English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ S ] / Sen de git

Sen de git traducir francés

1,288 traducción paralela
Sen de git.
Vous devriez y aller.
Hayır, sen de git kendine bir tane bul.
Pense un peu à toi.
Bak ne diyeceğim, Right. Elimden geleni yaparım, sen de git bir doktora görün.
Je vais voir ce que je peux faire si tu vas voir un médecin.
Evet, ay, sen de git artık.
Lune, prends ton envol!
Sajid, sen de git bana sigara al, gel.
Sajid, mes clopes.
Sen de git buradan!
Tire-toi de là!
Tank, sen de git.
Tank, vas-y.
Sen de git kendini becer!
Saxon... Et allez vous faire foutre.
Sen ortalıktayken rahat çalışamıyorum Lütfen git.
Vous m'empêchez de travailler. Laissez-nous seuls J'en prends la responsabilité
Haydi. Senin adın neydi? Robert, sen de onunla git.
Toi, Robert, va avec elle.
Sen de onunla git.
T'y vas et toi aussi!
Sen git de bunu Bay Smith'e söyle.
Dis ça â M. Smith.
Sen de siktir git.
Je t'emmerde!
Sen git.
J'ai pas fini de fouiller.
- Sen de siktir git.
- Va te faire foutre.
Sen de s... tir git!
En attendant ce mandat, dehors!
- Sen git!
Continuez de chercher Joe!
Sen de adaletin gerçekleşmesine engel olma suçlamasıyla seni tutuklatmadan git buradan.
Tire-toi avant que je ne te coffre pour entrave à la justice.
Bir şey diyeyim mi? Sen bu tarafa git ve sen de bu tarafa git.
Non, en fait, tu vas par là... et toi par là.
Sen de eve git.
Rentre aussi.
Sen de bundan istemiyorsan, çekil git, ihtiyar.
Te mêle pas de ça, le vieux. Ou alors...
Annen olabilirdi ve sen "Defol git" dedin.
Et si c'était à ta mère que t'avais dit de dégager?
sen Shimla'ya, yaz kampına git.
Va a Shimla pour ton camps de vacances.
Yarın sen de kontrole git.
Tu passes la visite médicale demain.
Sen de terziye git ve sonra Everyday Woman'dan elbisemi al.
Tu vas chez le tailleur, chercher ma tenue de chez Femme active.
Sen de Tokyo'ya git.
Pars à Tokyo.
Sen git de maçını izle, tamam mı?
Contente-toi de regarder ton sport.
Sen gemi kaptanı olarak git, ben de salon kızı.
Vous serez capitaine d'un vapeur, moi entraîneuse.
Sen! Lanet yatağına git ve orada kal!
va dans ton putain de lit et restes-y!
Sen de siktir git!
Et toi aussi!
Sen git de altını değiştir.
Va changer ta couche.
Başlatma kocandan! Sen git de pis perdelerini yıka pasaklı kadın!
Tire-toi, va laver tes rideaux crades, sale truie!
Hadi sen evine git.
Vous n'en avez pas marre de la nourriture de la pension?
Sen de spor salonuna git.
Je veux que vous y alliez.
Sen git, aslında benim de ilgilenmem gereken...
Vas-y.
- Bana bak sinir bozucu üçüncü sınıf taklitçi, sen git de araştırma bahanesiyle cadılık etme girişiminin ardındaki niyeti anlamayacak birinin tepesine bin.
Espèce d'actrice de 3ème classe... si tu t'en prenais à quelqu'un... qui ne voit pas qu'au fond tu es une garce?
Hayır, sen git uykunu al. İyi geceler.
Non, tu as besoin de dormir.
Sen dosyalarını topla, Skinner'ın ofisine git ikimize de günümüzü göstermeden raporunu ver.
Toi, va donner ton rapport à Skinner avant qu'on se fasse gronder tous les deux.
Sen git de saçını tara Michael Bolton.
- C'est bon de rêver. - Va te coiffer, Michael Bolton.
Sen git kapıyı aç, ben de diş tellerimde yemek artığı kalmış mı bakayım.
Va ouvrir, je vais nettoyer mon appareil. - Salut.
Yürü git, sen bizi korkutamazsın.
Foutez le camp et arreter de mentir... ... car nous sommes pas effrayés
Sen git biranı iç ve çeneni de kapa.
Retrouve ta bière et écrase.
Şimdi sen git de biraz dinlen.
Non, fais-le. Vas-y, tu dois te reposer.
Sen de siktir git.
Va te faire voir!
Git sen de kendi fırınını tamir et.
T'as qu'à te réparer ton four.
Hadi sen git. Ben de geliyorum.
Continue, j'arrive tout de suite.
Başımız derde girecek. Ben izin alırım. Sen git atı eyerle.
"Le nouveau Gouverneur m'a demandé de le servir, mais je lui ai désobéi et il m'a fait battre sauvagement."
Sen de okuluna git.
Toi, va à l'école.
Sen git. O iş için bana ihtiyacınız yok.
Vous vous passerez de moi.
Kitabımı geri alabilir mıyım? Sen de başka bir yere git Iüften.
Maintenant, tu vas me rendre mon livre et penser à partir, hein?
Phoebe, sen de nereye gidiyorsan oraya git.
Phoebe, tu vas là où tu dois aller.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]