-vous l'heure, s'il vous plaît?
Bu zeka bana bir izciye saatin kaç oldugunu hatirlatmam için verilmedi.
On ne m'a pas donné un cerveau pour donner l'heure à un boy ranger.
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Savez-vous l ´ heure?
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
- Tu as vu l'heure?
Sonra saatin kaç olduğunu sormuşsun.
Puis tu as demandé l'heure.
Saatin kaç? Benimki tam olarak 03.25.
3 h 25.
- Saatin kaç olduğunu merak etmiştim.
- Je demandais l'heure.
Saatin kaç?
Quelle heure est-il?
O hanım evladını bir daha gördüğümde saatin kaç olduğunu bileceğim.
Si je le revois, je saurai l'heure qu'il est.
- Saatin kaç olduğuna bakın.
- Regardez l'heure.
- Saatin kaç olduğunu anlayabiliyor musun?
- C'est facile de lire l'heure?
Evet elbette. Springfield'de saatin kaç olduğunu unutmuştum.
J'avais oublié l'heure de Springfield.
Evet Albay. Saatin kaç olduğunu biliyorum.
Oui, colonel, j'ai vu l'heure.
- Senin saatin kaç peki?
Quelle heure est-il à ta montre?
Kendisi telefon etmeye gittiğinde saatin kaç olduğunu biliyor musunuz?
À quelle heure est-il allé téléphoner?
- Gregory, senin saatin kaç?
- A combien de mariages êtes-vous allé?
Hayır, saatin kaç olduğu fark etmez.
Non, peu importe l'heure.
Saatin kaç olduğundan haberin var mı? 8 oldu bile.
Dites, il est déjà plus de huit heures!
Ben de istemiyorum ama saatin kaç olduğunun farkında mısın?
Je sais, mais tu as vu l'heure?
- Saatin kaç olduğundan haberin var mı?
T'as vu l'heure? Elle est là?
- Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Que fais-tu donc à cette heure?
Şu an Pittsburgh'da saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Savez-vous l'heure qu'il est à Pittsburgh?
Saatin kaç olduğundan haberin var mı?
Tu sais l'heure qu'il est? Près de 4 h!
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Savez-vous quelle heure il est?
Üzgünüm. Saatin kaç olduğunu unutmuşum.
Je suis désolé, je n'ai pas vu passer le temps.
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
T'as vu l'heure?
Saatin kaç olduğundan haberdar mısınız?
- Enfin, vous avez regardé l'heure?
- Saatin kaç olduğundan haberin var mı?
- Tu as idée du temps qui passe?
Saatin kaç olduğunu sorar mısın?
Demandez-lui quelle heure elle a.
Saatin kaç olduğundan haberin var mı?
Tu sais l'heure qu'il est?
- Saatin kaç olduğundan haberin var mı?
- Tu sais l'heure qu'il est?
Saatin kaç olduğunu biliyorum.
Je sais bien qu'il est quatre heures.
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
2 h 25! Je me suis promené.
- Saatin kaç, Watson?
- Quelle heure avez-vous, Watson?
Saatin kaç?
Quelle heure est-il, Tom?
Saatin kaç olduğunun farkında mısın?
Vous savez l'heure qu'il est?
Saatin kaç olduğunun farkında mısın?
Vous avez vu l'heure?
Saatin kaç olduğunu sorsam?
Vous avez l'heure?
Saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Tu sais quelle heure il est?
Her halde saatin kaç olduğunu biliyorsundur.
Tu sais quelle heure il est?
Saatin kaç?
- Quelle heure tu as?
Saatin kaç olduğundan haberiniz var mı?
Vous savez quelle heure il est?
- Saatin kaç olduğunu bilen var mı?
Quelqu'un a-t-il l'heure?
- Saatin yok mu? - Saat kaç?
- Quelle heure est-il?
Şansa bak ki az önce saatin tam olarak kaç olduğunu sormuştun.
C'est une chance que tu m'aies demandé l'heure juste avant.
Hâlâ oyalanacak bir kaç saatin var.
- 22 h. Vous avez encore du temps.
Ellie, saatin kaç olduğunu biliyor musun?
J'avais mis des bretelles et une ceinture.
Kay! Kay, saatin kaç olduğunu biliyor musun?
Faites-vous conduire.
- Saatin kaç olduğunun farkında mısın?
Tu as vu l'heure qu'il est?
Saatin kaç olduğunu söyleyebilir misiniz? Hayır, korkarım söyleyemem.
Quelle heure était-il?
Saatin kaç, haberin var mı?
Tu as vu l'heure?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]